Enerji ve Çevre Dünyası Dergisi 140. Sayı (Mart 2018)

48 Enerji ve Çevre / Mart 2018 enerji-dunyasi.com RAPOR billerdeki hızlı bir büyümenin - hatta çok hızlı bir büyümenin petrol talebinin çökmesine neden olacağı fikri temel rakamlarla desteklenmiyor” diyor ve şöyle devam ediyor: “Bir ICE yasağını ve çok yüksek verimlilik standartlarını gördüğümüz senaryoda bile, petrol talebi 2040 yılında bugünkü seviyeden daha yüksek.” Yakıtların yanma ile ilgili olan ve olmayan kullanımlarını içeren endüstriyel enerji talebi, enerji tüketi- mindeki artışın yaklaşık yarısını oluş- turuyor. Çin’in büyük ölçüde daha az enerji tüketen bir hizmete ve tüketici yönelimli sektörlere geçişine bağlı olarak elde edilen verimlilik artışı, endüstriyel enerji talebinde daha yavaş büyümeye neden oluyor (yanma ile ilgili olmayan sektör hariç). Çin’in yavaşlayan büyüme- sinin bir kısmının Hindistan ve Afrika da dâhil olmak üzere düşük gelirli ekono- milere kayma ihtimali yüksek görülüyor. Özellikle petrokimyasallar için ham madde olmak üzere yakıtların yanma ile ilgili olmayan kullanımı, petrol ve gaza olan toplam talebin en hızlı artan kaynağı. Bazı ürünlerin, özellikle de tek kullanımlık plastiklerin ve ambalajların kullanımı üzerindeki artan çevresel bas- kıların büyümeyi geçmişteki eğilimlere göre oldukça belirgin biçimde olumsuz etkilemesine rağmen, yakıtların yanma ile ilgili olmayan kullanımı, diğer endüst- riyel kullanımların neredeyse iki katı oranında artıyor. Petrol, yanma ile ilgili olmayan enerji kullanımındaki büyüme- nin neredeyse üçte ikisini oluşturuyor ve geri kalanını da büyük ölçüde doğal gaz sağlıyor. BÖLGESEL ANALIZ Enerji tüketimindeki tüm büyüme, hızla gelişmekte olan Çin ve Hindistan gibi ekonomilerde, 2040 yılına kadar küresel enerji talebindeki büyümenin yarısını oluşturuyor. Bu dönemde Çin’in enerji artışı, daha sürdürülebilir bir ekonomik büyüme modeline geçtikçe yavaşlıyor. Hindistan’ın talep büyüme- sindeki yavaşlama daha az belirgin ve 2030’lu yılların başında dünyanın en hızlı büyüyen enerji pazarı olarak, Çin’i geçeceği öngörülüyor. Görünüm rapo- runun ileri safhalarında Afrika, 2035’ten 2040’a kadar küresel talebin artmasına Çin’den daha fazla katkıda bulunarak enerji talebini artırmada giderek daha önemli bir rol oynayacak. KARBON EMISYONLARI Görünüm raporunun Gelişen Dönü- şüm senaryosunda, karbon emisyonları 2040 yılına kadar %10 artıyor. Bu, son 25 yılda görülen oranlardan çok daha düşük olmakla birlikte, Paris İklim Anlaşması taahhütlerini gerçekleştirmek için gerekli olduğu düşünülen keskin düşüşten daha yüksek. Bu nedenle, Görünüm raporu, 2040 yılına kadar karbon emisyonlarının neredeyse %50 oranında azaltıldığı Ulus- lararası Enerji Ajansı’nın ‘Sürdürülebilir Kal- kınma Senaryosu’nda olduğu gibi karbon emisyonlarında benzer keskin düşüşü içe- renbir “DahaHızlı Dönüşüm” senaryosunu da inceliyor. Bu senaryoda, Gelişen Dönü- şümsenaryosunaoranla emisyonların ilave azaltılmasının büyük bir kısmı, 2040 yılına kadar neredeyse tamamen karbon salımı üretmeyenhaledönüşecekenerji sektörün- denkaynaklanıyor. Dudley açıklamalarında şu ifadelereyer verdi: “Geçmişten çokdaha kararlı bir biçimdeayrılmaya ihtiyacımız var. BP’de karbon fiyatlandırmasınınönemli bir unsur olması gerektiğine inanmayı sürdü- rüyoruz çünkübu, tüketicilerindahaverimli enerji kullanmasından üreticilerin daha az karbonlu enerji biçimleri üretmesine kadar herkesi rol almaya özendiriyor.” n

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=