Enerji ve Çevre Dünyası 180. Sayı | Doğalgaz Dergisi 237. Sayı(Mart 2023)

56 DOĞALGAZ VE ENERJİ • Mart / 2023 güce ulaşarak sistemin dengesini ve güvenliğini sağlayacak. Yeşil hidrojen üretimi için 2030 yılından itibaren elektrolizörlerin kurulması gerekecek ve 2035 yılında toplam elektrolizör kapasitesi 5,5 GW’a erişecek. E-ya- kıtlara yönelik artan talebi karşılamak için, elektrolizör kapasitesi 2053 yılına kadar hızla artarak toplam 70 GW seviyesine çıkıyor. Yenilenebilirin Elektrik Üretimindeki Payı Yüzde 90’a Çıkacak Çalışmada, e-yakıtlar (sentetik metan, biyogaz ve yeşil hidrojen) doğal gaz boru hattında kademeli olarak kullanılacak ve 2053 yılında tamamen doğal gazın yerini alacak. Yenilenebilir enerjiden elektrik üre- timinin hem maliyet açısından artan elektrik talebinin karşılanmasında en rekabetçi seçenek hem de karbon emisyonlarının azaltılmasının en etkin yolu olduğuna işaret ediliyor. Elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payı sürekli artarak 2053’te yüzde 90’a ulaşacak. Yenilenebi- lir enerji kaynaklarından elektrik üretiminde büyük artış olmasına karşın, esneklik seçeneklerinin enteg- rasyonuyla birlikte elektrik sisteminin sağlıklı ve güvenli bir şekilde çalışması sağlanacak. Ulaştırma ve Sanayi için Yeşil Hidrojen Bugün büyük ölçüde fosil yakıt- lara bağımlı olan ulaştırma ve sanayi gibi sektörler yeşil hidrojen ve diğer e-yakıtları kullanmaya başlayacak. Sanayide 2035’te e-yakıtlara geçiş başlayacak ve 2053’e kadar devam edecek. Ulaşımda ise 2040 yılında, binek araç stokunun yüzde 71’inin, otobüs ve kamyonların ise yüzde 41’inin bataryalı ya da Plug-in hibrit elektrikli araçlardan meydana geleceği öngörülüyor. Elektrifikasyonun RAPOR mümkün olmadığı belirli ulaşım modları için, özellikle uzun mesafede, e-yakıt kullanımı devreye girecek. Yeşil hidrojenin 2053 yılında toplu karayolu taşımacılığında yüzde 10, hafif hizmet araçlarında yüzde 17, ağır hizmet araçlarında ise yüzde 30 oranında kullanılması bekleniyor. Sentetik kerosen ve amonyak gibi elektroliz bazlı e-sıvı yakıtlar ise havacılık ve deniz taşımacılığında kullanılacak. Net Sıfırda Anahtar Enerji Verimliliği Net Sıfır 2053 senaryosuna göre, tüm ekonominin karbonsuzlaşma- sında en önemli itici güçlerden biri enerji verimliliği. Sanayide enerji verimliliği, proses genelinde enerji verimli atık ısı geri kazanımına yönelik iyileştirmelerle elde edilecek. Konut sektöründe enerji verimliliği, ısıtma ve soğutma kaynaklı enerji talebini büyük ölçüde azaltan bina yenilemeleri yoluyla ve elektrifi- kasyonla sağlanacak. Ayrıca, yeni elektrikli ev aletleri ve soğutma sistemlerinin en yüksek enerji verim- liliği sınıfından olması öngörülüyor. Ulaşımda ise elektrikli araçların payının artması, bu sektörde enerji verimliliğini en yüksek oranda artıran etken olacak. Gecikme Karbon Emisyonunu ve İthalat Maliyetlerini Artırır Raporda net sıfır hedefine yönelik eylemlerin gecikmesi durumunda neler olabileceği ‘duyarlılık analizi’ ile ortaya konuldu. Buna göre, enerji sisteminin karbonsuzlaşması için hızlı adımlar atılmazsa, Türkiye’nin 2053 yılına kadar net sıfır emisyon hede- fine ulaşması zorlaşacak. Gecikme, çok daha yüksek uygulama risklerini beraberinde getirecek. Kömür ve linyit santrallerinin 2035’ten sonra sistemde tutulmasının hem kümülatif sera gazı emisyonlarını artırdığı hem de fosil yakıtların varlığının sürmesi- nin yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişi zorlaştıracağı öngörülüyor. Analizde, enerji dönüşümü ve iklim eylemlerinin gecikmesi halinde, elektrik sektöründeki kümülatif emisyonların yüzde 46, 2031 ile 2055 yılları arasındaki kümülatif enerji ithalat maliyetlerinin yaklaşık yüzde 20 daha fazla olacağı belirtiliyor. Diğer taraftan, duyarlılık analizinde enerji dönüşümündeki gecikmeden dolayı 2040 ve 2050 arasındaki dönemde başta güneş ve rüzgâr olmak üzere 200 GW’ın üzerinde yeni kapa- site kurulumunun tamamlanabilme- sinin, finansman, iş gücü ve ekipman tedariki açısından neredeyse imkansız olacağı belirtiliyor. Raporun tanıtımının ardından, ‘Türkiye’nin Net Sıfır Emisyon Gele- ceği: Fırsatlar ve Zorluklar’ konulu panel düzenlendi. SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Direktörü Alkım Bağ Güllü moderasyonundaki panele, Bağımsız Yön. Kur. Üyesi ve Yön. Kur. Danışmanı Canan Özsoy, Delo- itte Danışmanlık Şirket Ortağı Elif Düşmez Tek, Borusan EnBW Enerji Yön. Kur. Danışmanı ve TÜSİAD Enerji Grubu Başkanı Mehmet Acarla ve Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası Gen. Md. Yrd. Seçil Yıldız katıldı. n

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=