Enerji ve Çevre Dünyası 12. Sayı (Temmuz-Ağustos 2002) / Ecogeneration World - Cogeneration, Waste Recovery, Renewables & On-site Generation - Kojenerasyon Atıktan Enerji, Yenilebilir Enerji, Yerinde Üretim

28 GÜNCEL/ AGENDA değerlendirilmiyor. Bunları mutlaka dikkate alıyoruz. Fiyatlamaya gelince; bu tamamen ekonomik konjonktür ile ilgili. Örneğin Şubat krizinin ardından bankaların fonlama maliyetlerinin artması, sermaye yeterlilik rasyoları sıkıntılarının oluşması. Verilen her türlü nakdi, gayrı nakdi riskin, nakdi kredinin sermaye yeterlilik rasyosu üzerindeki etkisinin dikkate alınması sebebiyle fiyatlama dönemleri itibarıyla değişiyor. Kojenerasyon yatırımiarına özgü olarak düşünecek olursak genellikle burada bankaların harici garanti vermeleri söz konusu. Minimum vadede bunlar 5 yıldır. 5 yıl vadeli, krizden önce bindeli rakamlar telaffuz edilirken bugün %1 'lerin üzerinde rakamlarla bankalarca garanti komisyonları sağlanmaktadır. Biz banka olarak teknik ve mali fizibiliteye sahip proje sponsorunun da kredibilitesinin yeterli olduğu tüm projeleri destekliyoruz. Genel olarak enerji sektörüne, sadece kojenerasyon yatırımlarına değil, tüm enerji sektörüne ciddi anlamda finansman sağlamış bir banka durumundayız. En küçük 3-5 MW seviyesindeki kurulu güce sahip otoprodüktör yatırımlarından 50 MW seviyesine sahip orta ölçekli yatırımlara kadar finansman sağlamayı düşündüğümüz ve incelediğimiz, sonuçlandırdığımız yatırımlar var. bizin.ı için en önemli risk, performans riski dediğimiz işletme sırasında üretilen enerjinin satılıp satılamayacağı riskidir. Bir projeyi nasıl değerlendiriyoruz? Öncelikle projeyi gerçekleştirecek olan yatırımcıdan, burada belirtilen bilgilerini içeren fizibilite raporlarını istiyoruz. Burada gerekli izinlerin alınıp alınmadığı, yatırım teşvik belgesinin alınıp alınmadığı; teşvik belgesi olmayan hiçbir yatırımı finanse etmiyoruz. Çünkü hiçbir teşvik unsurundan yararlanmayan bir projenin fizible olması mümkün değil. Kapasite bilgisi, tedarikçi tarafından sağlanacak ekipman vs. Kojenerasyon yatırımlarında bizim için en önemli risk, performans riski dediğimiz işletme sırasında üretilen enerjinin satılıp satılamayacağı riskidir. Bize finansman talebiyle gelen tüm yatırımcıların muhtemel kesinleşmiş müşteri listesi ile gelmesi gerekiyor. Bu müşterilerin mali durumu bizim için önemli. ECOGENERATION WORLD Banka olarak şöyle bir avantajımız var; sanayi kuruluşlarını ciddi anlamda finanse eden bir kuruluş olduğumuzdan kojenerasyon yatırımı yapan veya bu yatırımlara müşteri olacak durumdaki tüm firmalarla kredi ya da mevduat ilişkimiz var. Bu sebeple kurulacak bir yatırımda bizim için en önemli risk olan performans riskini değerlendirebilecek avantajlara sahibiz. Tüm bu bilgiler geldikten sonra bir projeyi değerlendiriyoruz. Eğer tüm bilgiler bize sağlıklı bir şekilde gelirse çok kısa bir sürede projeyi nasıl finanse edebileceğimizi hangi yapıyı oluşturabileceğimizi, proje sahibi firma ile birlikte sonuçlandırıyoruz. İhracat sigorta kuruluşlarının tamamına yakınında en azından Türkiye'de gerçekleştirilebilecek yatırımları finanse edecek kadar limitlerimiz mevcut olduğundan yurt dışından sağlanacak kredilerde de en ciddi imkanlar sağlayabiliyoruz". Daruma Finans, kurumsal finansman yapan bir Türk firması. Borç ve sermaye finansmanı gibi iki ana iştigal sahası var. Borç ve sermaye finansmanında halka arzın dışında blok piyasalarda, pride marketlerde finansman yapıyor. Daha çok stratejik ve finansal ortaklıklar konusunda faaliyet gösteren Daruma Finans; Firmaların hazırlanması, değerlendirmeleri vs. sermayenin firmaya enjeksiyonuna kadar bütün süreçlerinde firmalara müşavirlik yapıyor. Maruf Dindar da sunumunda, borç finansmanı ve bunun enerjiye uygulanmasının yöntemlerine değindi: "Daruma Finans olarak Amerika'nın AII First Bankası ve Almanya'da Landest Bank'ın Türkiye temsilcisiyiz. Exclusive olarak temsil ediyoruz. Ali First, 80 milyar dolar büyüklüğü olan bir Amerikan Bankası. Landest Bank da yaklaşık 220230 milyar dolar ölçeğinde bir Alman Bankası. Türkiye'ye direkt finansman yapmak çok zor. Yani risk oranımız çok trajik bir durumda. OECD kayıtlarında geçen Haziran ayında biz bir not düşürdük, "down-grade" olduk. Kategori 5'ten 6'ya düştük. Portekiz'in 1 'de, Polonya'nın 2'de, Fas-Tunus'un 3'te, lran-Mısır'ın 4'te, Bangladeş-Cezayir 5'te, bizim 6'da -bizden sonra sadece Afganistan var. Bu risk ortamında Türkiye'ye orta ve uzun vadede direkt finansman gelmesi için müsait bir ortam yok. Burada bizim banka üzerinden ve diğer ülkelerdeki çalıştığımız bankalar üzerinden yapmaya çalıştığımız mekanizma özellikle enerji projelerinde çok daha uygun bir hale geliyor. Ağırlıklı olarak ülke kaynaklı krediler kullanıyoruz. Export credit agency'leri, bu ülke kaynaklı sigorta kurumları; risk alan, sigorta yapan kurumlardır. Bugüne kadar Türkiye'de bunun uygulamaları, bir bankanın kredisiyle ve bankanın teminatıyla oluyordu. Özellikle 2001

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=