Enerji ve Çevre Dünyası 187. Sayı | Doğalgaz Dergisi 244. Sayı(Ocak 2024)

42 DOĞALGAZ VE ENERJİ • Ocak / 2024 3.1. Elektrik Üretimi Türkiye’nin brüt elektrik üretimi 2021 yılında bir önceki yıla göre %8 oranında arttı. TEİAŞ’ın verilerine göre geçen yıl üretilen 331 milyar kilovatsaati bulan elekt- riğin %32,71’lik kısmı doğalgaz çevrim santrallarından, yüzde 31,43’ü ise kömürlü termik santrallardan sağlandı. Böylece elektrik üretiminde fosil yakıtla (petrol, kömür ve doğalgaz) çalışan santralların payı %64’ün üzerine çıktı. 2020 yılında bu oran %58’di. Türkiye’nin neredeyse tüm bölgelerini etkisi altına alan kuraklık en çok hidroelektrik santralları etkiledi. 2020’de Türkiye’nin ürettiği elektriğin %25’ini karşılayan hidroelektrik santrallar bu yıl üretimin %17’sine yakınını karşılayabildi. Kömüre dayanıklı elektrik üretimde ise ithal kömürle çalışan santralların payı düşerken, yerli linyit kömürüyle çalışan santralların üretimi arttı. Buna rağmen kömürlü termik santralların elektrik üretimindeki payı 3 puan gerileyerek %31,4’e geldi. Güneş, rüzgar ve jeotermal enerji kaynaklı elektrik üre- timi ise bir yıl öncesine göre yaklaşık 10 milyar kilovatsaat artarak toplam üretimde %16,6’lık paya ulaştı. Hidroelektrik dahil yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik üretimindeki payı ise 2020’deki %40 seviyesinden %33’e geriledi. 2021 yılı verilerini değerlendiren Ekosfer Derneği Yöne- tim Kurulu Üyesi Özgür Gürbüz, Türkiye’nin güneş ve rüzgardan ürettiği elektrik miktarının artmasının olumlu olduğunu ancak “net sıfır emisyon” gibi iddialı hedeflere ulaşmak için başta kömür olmak üzere fosil yakıtların elektrik üretiminden büyük ölçüde çıkarılması gerektiğini söyledi. Gürbüz, “İthal kömürdeki gerilemede artan kömür fiyatla- rının etkisi olduğu tahmin ediliyor. Doğalgazdaki artış ise endişe verici. Türkiye’nin rüzgar ve güneş potansiyeli çok yüksek ancak yenilenebilir enerji kaynakları birbirlerini des- tekleyecek şekilde sisteme entegre edilmeli. %100 yenilene- bilir enerjiyle ihtiyacın karşılanması için günlük politikalara değil uzun vadeli plan ve hedeflere ihtiyacımız var” dedi. 4. ENERJI KAYNAKLARI VE DIŞ ALIM ORANLARI VERILERININ ANALIZ YÖNTEMLERI 4.1 Regresyon analizi Regresyon analizi, iki veya daha fazla değişken arasındaki ilişkiyi anlamak ve bu ilişkiyi kullanarak bir değişkenin değerini tahmin etmek için kullanılan bir istatistiksel analiz yöntemidir. Temelde, bir veya daha fazla bağımsız değişkenin, bir bağımlı değişken üzerindeki etkisini anlamaya çalışır. Regresyon analizi genellikle şu iki türde yapılır: 1-Basit Regresyon Analizi: Bir bağımsız değişken ve bir bağımlı değişken arasındaki ilişkiyi inceleyen temel regresyon türüdür. Örneğin, sıcaklık ve buz satışları arasındaki ilişkiyi anlamak için basit regresyon analizi kullanılabilir. 2-Çoklu Regresyon Analizi: Birden fazla bağımsız değişkenin bir bağımlı değişken üzerindeki etkilerini inceleyen regresyon türüdür. Bu analiz, bir olayı veya durumu açıklamak için birden fazla faktörün etkisini değerlendirmek için kullanılır. Örneğin, bir ülkenin ekonomik büyümesini açıklamak için birden fazla faktörü (nüfus, ticaret hacmi, eğitim seviyesi, vb.) içeren çoklu reg- resyon analizi yapılabilir. Regresyon analizi genellikle bir doğru veya eğri (regresyon doğrusu) oluşturarak bağımsız değişkenlerin bağımlı değişken üzerindeki etkisini ölçer. Bu doğru, bağımlı değişkenin tahmin edilen değerini ifade eder. Regresyon analizi, tahmin yapma, korelasyonları anlama ve nedensel ilişkileri değerlendirme gibi birçok uygulamada kullanılabilir. Yapılan analize göre elde edilen regresyon denklemleri, gelecekteki olayların tahmininde veya planla- mada kullanılabilir. 4.2 Dış Alım Oranını Etkileyen Faktörler Bağımsız değişkenler arasında kömür oranı, linyit oranı, sıvı yakıtlar oranı, doğalgaz ve LNG oranı, yenilenebilir atık oranı, termik santral oranı, hidrolik oranı, jeotermal, rüzgar ve güneş oranı gibi değişkenler yer almaktadır. Bu değişkenler dış alım oranının tahminini analiz etmek için kullanılan göstergelerdir. 5. UYGULAMA Bu çalışmanın amacı, gelecek dış alım oranını çoklu regresyon yöntemiyle istatistiksel olarak tahmin etmektir. Araştırma kapsamında, 01.2021- 12.2022 arasında kömür oranı, linyit oranı, sıvı yakıt oranı, doğalgaz ve LNG oranı, yenilenebilir atık oranı, termik santral oranı, hidrolik oranı, jeotermal, rüzgar ve güneş oranlarının dış alım oranı üze- rindeki etkisi belirlenmeye çalışılacaktır. Ayrıca, 2024 yılı aylarının dış alım oranlarının tahmini yapılacaktır. Bu ana- lizde, 1 adet bağımlı değişken ve 8 adet bağımsız değişken kullanılarak regresyon analizi gerçekleştirilecektir. Analizin temel amacı, regresyon katsayılarını belirlemektir. Bu hedef doğrultusunda, SPSS programı kullanılarak çoklu regresyon analizi yöntemi uygulanmıştır. Şekil 1.1'de, regresyon analizi yapılacak veri ekranının görüntüsü sunulmuştur. Şekil 1.1 SPSS’de bulunan data view kısmının görün- tüsüdür. Değişkenleri tanımlarken varible view kısmından değişkenlere ilişkin bilgiler atanmıştır. Daha sonra data view kısmında dönemlerin veri girişleri yapılarak elde edilmiştir. MAKALE

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=