Enerji ve Çevre Dünyası 180. Sayı | Doğalgaz Dergisi 237. Sayı(Mart 2023)

50 DOĞALGAZ VE ENERJİ • Mart / 2023 DİLEK AŞAN Taksim Danışmanlık Hizmetleri Kurucu “Net Sıfır Atık” Mümkün mü? ÇEVRE K üresel ısınma, iklim değişikliği ve çevresel bozulmayla mücadele konusunda gezegenimizin bütün paydaşlarına önemli görev ve sorumluluklar düşmektedir. Bireyler, yerel yönetimler ve hükümetlerin yanı sıra faaliyet alanı ve büyüklüğü fark etmeksizin her kuruluşun bu konuda yapması gereken çalışmalar, atması gereken adımlar vardır. Etkili bir atık yönetimi bunların başında gelmektedir. İç ve dış süreçlerin sonu- cunda farklı formlarda ortaya çıkan atıklar çevreyi olumsuz etkilemekte; toprağı, havayı ve suyu kirletmekte ve doğrudan veya dolaylı olarak iklim değişikliğini tetiklemektedir. Son yıllarda bu konuda artan kurumsal farkındalık ile artık her şirket çevresel yönetim süreci kapsamında atıkları azaltmak için önemli taahhütlerde bulunmaktadır. “Net sıfır atık” hedefi de bunlardan biridir. Net sıfır atık kavramı ile ilgili akademik literatürde ve piyasada farklı tanımlar yapılmakta, konu bazen yanlış anlaşılabilmektedir. Net sıfır atık, kuruluşların hiçbir şekilde atık üretmemesi değil; her türlü mal- zemenin sorumlu üretim ve tüketim ilkesiyle piyasaya sunulması, ömrünü tamamladıktan sonra yeniden kulla- nılması veya geri dönüştürülmesidir. Yani yaşam döngüsü değerlendirmesi yaklaşımıyla her birim atığın insan sağlığı ve çevre üzerinde olumsuz bir etki oluşturmadan; suya, toprağa veya havaya deşarj edilmeden tıpkı bir hammadde gibi yeniden kullanıl- masıdır. Bu tanıma göre kuruluşların net sıfır atık hedefi anlaşılabilir ve erişilebilir olsa da pratikte durumun biraz farklı olduğunu belirtmekte fayda var. Atık yönetimi, çevresel sürdürüle- bilirliğin bir parçasıdır ve çevre, sür- dürülebilirliğin sadece bir boyutudur. Şirketler kurumsal sürdürülebilirliği bir bütün olarak ele almalı; hedefler belirlerken ve politikalar oluşturur- ken sosyal ve ekonomik konuları da hesaba katmalıdır. Örneğin, bir birim atık plastiği geri dönüştürmek, onu kontrollü bir şekilde bertaraf etmekten veya yenisi almaktan daha maliyetli ise kuruluşlar bu kararı verirken iki kere düşünmek zorunda kalmaktadır. Ya da atıkları geri kazan- mak üzere bir geri dönüşüm tesisine taşırken ulaşım kaynaklı emisyonlar hesaba katılmıyorsa günün sonunda geri dönüştürme işleminin yarattığı pozitif etki yok olabilir; zira sera gazı emisyonlarından ötürü çevre üzerinde daha büyük tahribatlar oluşturula- bilir. Bu bağlamda şirketler sıfır atık politikası kapsamında atıkları geri dönüştürmek kadar süreç verimlili- ğini artırarak atık oluşumunu düşür- meyi, kaynak tüketimini azaltmayı, ürünlerini insan sağlığına uygun ve çevre dostu malzemelerle imal etmeyi de düşünmelidir. Net sıfır atık kavramı sadece atıkları geri dönüştürmek olarak değerlendirilmemelidir. Zira, atıkları toplamak, sınıflandırmak, taşımak ve işlemek de başlı başına bir süreçtir ve bu süreçte de su ve enerji gibi kaynaklar tüketilmekte ve çevresel

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=