Enerji ve Çevre Dünyası Dergisi 162. Sayı (Kasım-Aralık 2020)

Enerji ve Çevre / Kasım-Aralık 2020 33 enerji-dunyasi.com 1.4.2. Fırsatlar Türkiye'nin günümüzde hızla artan karbon ayak izi ora- nını ve sera gazı emisyonunu azaltması için yapması için fosil yakıtları ithalinden çok yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmesi gerektiğidir. Bu noktada yakıt ihtiyacından, ulaşıma ve elektrik üretimine kadar her alanda yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelim mümkündür. Bu teknolojinin fırsata dönüştürülmesi Türkiye'nin ekonomik olarak nerji ithalin sıfır- lanması ile de elini kuvvetlendirecektir. 1.3. Karbon Ayak İzinin Temel Bileşenler Karbon ayak izi parametrelerinin bir tablo ile gösterilmesi daha açıklayıcı olacaktır. Bu çalışma Jones ve Kammen 2011 de yaptıkları bir çalışmada şu şekilde sunulmuştur. 2. KARBON AYAK İZİNİN AZALTILMASI YÖNTEMLERİ VE BELEDİYERİN KATKISI Kyoto Protokolü'nün getirdiği en önemli yeniliklerden biri de sözleşmeye taraf olan ülkelerin karbon ayak izi oranlarını en az %5.2 'ye indirmeye çalışmakla mükellef olduklarının kabul ettirilmesi idi.Bu gayeye ulaşmanın yolu ise, devletlerin firma- ları denetlemesi ve firmalardaki emisyon oranlarının azaltıl- masını sağlamaktır. Bu nedenle sözleşmeci devletlere karbon salınım kotaları getirilmiştir. Bu kotaların aşılması halinde Kyoto Protokolü gereği para cezası yaptırımı ile karşı karşıya kalınacaktır. İşletmeler bu para cezalarını ödemek zorunda kalmalarının yanında marka değerlerinde de önemli düşüşler yaşanabilmektedir. Firmaları korkutanda para cezasının öte- sinde toplumun o firmanı ürünlerini boykot etmesi halinde uğrayacağı kayıplardır. Sera gazı emisyonlarının azaltılmasını sağlamakta öncelikle bu salınıma neden olan kaynağın tespiti, salınım miktarının belirlenmesi ve kotanın aşılması halinde kaynağı kurutulması aşaması söz konusu olacaktır. Türkiye Kyoto Protokolü'nde belirtilen kota aşımı halinde uygulanması söz konusu olacak yaptırımlara 2012 yılına kadar maruz kalmamıştır. Halbuki Türkiye sera gazı salınımının fazla olması nedeniyle, küresel ısınmanın neden olduğu ormansız- laşmaya, su kaynakları azalması nedeniyle kuraklığa maruz kalmaktadır. Bu sorunların artmaması ve bir an evvel durdurul- maya çalışılması için Türkiye özelinde gerekli altyapı yatırım- larının oluşturularak, halkın bilinçlendirilmesi ile yeni projelere destek olunarak sera gazı emisyonunu Kyoto Protokolü'nün altına çekilme ihtimali vardır. Bu noktada yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelim, enerji verimliliği enerji tasarrufu karbon salınımının azaltılması için üzerinde durulan konulardır. Biz de tezimizde öncelikle sera gazı emisyonların engellenmesi için ne tür faaliyetlerin yapılması ve önlemlerin alınması üzerinde durulduktan sonra, İller Bankası A.Ş. özelinde bu yatırımlara verilen ve verilmesi gereken katkıları belirteceğiz. Türkiye kendi özelinde gönüllü olarak karbon piyasasına yönelik proje geliştirme faaliyetleri 2005 yılından beri devam etmektedir. Bu Projeler 2014 yılına kadar 178'i aşmaktadır. Buna göre projelerin sayesinde Türkiye'nin 11.845.505 ton CO2 eşdeğeri karbon salınımını azaltabilme kapasitesi belirmiştir. Türkiye'nin kendi geliştirdiği projelerin yanında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve Birleşmiş Milletler Sınai Kalkınma Teşkilatı (United Nations Industrial Development Organiza- tion) ile birlikte organize ettiği projelerde bulunmaktadır. Bu noktada öncelikle devam eden projeleri incelemekte fayda görüyoruz. Bunlardan biri; Ozon Tabakasını İncelten Mad- delerin Bertarafına Yönelik Pilot Proje'sidir. Projenin amacı ise; "Ülke içerisinde dağınık olarak bulunan Kloroflorokarbon (CFC) grubu gazların toplanması ve Amerika’ya (plazma teknolojisine sahip bertaraf tesislerinde) bertaraf edilmek üzere götürülmesi ve bertaraf edilen gazlardan karbon piya- salarında gelir elde edilerek ülke oluşturulacak sürdürülebilir bir Bertaraf sistemi temelleri atılması planlanmaktadır." Olarak belirlenmiştir. İkinci ortak yürütülen proje ise; Hidrokloroflo- rokarbon (HCFC) Gazlarının Sonlandırılması Yönetim Planı Projesi (HPMP) projesi olarak adlandırılmıştır. Bu proje güdü- len amaç ise yine projeyi yürüten çevre ve şehircilik bakanlığı tarafından şu şekilde belirlenmiştir. "Türkiye’nin HCFC son- landırma takvimi çerçevesinde sonlandırma faaliyetlerinin uygulanmasına yönelik mali ve teknik destek ve uygulama çerçevesinin tanımlanması." Üçüncü devam eden son projeler ise, "Kurumsal Kapasitenin Güçlendirmesi Projesi (6. Aşama)" şeklinde adlandırılmıştı. Projenin amaç; " Montreal Protokolü ve ozon tabakasının korunmasına yönelik diğer ilgili ulusal ve uluslararası mevzuatın uygulanmasına yönelik idari ve teknik Tablo 5: Evsel Kaynaklı Karbon Ayak İzi Parametreleri Parametre Birincil Ayak İzi İkincil Ayak İzi Ulaşım -Yakıt -Toplu Taşıma - Hava Ulaşımı - Otomobil Barınma -Doğal Gaz -Elektrik -Su ve Atık Gıda -Tahıl -Sebze -Meyve -Et Ürün -Giyim -Ev Ürünleri -Kişisel Hizmet -Sağlık -Eğlence -Eğitim

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=