Enerji ve Çevre Dünyası Dergisi 171. Sayı (Ocak-Şubat 2022)
34 ENERJİ ve ÇEVRE • Ocak-Şubat / 2022 yüksek bir oranın ısınma sorunu yaşaması, binalarımızda sağlıklı ve verimli bir şekilde ısınamadığımızı gösteriyor. TÜRKIYE’DE BINALARIN YÜZDE 80’INDE ISI YALITIMI YOK Türkiye’deki binaların yüzde 80 ’inde ısı yalıtımı uygu- laması bulunmuyor. Bunu da şöyle hesaplıyoruz; Haziran 2000 itibarıyla yeni binalarda Isı Yalıtımı Yönetmeliği’ne uygun yalıtım yapılması zorunlu kılındı. Hepsi yapılmış olsa zaten yüzde 20 oluyor. Mevcut binalar içinde renovas- yon yapılan binalar da oldu. Ama her halükarda 2000’den sonra uygun yapılmayan bir kısmı da hesaba katarak bugün binaların yüzde 80 ’inde ısı yalıtımı olmadığı bilgisini dik- kate alıyoruz. DOĞALGAZ VE ELEKTRIK FATURASINI YÜZDE 50 AZALTMANIN YOLU YALITIM Doğalgaz ve elektrik faturasını yüzde 50 azaltmanın tek yolu, yaşadığımız binalara ısı yalıtımı uygulaması yap- tırmaktır. Türkiye’deki binaları ısı yalıtımlı hale getirerek, ülkemizin toplam enerji faturasını yaklaşık yüzde 15, yakıt giderlerini yüzde 50, azaltmamız mümkün. Sadece binaların enerji verimli hale getirilmesiyle (En az C sınıfı binalar) her yıl 9 milyar dolar tasarruf elde etme potan- siyelimiz var. Ayrıca Türkiye’nin gerçekleştirdiği toplam ithalatın içerisinde en büyük pay enerjiye ait. Enerji ithalatının dış ticarette yarattığı bir açık var. Dolayısıyla binalarda her yıl sağlanan 9 milyar dolar tasarrufun ülke ekonomisine ciddi bir katkısı olacaktır. Çevreye, ülke ve aile ekonomisine katkıda bulunarak; sağlıklı, konforlu ve güvenli konutlarda yaşamamızı sağlayacak doğru yalıtım uygulamaları için ‘Tek Yol U Dönüşü’ diyor; tüm yetkilileri U değerlerini iyileştirmeye davet ediyoruz. sinde başlayan revizyon çalışmaları tamamlandığında dört mevsimi yaşayan ülkemizin soğuk bölgelerimizde ısıtma ihtiyacına, sıcak bölgelerinde ise soğutma ihtiyacına göre tasarım yapılmasına imkan sağlanacak. TS 825 standardı- nın tamamlanması ile enerji verimliliğinde gelişmiş ülke- lerle aramızdaki mesafeyi kapatacak esaslı adımları atarak enerji limitlerimizi belirlememiz gerekiyor. Bu çalışmalar kapsamında ülkemiz için neredeyse sıfır enerji verimli bina tanımı yapılmalı ve hedef olarak ortaya konulmalıdır. YALITIM KALINLIĞININ ARTMASININ INŞAAT MALIYETINE ETKISI OLDUKÇA AZ Yalıtım kalınlığı arttıkça sağlanacak enerji verimliliği aynı oranda artar. Buna karşılık kalınlık artışının inşaat maliyetine etkisi oldukça azdır. Yalıtım kalınlığını iki katına çıkardığımızda toplam maliyet ikiye katlanmaz ama bu sayede ısıtma ve soğutmada tasarruf potansiyeli iki kat olur. Isı yalıtımı uygulamaları hem ilk yatırım hem işletme maliyetlerini düşürerek kendini kısa sürede geri öder, bina ömrü boyunca tasarruf sağlamaya devam eder. TOPLUMUN YÜZDE 36,7’SI EVLERINDE ISINAMIYOR TÜİK’in 2020 yılı ‘Gelir ve YaşamKoşulları Araştırma- sı’na göre konutun yalıtımından dolayı ısınamama, en çok karşılaşılan konut ve çevre problemi oldu. Araştırma sonuçlarına göre n üfusun yüzde 36,7 ’si konutunda yalıtımsızlıktan dolayı ısınma sorunu, yüzde 34,7 ’si sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçeveleri gibi problemleri yaşarken yüzde 22,6 ’sı trafik veya endüstrinin neden olduğu hava kirliliği, çevre kirliliği veya diğer çevresel sorunlarla karşılaştı. Yüzde 36,7 gibi ENERJİ VERİMLİLİĞİ
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=