BP Türkiye Başkanı Talıir Uysal Söz konusu sismik araştı rmaların, öncelikle Sinop'un doğusunda deniz dibinde petrol olabileceği ihtimalini gündeme getirdiğini söyleyen Uysal, "bu çalışmaya paralel olarak Enerji Bakanlığı ve TPAO, uzaydan çekilen bölge fotoğraflarını incelemek suretiyle ek çalışmalar sürdürmüştür ve petrol rezervlerinin tespitine yönelik bu yolda elde edilen bulgular da paralellik arz etmektedir. BP ile TPAO arasında, araştırmalarda ikinci aşamaya ve daha detaylı çalışmalara geçilmesi kararı alınmıştır. Bu somut olarak petrol kuyusu açılacak alanların belirlenmesine yönelik 3 boyutlu programın başlatılması anlamına gelmektedir. Söz konusu 3 boyutlu sismik araştırma çalışması , daha detaylı ve daha çok veri toplanmasına imkan sağlayacaktır. Temmuz ayından itibaren 1100 km.lik bir uzunlukta sismik veri toplanacak ve işlenecektir. Bu amaçla, dünyanın en büyük sismik araştırma gemilerinden biri olan Ramform Challenger gemisi, ülkemize gelerek 6 hafta boyunca Karadeniz'de 3 boyutlu arama çalışmalarını sürdürecektir. Elde edilen veriler analiz edilecek ve bu yılın sonuna doğru analizler sonuçlanacaktır" dedi. 3 boyutlu programın sonuçlarının olumlu olması halinde, gelecek yıl bir sondaj faaliyetinin devreye alınacağının haberini, şimdiden müjdeleyebileceklerini belirten Tahir Uysal , bu anlamda dünyanın en büyük sismik araştırma gemisinin gelmesinin petrole kavuşma ümidi açısından da önem arz ettiğini kaydetti. BP, Karadeniz'deki petrol arama çalışmalarına bugüne kadar 22.5 milyon dolar harcadı. Üç boyutlu sismik arama çalışmaları için de ek olarak 8 milyon dolarlık bir kaynak tahsis edildi. BP Exploration Başkan Yardımcısı Hugh McDowell, BP'nin Kafkasya ve Türkiye'deki faaliyetleri konusunda bilgi aktardığı konuşmasında, arama faaliyetlerinde amaçlarının bir sonraki sahayı bulmak olduğunu belirtti ve Karadeniz'de potansiyel olup olmadığını araştıracaklarını ve petrolün bulunması halinde bunu Türkiye hattına vereceklerini kaydetti. "Muhtemel rezervler şu anda spekülatif düzeyde. Karadeniz'de birkaç milyar varillik, günde 150 bin varillik potansiyel olduğunu düşünüyoruz" diyen McDowell , sondaj çalışmalarının 2004 yılının ilk çeyreğinde gerçekleşeceğini ve ilk petrolün çıkarılması için 2005 yılına kadar beklemek gerektiğini belirtti. TPAO Genel Müdürü Osman Saim Dinç de, BP ile Karadeniz'de ortak petrol arama çalışmalarının 1991 yılında başladığını ve Karadeniz'de 18 bin kilometrekarelik bir alanın, 2 boyutlu sismik çalışmalar ile tarandığını , özellikle Doğu Karadeniz tarafında, GÜNCEL/ AGENDA petrol oluşumuyla ilgili önemli göstergeler gözlendiğini ve 2001 yılında yapılan yeni anlaşma ile çalışmaların Doğu Karadeniz'e kaydırıldığını açıkladı. "Doğu Karadeniz'deki petrol keşfi BP için önemli, ama bizim için çok daha önemli, bu nedenle her adımı, hiçbir kayma olmaksızın dikkatli bir şekilde takip ediyoruz. Ümit ediyoruz ki , programda şaşma olmadan en kısa sürede çalışmalar sonuçlandırılacak" diyen Dinç, BP ile TPAO'nun diğer ortak çalışmaları olduğunu hatırlattı ve BTC projesinde TPAO'nun payına karşılık gelen kısmın, şu an Türkiye'de iç kaynaklardan üretilen petrolle aynı oranda olduğunu, 2008 yılında ise, Türkiye üretiminin iki misli bir orana ulaşacağını söyledi. Dinç, yurt içinde de Trakya bölgesinde doğal gaz ve Güneydoğu Anadolu'da petrol arama, sondaj ve üretim çalışmalarının arttırıldığını kaydetti. Projenin direktörü olan Ashley Price, yaptığı sunumda, BP'nin tüm dünyada edindiği deneyimi, bu projeyle Türkiye'ye aktardığını belirtti ve Ramform Challenger gemisinin Türkiye'ye gelmesinin, önemli veriler sağlayacağını , bu şekilde kuyuların nerelere açılabileceğini kararlaştıracaklarını söyledi. Price'ın verdiği bilgilere göre; projenin başlangıcından itibaren 2 boyutlu sismik arama çalışmaları sırasında 18 bin kilometre-karelik bir alan araştırılmış bulunuyor. Eylül ayında ilk verilerin alınacağı 3 boyutlu sismik araştırmaların analiz raporlarına göre sondaj çalışmalarına başlanacak. 3 boyutlu sismik araştırma sonucunda petrolü tutan kaya oluşumları görülebilecek. Araştırmalar sırasında 1500 metre su altına inilecek. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Dr. M. Hilmi Güler, çalışmalarla ilgili görüşlerini paylaşmak üzere kürsüye geldi ve Türkiye için önemli bir gün yaşandığını belirtti. Ramform Challerger gemisinin Türkiye'ye gelerek araştırma yapması, Silivri'deki doğal gaz yeraltı deposu yatay sondaj çalışmalarının başlaması ve Çayırdere-1 doğal gaz kuyusunun devreye girmesinin aynı gün yaşanan önemli gelişmeler olduğuna dikkati çeken Enerji Bakanı , bir yandan yerli kaynaklara önem verdiklerini, diğer yandan globalleşmenin önemine dikkat ederek, yabancı firmalarla işbirliğine gidildiğini ifade etti. "BP'nin geniş tecrübesiyle mükemmel bir çalışma yapılabileceğini ümit ediyorum" diyen Bakan Güler, bu çalışmalarla Türkiye'nin köprü konumuna geleceğini söyledi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Dr. M. Hilmi Gii/er ENERJi & KOJENERASYON OÜNYASI 35
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=