Enerji ve Çevre Dünyası 126. Sayı (Mayıs-Haziran 2016)

1976: Akkuyu yer lisansı verildi. 1977: Nükleer santral için ihale yapıldı. Firma ile finansal anlamda anlaşmazlık çıktığından proje iptal edildi. 1982: Akkuyu ve Sinop'ta santral yapılmasına ilişkin karar yeniden teyit edildi. 1985: Açılan ihaleyi alan Kanadalı firmayla anlaşmazlığa düşüldü. Proje yeniden iptal edildi. 1993: Nükleer Güç Santrali (NGS) kurulması ulusal yatırım planı içine alındı. 1996: Akkuyu'da kurulacak 2000 MWe kapasitesindeki NGS ile ilgili yeni ihale açıldı ancak proje ertelendi. 2006: 2012-2015 yılları arasında, toplamda 4500 MWe kapasitesinde 3 NGS kurulmasıyla ilgili karar alındı. 2008: Akkuyu için yapılan ihalelerden sonuç alınamaması sebebiyle devletler arası işbirliği metodu kararlaştırıldı. 2010: Rusya ile Akkuyu'da NGS inşa edilmesi konusunda işbirliğine dair hükümetler arası anlaşma imzalandı. 2013: Japonya ile ile Sinop'ta NGS inşa edilmesi konusunda işbirliğine dair hükümetler arası anlaşma imzalandı. Anlaşma 2015 yılında onaylanarak yürürlüğe girdi. 2. Dünyadaki Başarılı Yerlileştirme Uygulamaları Gelişmekte olan bazı ülkelerin birçoğu anahtar teslimi nükleer reaktörlere sahip olmuşlardır. Nükleer santrallere sahip olan bu ülkelerden birkaçı ise reaktörlerin yerlileştirilmesi ve teknolojinin kazanılmaÇin NüklHr Güç Geliılm Tarihi illt NükleN Santıol Giritve Dönüıüm sürtti 1985 2005 Nukleer Gücün Hll��lipm sureti 2011 Şekil 1. Çin nükleer güç gelişim tarihi[2]. Güvenli ve Vübek Verimli ıelipm süreci NÜKLEER ENERJİ u Makale sı için çaba sarf etmekle birlikte, sadece bazı ülkeler başarılı sonuçlar almışlardır. Bu başlık altında, nükleer teknoloji transferi ve yerlileştirilmesinde başarılı olan ülkeler olan Çin ve Güney Kore örnekleri ele alınmıştır. 2.1. Çin Halk Cumhuriyeti Çin'in hızla gelişen ekonomisi ile birlikte artan enerji talebi, fosil enerjinin artan maliyetleri, Çin'de bulunan sınırlı kaynaklar, petrol tedarik güvenliği, kömür madeni felaketleri, yerel çevresel baskılar ve küresel ısınmadan dolayı bu ülkede nükleer enerji kaçınılmaz stratejik bir tercih haline gelmiş ve bu yönde yoğun çalışmalar yapılmıştır[l]. 2.1.1. Çin Nükleer Teknoloji Gelişimi Çin nükleer enerji deneyimine ilk aşama olarak 1985 yılında Qinshan I reaktörü ile başlamıştır. Bu reaktörün tasarımını, inşaatını ve işletimini wwkendi öz kaynaklarıyla gerçekleştirmişlerdir ancak reaktörün ana parçalarını dışarıdan temin etmişlerdir. 2005 yılından sonraki ikinci aşamada ise Çin yabancı kaynaklardan alınan ve dönüştürülen teknolojilerle reaktör inşasına ivme kazandırmıştır. Ayrıca yeni teknolojilerin transferine ve yeni teknolojilere giriş yapmaya önem vermişlerdir. Bu yıllar arasında; 34 ünite onaylanmış, santral yapımının yanı sıra santral elemanlarının üretimi için de yüksek yatırımlar planlanmış ve araştırma-geliştirme çalışmaları için yatırımlar yapılmıştır. Yenilikçi CAP1400 (Generation 111 PWR) tipi reaktör için araştırma-geliştirme çalışmaları başlatılmış ve nükleer güç projelerinin yapımı için yerel yönetimler teşvik edilmiştir. 2010 yılından sonrasında artık yeni teknolojilerin transferi ve yerlileştirilmesinin sağlanması suretiyle Çin'in kendi markasını yaratması çalışmaları başlatılmıştır[2). 2.1.2. Santral Ekipmanlarının Yerlileştirilmesi lenen Adımlar nde izÇin'de nükleer santrallerin araştırma geliştirme ve tasarım işlerini üstlenmek üzere, dört adet tasarım ve araştırma enstitüsü kurulmuştur ve ana bileşen üreticileri firmaların kabiliyetlerinin geliştirilmesi için şirketler ayrı konularda görevlendirilmiştir[2]. Kurulan tasarım ve araştırma enstitüleri şunlardır: ENERJi ve ÇEVRE DÜNYASI �ayı 126 • MAYIS/HAZIRAN 2016 87

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=