Enerji ve Çevre Dünyası Dergisi 176. Sayı (Eylül 2022)

26 ENERJİ ve ÇEVRE • Eylül / 2022 latan EPDK Başkanı: “Sayın Cum- hurbaşkanımızın bu süreçte yerli ve yenilenebilir enerjiye verdiği destek bizim en büyük güvencemizdir. Bu düzenlememizle; ‘tüketim kadar üretim’ hedefinden sapan, mühen- dislik bilimine ve teknik gerçeklere aykırı olarak kurulu gücünü orantısız şekilde arttıran, gerçek tüketicilerin lisanssız üretim tesisi kurabilmeleri imkanını ortadan kaldıran, tüketim olmadan üretim yapmaya çalışan tesislerin satışa konu edilebilecek üre- tim miktarlarını belirledik. Düzenle- memiz Cumhurbaşkanlığı kararı ve ilgili kanunun amacına sahada en iyi şekilde hizmet edecek” dedi. Konu ile ilgili özellikle sosyal med- yada yer alan eleştirilere de değinen Başkan Yılmaz; şunları söyledi: “Bu eleştirilerin iki sebebi olabilir ya bilgi eksikliği ya da kötü niyet. Bu düzen- leme birilerini rahatsız edebilir elbette. Ama kim bu birileri? Sektöre zarar veren, tarım üreticilerimizi, sanayici- lerimizi, hayvancılıkla uğraşan tüke- ticilerimizi kullanarak, gerçekle bağı olmayan tüketim tesisi gücü oluştura- rak hat ve trafo kaybına neden olanlar, tüketim yapmadan üretim yaparak tarım, hayvancılık ve sanayi üretimle- rini akamete uğratanlar… Evet bun- lara dur diyoruz. Düzenlememizin amacı belli: Kendi tüketimi için üre- tim yapanların desteklenmesi. Gerçek tüketimi olan ve kapasite kısıtı nedeni ile üretim tesisi kuramayan tüketicile- rin önünün açılması. Bakın biz kendi binamızda güneş panelleri kurduk. Tükettiğimiz enerji kadar üretiyoruz. İstiyoruz ki yurt çapında bir güneş seferberliği başlatalım. Bu seferber- likten sadece sektörümüz değil bütün Türkiye kazanacak. Ama rica ediyo- rum kimse kulaktan dolma bilgilerle düzenlememizin amacını saptırmaya kalkmasın.” Düzenleme ile tüketim miktarı kadar üretilen enerjinin tüke- tim oranına mahsuplaştırılacağını, bir tüketim miktarı kadar üretilen fazla enerjinin ise satışa konu edileceğini belirten Yılmaz: “Bu orandan daha fazla yapılan üretim ise bütün tüke- ticilerimize fayda sağlayacak şekilde ‘bedelsiz enerji’ olarak sisteme yan- sıyacak. Üretilen miktar yükseldikçe tüketicilerimizin faturaları da düşüş yönünde etkilenecek inşallah” dedi. GÜNDER: “Karar Hukuken Oldukça Tartışılır Bir Ortam Yarattı” EPDK tarafından alınan kurul kararına yönelik basın açıklama- sında bulunan GÜNDER, kanun- ların geriye yürümezliği prensibine vurgu yaparak, alınan kararın hukuki açıdan tartışmalı olduğunun altını çizdi. Açıklamada küresel enerji kri- zine vurgu yapılarak şu ifadelere yer verildi. “Yapılan yönetmelik değişikliği ile daha önce Cumhurbaşkanlığı Kararı ile 10 yıl süre ile satın alınacağı belir- tilen elektriğin satışına EPDK Kurul Kararı ile limit getirilmiş, satışa esas fazla elektriğin bir önceki yıl tüke- timinden fazla olması durumunda, bu elektriğin YEKDEM kapsamında bedelsiz alınacağı kararlaştırıldığı görülmektedir. Bu noktada yapılan değişikliğe ilişkin Yönetim Kurulu- muzca yapılan değerlendirmeler, uzman görüşlerinin alınması ve yapı- lan hukuki araştırmalar sonrasında bir değerlendirme yapılması gereği hasıl olmuştur. Öncelikle kanun koyu- cunun 2013 yılında ilk gündeme aldığı lisanssız elektrik üretim yönetmeliği- nin amacının, öz tüketim olduğu, yani yatırımcıların Lisanssız Elektrik Üretimi ile ülkemizdeki kendi tüket- tiği elektriği karşılayan enerji santral- leri kurabilmesine imkân sağlaması olduğu bilinmelidir. Bu anlamda yeni yapılan düzenlemenin de kanun koyucunun amacı ile örtüşmekte olduğu görülmektedir. Yapılan yeni yönetmelik değişikliği ile ayrıca farklı dağıtım bölgelerinde lisanssız santral kurabilmek hakkı, farklı mahsuplaşma alternatifleri getirilmesi gibi sektörce çok olumlu görülen değişiklikler de mevcuttur. Bununla birlikte değişiklikte yer alan “12/05/2019 tarihinden itibaren çağrı mektubu alanlar” diye başlayan madde ile yönetmeliğin geriye doğru işletildiği anlaşılmaktadır. Hukuk güvenliği ilkesi yönünden “Kanun- ların Geriye Yürümezliği Prensibi” ele alındığında, yapılan düzenleme ile getirilen mevzuattaki bu uygula- manın 2019 yılından itibaren başla- tılmış olması, yönetmeliğin kanunlara ve anayasaya uygunluğu yönünden hukuken oldukça tartışılır bir ortam yaratmıştır. Önceki mevzuata güvenerek yatı- rım yapmış bulunan kişiler açısından değerlendirildiğinde, finans borçla- rına karşılık bir güvence teşkil eden kamunun üretilen fazla elektriği alı- mından vazgeçmiş olması, borçlanma karşılığı elde edilecek gelir dengesini bozarak geriye dönülemez sorunlar teşkil edebilecek ve yatırımcıyı zarara uğratma ihtimali oldukça yüksek olacaktır. Cumhurbaşkanlığı Kara- rında öngörülen güvence koşullarının hukuka uygun bir şekilde ve geriye dönük olmadan devamlılığının sağ- lanmasının; muhtemel tartışmaların, finansör kuruluşlardan oluşabilecek sektörel güvensizliklerin ve potansiyel hukuki problemlerin önüne geçerek sonlandıracağı yorumlanmaktadır. DOSYA

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=