yüzde 1-2 büyürken, Türkiye'miz geçtiğimiz yıllardan bugüne baktığımızda her yıl enerjide yüzde 6-7 mertebesinde büyümüş" dedi ve konuşmasının devamında, Bakan Taner Yıldız'ın 5 bin MW fazlalığımız var dediğine dikkat çekerek, Türkiye'nin ağır bir kış geçirmediğini, ewelki sene Türkiye'nin kara şubat günü yaşadığını, onun için 20 l 3'te geçen ılıman kışın, çok rahatız algısına gelmemek gerektiğini aktardı ve şöyle devam etti: "Yatırım hızını devam ettirmemiz lazım, bunun için de enerji piyasasında yatırım yapanların kar marjlarını iyi düşünmemiz gerekli. Yoksa artık devletin bu konuda yatırım yapması söz konusu olmadığı için, özel sektöre de bu yatırımı yaparken gerekli kar marjlarına herhangi bir sıkıntı getirmememiz gerekli. Bu zor dengeyi kurarken, Türkiye'nin en büyük baş belasının cari açık olduğunu biliyoruz. Bunun da büyük bir kesimi, yüzde 90'ı enerjiden kaynaklanmaktadır. Biz Türkiye'de enerji üreteceğiz, güvenilirliğini sağlayacağız ama dışa bağımlılığı da azaltmamız gerekli. Bütün bu hedefleri ülkenin sosyal ve ekonomik koşullarını da dikkate alarak optimize etmemiz gerekiyor. Ne kamunun, ne de yatırımcının ne de biz paydaşların işi hiç de kolay değil. Ülkemiz ekonomik olarak büyüyor, elektrik tüketimimiz de ekonomimizden daha hızlı büyümektedir. İnşallah 2023 yılında ülkemiz 90 milyon nüfusa kavuşacak. 500 milyar dolar ihracat yapacağız, 650 milyar dolar ithalat yapacağız, 60 milyar dolar turizmden gelir elde edeceğiz. Bu hedeflerin içinde en kolay ulaşabileceğimiz rakamı bizler enerjide yılda 500 milyar kilowatt saate ulaşmamız olduğunu görmekteyim. Çünkü bugün fert başına ülkemizde 3 bin kilovat saat enerji tüketmekteyiz. AB ülkelerinde ise bu oran yılda 5500 kilovat saattir. 2023 yılında bu oranı yakalamamızda 48 ENERJi ve ÇEVRE DÜNYASI MAYıs - HAZiRAN 2013 hiçbir engel yoktur. Ancak bunun için yatırım ortamının çok iyi bir şekilde korunması gerekmektedir. Türkiye bugün birinci, ikinci nükleer değil, üçüncü nükleerin konuşmalarını da yapmak durumundadır. 2023 yılına kadar üç nükleer santral ile ülkemizi donatmak zorundayız" diye konuştu. EPDK'nın özel sektörün önünü açmakla yükümlü olduğunu vurgulayan Özdemir, EPİAŞ'ın yapısı içinde üreticiler ve dağıtımcıların özel sektör olarak yer alması gerektiğini ifade ederek, şöyle devam etti: "Sektördeki tüm şirketler, EPİAŞ'ın kurulmasına büyük önem verdiler. Biz dağıtım şirketleri, EPİAŞ'ın sermaye yapısı içinde bulunmak istiyoruz. EPİAŞ'ı kurarken sakın ha sakın tamamen devlet sektörüyle bu şirketi kurmayınız. Mutlaka biz özel sektör olarak üreticilerin, dağıtımcıların yer alması gerekir ki bunun bir anlamı olsun. Yoksa sadece devlet sektörünün içinde bulunacağı bir EPİAŞ'ın ülkenin elektrik politikalarına katkısının sınırlı olacağı düşüncesindeyiz" diye konuştu. Özdemir, "Sadece elektrik değil, köprülerde, havalimanlarında, otoyollarında, tüm altyapılarda özel sektörümüzün bu yatırımları yapmasına hazırdır özel sektörümüz. Bu ekonomik istikrarın devam etmesi, piyasaların şeffaf yapılandırılması çok önemlidir, yatırımcılarımız piyasa riskleri dışında riskler taşımak zorunda kalmayacaktır ki asıl olan da budur" şeklinde sözlerini tamamladı. Park Enerji ve Ciner Grubu Başkanı Turgay Ciner konuşmasına kömür üstünde senelerdir yapılmış propaganda olduğunu, kömürün kirli, kötü, pis Turgay Ciner Park Enerji ve Ciner Grubu Başkanı gelen en büyük ekonomilerinden Amerika, Almanya, Çin' de kömürden elektrik üretimi oranları yüzde 50'nin üstündedir. Yemyeşil bir ülkedir hepsi. Kömür santralleri ormanların içindedir, herhangi bir yeri de kirletmemektedir. Yeni teknolojilerle kömürün çevreye zararı minimize edilmiştir. Bunun üstündeki baskı neticelerinde Türkiye'de bilinçsizce bu kömüre karşı bir karalama kampanyası oluşmuştur. Mağdur bir sektör temsilcisi olarak burada bulunmaktayım. Bunu dile getirmek ben ve emekçilerin hakkıdır. Yer altında çalışan emekçilerden devlet vergi bile almaz. Çok emek yoğun bir iştir, buna hanımların affına sığınarak, erkeklerin işi diyorum, sert bir iş olduğu için" şeklinde görüşlerini kaydetti. Ciner, bugün madenlerin özellikle de kömürün ve diğerlerinin çoğunluk haklarının devletin elinde olduğunu söyleyerek, sektöre bakış açısının yavaş yavaş yumuşadığını ifade etti. 1 MW kömür santralinin 4 kişiye istihdam sağladığını ifade eden Ciner, kömür olduğuna değinerek, şair Orhan Veli'nin santrallerinden elde edilen gelirin 4 "Yüz karası değil, Kömür karası, Böyle bin kişiye direkt, 40 bin kişiye ise en kazanılır, Ekmek parası" şiirini okuyarak direkt olarak iş olanağı sunduğunu başladı. Ciner "Bugün dünyanın önde belirterek, "Çok büyük bir yan sanayi
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=