Enerji ve Çevre Dünyası Dergisi 165. Sayı (Nisan 2021)
enerji-dunyasi.com 28 Enerji ve Çevre / Nisan 2021 Geri dönüşümle ilgili fırsatları ve engelleri anlamak, birincil kaynakların madenciliği ve rafine edilmesiyle ilişkili çevresel etkileri azaltmak ve ayrıca bataryaların uygunsuz şekilde elden çıkarılmasını önlemek için çok önemlidir (IEA, 2020). 3. amaç olan Sağlık ve Kaliteli Yaşam: Sağlıklı ve kaliteli yaşamı her yaşta güvence altına almak içindeki elektrikli araçların artması ile ilişkilendirilmesi gereken konular; gös- tergelerde bulunan zararlı kimyasallar ve hava, su ve toprak kirlenmesi ile oluşan hastalık ve ölüm sayılarının azaltıl- ması olacaktır. Bataryaların kullanım ömürlerinin sonuna gelindiğinde yok edilmesi de hem teknik olarak zor hem de maliyetli olduğu için gelişmekte olan ülkelerde tercih edilmemesi mümkün olabilecektir. Bu aşamada yüksek kir- lenme yaşanmaması için uluslararası topluma her bir ülkedeki kimyasal kirlenmenin takibi için iş düşmektedir. Denizlere ve okyanuslara karışacak bu büyük miktarlı atık maddeler tüm ulusların zarar görmesine neden olacak kadar büyük tehli- keye dönüşebilecektir. Bataryaların dönüşümü prosedürleri hassasiyetle uygulanmalı ve sonuçları kamu tarafından takip edilen bir konu haline getirilmelidir. 6. amaç olan Temiz Su ve Sanitasyon Herkes için erişilebilir su ve atık su hizmetlerini ve sürdürülebilir su yönetimini güvence altına almak içindeki göstergelerden kirliliği azaltmak için kimyasalların ve mad- delerin salınımını en aza indirgeyerek, arıtılmamış atık su oranını yarıya indirerek ve geri dönüşümü ve güvenli tekrar kullanımı küresel olarak ciddi ölçüde artırarak su kalitesinin yükseltilmesi, iyi su kalitesi çevresine sahip su alanlarının oranı takip edilmektedir. 12. Amaç olan Sorumlu üretim ve tüketim Sürdürülebilir üretim ve tüketim kalıplarını sağlamak içindeki göstergelerden doğal kaynakların sürdürülebilir yönetiminin ve etkin kullanımının sağlanması ile kimyasalların ve tüm atıkların yaşam döngüleri boyunca çevresel olarak sağlam biçimde yönetimlerinin sağlanması, kimyasal ve atık etkilerini insan sağlığı ve çevre açısından en aza indirge- mek için havaya, suya ve toprağa karışmalarının azaltılması amaçlanmaktadır. Tüm enerji kaynaklarından üretilen enerjinin elektrikli araçlar ile ilişkisi incelendiğinde kaynaktan bağımsız olarak üretilen elektrik enerji üretim kapasitesi kullanılabilecektir. Fosil yakıtlı araçlarda petrol kökenli olan yakıtlardan bazı biyoyakıtlara genişleme olsa da bu tür araçlarda karbon salınımı yapmayan enerji kaynağı mümkün olmakta ve her yeni teknoloji ancak daha temiz bir kaynak olabilmektedir. Elektrikli araçlarında daha temiz enerji kaynağı olabilmesi enerjiyi edindiği elektrik şebekesinden gelen kaynakların da temiz olması gerekmektedir. Dizel, Benzin ve LPG gibi yakıtlı motorlardan elektrik motorlarına geçişle birlikte oto- mobillerde yakıt bazlı sera gazı üretimi yok edilmektedir. Elektrik enerjisi kaynağının mevcut petrol ürünlerinden daha temiz veya daha kirli olup olmadığını karşılaştırılması ile bu kaynakların tüm çevresel kaynaklar açısından temiz olup olmadığı anlaşılabilecektir. Çoğunlukla enerji üretimi temiz kaynaklardan yapan ülkeler (Türkiye gibi) petrol ürünle- rine göre toplamda daha temiz elektrik enerjisi sunmakta (Özdemir, 2020) ve çevre açısından daha tercih edilebilir durumda olmaktadır. Elektrik üretiminin ağırlıklı olarak kömür gibi kirli kaynaklardan üretildiği Çin gibi bölgelerde (Paik, 2015), aracın sıfır sera gazı üretimi olsa bile çevre açısından toplam kirlenme olarak faydadan çok zararı olabilecektir. Toplam kirlenme değerlendirilirken üretim kaynağının türü ve bunun elektrik motoru aracılığı ile kazandırdığı güç miktarı da hesaba katılmalıdır. Bir örnek ile açıklarsak bir bölgede tüm elektrik enerjisinin üretiminin petrol kaynaklı yakıtlardan daha fazla sera gazı salınımı ve kirlenme yarattığını düşünülerek, buradan edinilen elektrik enerjisi içten yanmalı motorlara göre daha yüksek verimli elektrik motorunda kullanılması ile elde edinilen sonuç ile aynı kWh gücü sağlayan içten yanmalı motorda oluşan sonuçlar ile karşılaştırılması gerekmektedir. Burada enerji kaynağından daha fazla sera gazı salınımı ve kirlenme olabilecekken buradaki artış motorlardaki verim nedeniyle daha az etkiler hale gelmesi mümkündür. Elektrik motorları içten yanmalı motorlara göre çok daha verimli- dir. Elektrik motorları kullandıkları enerjinin yaklaşık yüzde 90’dan fazlasını hareket enerjisine dönüştürebilmektedir. Fosil yakıt bazlı içten yanmalı motorlarda bu oran yüzde 25 civarındadır. Elektrikli araçlarda kullanılan elektrik motorları alternatif akım veya doğru akımlı motorlar olarak ayrılmak- tadır. Genel olarak, bir DC elektrikli aracın elektrik motoru 20 kW ile 30 kW arasında çalışmaktadır (Birer, 2020). Bu gücü evlerimiz ile karşılaştırıldığında, elektrikli araçlardaki bu gücün yaklaşık bir evin 2 ila 3 katı olduğu görülmektedir. Bu basit karşılaştırma bile ne kadar büyük bir kapasitede güç ile karşı karşıya olduğumuz göstermektedir. Motorların verimli- liği ve ek yarattığı faydalar göz önünde bulunarak bu değişi- min verimlilik açısından artış sağlatacağı açıktır. Bu konuda elektrikli araçlar yavaşlarken frenleme mekanizmasından elde edilen kinetik enerjisinin geri kazanılması en önemli ek faydalardan biridir. Bu şekilde motor freni yapılması ile aracın tekerlerinde bulunan fren sistemlerindeki yük azalarak bu parçaların daha fazla kullanım imkânı oluşur. Ayrıca elektrik motorları trafikte bekleme veya hareket halinde hızlanma yapılmaması gibi anlarda içten yanmalı motorlar gibi güç aktarmadan beklerken enerji harcamamaktadır. Bu şekilde boşa harcadığımız enerji de tüm hesaplar yapılırken eklenil- mesi gereken bir maddedir. Hava kirliliği açısından eş kirlenme olması durumunda MAKALE
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=