40 GÜNCEL/AGENDA yüzde 14,5 daralma var. Pazarda bir düzelme yok. Bunun tek sebebi yüksek fiyatlar. Şu anda Avrupa'nın en pahal ı benzini Türkiye'dedir. İngiltere'yi de solladı k. Doğrudur, verginin vergisi alınıyor. Fiyat oluşumunun içinde çok büyük bir parçayı oluşturan Özel Tüketim Vergisi var, bunun da üzerinden KDV al ınıyor. KDV'yle beraber ÖTV'yi sayarsanı z, benzi ni n pompa fiyatının yaklaşık yüzde ?0'i vergidir. Bunun bir bölümü üretim maliyeti, çok küçük de dağıtı m şirketinin karı var. Bundan şikayetçi olan tüketicidir, dağı tı m şirketleridir. Bu piyasanın bütün unsurları şikayetçi. Ama şunu da unutmamak lazı m, Türkiye çok uzun zamandı r direk vergileri toplamakta zorlanan bir ülke oldu. Bu tür ülkeler dolayl ı vergilere yöneliyorlar. Maliye'nin en ucuz, uğraşmadan ve en etkili olarak toplayacağı bir vergidir. Türkiye' nin toplam vergi geliri nin yüzde 25-30'unu bulan bir gelir kapı sından devletin kolay kolay vazgeçebileceğini sanmı yorum. Bu vergi kanunu olduğu için de, yasa tasarısının buna müdahale etmesi söz konusu olmayacaktı r. Vergiler, böyle kalacak gibi görünüyor. Türkiye, yıllardır bütçesini denk getirmeye uğraşı yor. Bu gelirinden vazgeçerse nereden para toplayacak? Bunlar biraz ekonominin iyiye gitmesiyle, arzu edilen hedeflere ulaşılması yla azalacak vergiler. Ama kı sa dönemde bunun olacağını düşünmüyorum. Akaryakıt sektöründe şu anda çalışan bir piyasa var, mevcut bir yapı var. Bir de bu piyasayı düzenlemek için hazırlanan bir yasa tasarısı var. genelde ideallerle uygulamalar birbiriyle örtüşmüyor. Yasa tasarısı, mevcut sistemle örtüşüyor mu? Mevcut yapı baz alınarak hazırlanmış bir yasa mı, yoksa idealler baz alınarak hazırlanmış bir tasarı mı? Tasarı , mevcut yapıyı da dikkate alı yor, sektörü ileride olması gereken yere de götürüyor. Yalnız aksaklıkları söyledim. Bunların giderilmesi halinde bu sektörün iyi işlemesi ne ve tüketicini n mutl u olmasına yardı mcı olacak bir yasadı r. O bakımdan, biz ilk taslaktan bu güne eksik olan tarafları söyledik. Önceki dönemde yasayı hazırlayan komiteler, sektörün bütün unsurları yla görüştüler. Şu anda da Petrol İşleri Genel Müdürlüğü, dağıtım şirketlerinden, bayi sendikalarından ve dağıtım şirketleri derneklerinden yasa taslağı hakkındaki görüşleri istedi. Bu da olumlu bir yaklaşı m. Eksikleri tamamlamak ya da lüzumsuz kısımları çıkarmak içi n en iyi yöntem. Dağıtım şirketleri açı sından bakarsanız, bayi içi n önemli noktalar atlanabiliyor, rafineri için önemli noktalar atlanabiliyor. Bu yasa çok önemli. Üzerinde çok iyi çalı şı lması lazı m. 2-3 ay geç çı ksın, ama doğru çıksın. Bu Türkiye'de değil, bütün dünya içi n geçerli. Yanl ı ş bir şey çı karsa, onu düzeltmek çok daha fazla zaman alıyor. Piyasada tedirgi nlik var. Petrol işleri Genel Müdürlüğü'nün tebliğinden söz etmiştim. Bu piyasaya biraz disipli n getirdi. Gerçekten korsan satışları önleme yol una girdi. Bazı dağıtım şirketleri buna karşı çıktılar, hala da karşı çı kıyorlar. Bazıları bundan yana görünüyorlar ama uygulamaları bu görünümleriyle örtüşmüyor. Biz bu tebliği baştan sona destekleyen bir şirketiz. Bizimle beraber başka ciddi firmalar da bunu desteklediler. Direk ya da dolayl ı olarak toptancıları mıza bile ENERJi & KOJENERASYON DÜNYASI başka şirketlerin, akaryakıt istasyonlarına mal satmamalarını önleyecek tedbirler getirdik. Bu aralar bu konuda biraz gevşeklik görüyoruz. Bu bizi ürkütüyor. Yasa çok kı sa sürede çıkarsa sorun yok. Ama gecikirse tebliği n ciddi bir şekilde uygulanması gerekiyor. Sektörün buna ihtiyacı var. Daha önceki taslakta da petrol piyasasını denetleyecek kurulun, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'ndan ayrı bir kurul olması gerektiği görüşü vardı. Bu tasarıda bu yönde bir değişiklik söz konusu mu? Bunu baştan beri söylüyoruz. Demi n de demiştim ya en iyi yasa bile olsa, eğer uygulama doğru olmazsa hiçbir işe yaramaz diye. Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu, elektrikle mi uğraşacak, doğal gazla mı uğraşacak, petrolle mi uğraşacak? Bu baştan beri tartı şma konusu oldu. Tüm enerji piyasasının yüzde 60'ını oluşturan bir sektör. Ayrı bir kurulu hak ediyor. Ayrı bir kurul olmayacaksa da petrol sektörünü yeteri nce temsil edecek kişi sayı sı ya da alt kuruluş oluşturulması , ya da Petrol İşleri Genel Müdürlüğü yeniden yapı landı rı larak, yeni yetkilerle donatı larak bu işleri n onlara bı rakılması gibi çeşitli çözüm önerileri var. Ertuğrul Tuncer Petrol Ofisi A.Ş. Genel Müdürü Petrol sektörünün bugün içinde bulunduğu durumu değerlendirdiğinizde neler söyleyebilirsiniz ? 2001 yı lında başlayan global ekonomik krizin etkilerini yansıtan bir yılı daha geride bıraktık. Ülkemizde de deri n ekonomik yaralara sebep olan bu olumsuz tablonun, Türkiye' ni n en dinamik sektörlerinden biri olan Akaryakıt sektörünü de etkilemesi kaçınılmazdı . Nitekim akaryakıt sektörü 2002 yılını sorunlarla dolu olarak geçen bir yıl olarak hatı rlayacaktı r. Türkiye tarihinin en büyük ekonomik küçülmesini n yaşandığı 2001 yı lından sonra, özellikle sanayi, kamu harcamaları ve turizmdeki kı pı rdanma ile 2002 yı l ında Türkiye büyümesini n % 6-7 seviyelerinde olması beklenmektedir. Buna rağmen benzin talebi daralmaya devam ederek bir önceki yı la göre % 4 küçülmüştür. Bunun en büyük sebebi; gelirleri daralan, beyaz
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=