Enerji ve Çevre Dünyası 11. Sayı (Mayıs-Haziran 2002) / Ecogeneration World - Cogeneration, Waste Recovery, Renewables & On-site Generation - Kojenerasyon Atıktan Enerji, Yenilebilir Enerji, Yerinde Üretim

SERGİ / PANEL KONUŞMALAR! CıJgeııeratwıı, 'Waste raı,v�; �rııllbfu & o�site (Jeııerattıırtı /arını görürüz. Bu normal bir süreç. Fakat bu düzenleyici kurum, burada bu firmaların fazla büyümesini engellemek durumundadır. Son film; kanun kaçağı. Şöyle bir şey var; birçok piyasada oyuncular yasaları çiğnemeyi düşünür oldular. Günün sistemi tepeden inme bir sistemdir. Üretimin oluşturulması, iletimi, dağıtımı ve arza sunulması. Fakat kojenerasyon bu sistemi tamamen yerinden oynattığı için farklı bir sistem olarak algılanıyor. Gelecekte gerçek bir şebeke oluşturulması söz konusu. Bu sisGEA WESTFALIA temin başında, ortasında ve sonunda elektrik üretimi olacak. Bu şebeke bir otoban vazifesi görecek. Yani bildiğimiz dağıtım şebekesi olmayacak. Kontrol sistemi olmayacak Kojenerasyon, son derece temiz, adil ve merkeziyetçi sistemle oluşturulmuş bir enerji hizmetini içerdiği için en iyi araç. AB'de karbondioksit emisyonlarını azalttığı için en önemli faktör. Gelecekte de öyle olacak. Ekonomik açıdan düşünecek olursak maliyetleri çok yüksek değil. Enerji açısından verimli ve etkin bir sistem. insanların paradan tasarruf etmesini sağlıyor. AB'de bununla ilgili çeşitli belirsizlikler var fakat yapılması gereken çok iş de var. Piyasa potansiyeli çok yüksek. Fakat hala birçok belirsizlik var, bunların belirlenmesi gerekiyor. Kojenerasyon genelgesinden bahsettim. Daha önce de konuşmacılar buna değindi. Yasal bir çerçeve oluşturulması lazım." Türkiye Kojenerasyon ve Otoprodüktörlük Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Ağış, iki bölümde sunduğu konuşmasında yaşanan sorunlar ve Türkiye'deki uygulamalardan söz etti. "Bugün otoprodüktörlükte karşılaştığımız sorunların en büyüğünü makul bir fiyatla otoprodüktörler ürettikleri elektrik enerjisinin fazlasını şebekeye satıyorken birden bire elektrik bolluğu oldu diye fiyatın aşağıya düşürülmesi. Yeni bir yasa çıktı; 4628 sayılı yasa. Bu yasa liberal elektrik piyasasını hazırlayan ve işleten bir yasadır. Ancak yasanın kendisi piyasayı işletmez. ikincil mevzuat dediğimiz, buna bağlı yönetmelikler çıkarıldıktan sonra piyasa çalışmaya başlar. Yani bütün kurul ve kurumlarıyla ve kurallarıyla her şey hazırlanmadan yasa çıktı; "Haydi bakalım yarışa" demek doğru değil. Bugün çektiğimiz sıkıntılar ve otoprodüktörlerin yaşadığı sorunların başında bugüne kadar alışılagelen fiyatın 1 Nisan 2002 tarihi itibarı ile kesilerek yeni bir fiyat uygulanmasına zorlanması. Az önce de arz ettiğim gibi bu 45 bin liralık bir fiyattır. Şöyle olmasının uygun olacağını düşünüyoruz; piyasa henüz çalışmaya başlamadı. Piyasa çalışıncaya kadar, gerekli yönetmelik/er çıkarılıncaya kadar eski fiyatın -dolar ya da euro bazında- devam etmesi lazımdı. Çünkü interconnect şebekede elektrik bolluğunu ne otoprodüktörün suçu ne de otoprodüktörün bir sorunu olması lazım. Elektrik bolluğu; Türkiye'de elektrik planlamaları yapan başta DPT olmak üzere, Enerji Bakanlığı gibi kuruluş/arın uzun vadeli planlamalarının sonucunda ortaya çıkan bir olgudur. "Benim elektriğim bollaştı. Artık senden elektrik almıyorum" demek benim kanaatimce devlete yakışacak bir davranış değil. Devletin süreklilik ilkesine, kararlılık ilkesine ve kararlardaki tutarlılık ilkesine yakışacak bir davranış değil. Bu nedenle dernek olarak bizim önerimiz; en azından alışılmış bir fiyatın; o fiyatın da ana unsurlarını teşkil eden, içindeki yakıt maliyeti ve yakıt maliyetinin bağlı olduğu liberal enerji kaynaklarının fiyatları değişmemişse bu fiyat da aynı kalmalıdır. Ne zamana kadar? Elektrik piyasası kendi kendini regüle edecek duruma gelinceye kadar. Emin olun o durumda otoprodüktörler bu piyasaya en rahat uyum sağlayacak aktörler olacaklardır. Piyasada değişik aktörler olacak; mesela üretim şirketleri gibi. Ama otoprodüktörler zaten o maksatla kurulmuş. Zaten elektriğin %80'ini kendi fabrikasında kullanıyor. Bir de üretimden kalan %20'sinin satışında çıkan sorunlardır. Aslında büyük bir rakam da değil. Yani Enerji Bakanlığının böyle bir çalkantıyı yaratmamasını beklerdik. Çünkü konuştuğumuz rakam da; az önce Enerji işleri Genel Müdürü'nün de ifade ettiği gibi; 3-4 milyar kWh civarında bir rakamdır. Enerji Bakanlığı'nın bu konuyu ECOGENERATION WORLO [ 33

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=