50 GÜNCEL/AGENDA getirmezsek, şimdiki kanunlarımızı değiştirmezsek, hidrojene geçiş 3 çeyrek yüzyıl daha sürecek, 2075'e doğru hidrojene geçiş tamamlanmış olacak. Bu da doğal gazın ve petrolün tükenmesine denk geliyor. Fakat, özendirici tedbirler alınırsa, daha kısa zamanda olabilir. İzlanda 2030 yılına kadar hidrojene geçecek. Onlar hidrojeni jeotermal enerjiden üretecekler. 1980'Ii yıllardan beri Birleşmiş Milletler'e hidrojen enerjisi konusunda danışmanlık yapıyorum. Bir raporumda, UNIDO'ya dünyanın hidrojene geçmesini planlamak, hidrojenle ilgili çalışmalarda bulunmak, pilot bölgeler oluşturmak üzere bir merkez kurulmasını önerdim. Kabul ettiler. Merkezin gelişmiş ülkelerle, kalkınmakta olan ülkeler arasında üç kılanın birleştiği (Avrupa, Asya, Afrika) noktada Türkiye'de kurulmasını önerdim. Bunu da kabul ettiler. Kendi yaptıkları araştırmalara göre bu merkezde dünyanın birçok ülkenin bilim adamları gelip çalışacak. Uçak ulaşımının kolay olduğu İstanbul'da kurulmasını önerdiler. UNIDO'dan bir yetkiliyle birlikte Ankara'ya gittik. UNIDO'yla bir ön anlaşma yapıldı. UNIDO yetkilileriyle beraber dünyanın birçok ülkesini dolaştık. Amerika, Japonya, Çin, Hindistan, Mısır, Kuveyt, Almanya, Fransa, İtalya, Avusturya, bu merkezin Türkiye'de kurulmasını onaylamaları için yardımlarını istedik ve onaylarını aldık. Hepsi yardım vaad etti. Örneğin Japonya, merkezin bilgisayar sistemini yapacak. Bazı ülkeler yıllık bütçesi 150 milyon dolar olacak ve bu dışarıdan gelecek. Bundan önceki hükümet ve Milli Güvenlik Kurulu onayladı, tam imzalanacakken Şubat 2001 krizi meydana geldi. İmzalama işi durdu. Umarım yeni hükümet, bunu tekrar gündeme getirir ve anlaşmaları imzalarsa, Türkiye, dünyanın hidrojene geçmesine önderlik edecek bir merkezin İstanbul'da kurulmasını sağlayacak. Bu merkezin çalışma konuları: Kalkınmakta olan ve endüstriyel ülkeler arasında bağlantı kurulacak, teknoloji transferi çalışmaları yapılacak, ar-ge bilgi bankası kurulacak, kalkınmakta olan ülkelerde hidrojen enerjisiyle ilgili birçok buluşlar yapılıyor, fakat bunların uygulama geliştirme imkanları bulunamıyor, bunlar geliştirilecek. Pazarlama sağlanacak. Pilot bölgeler kurulacak, dünyanın hidrojene geçmesine yardım edilecek. Eğitim kursları, konferanslar, yayınlar yapacak. UNIDO Milletlerarası Hidrojen Enerjisi Teknolojisi Merkezi kurulmalı. Başka ülkeler bekliyor. Türkiye vazgeçerse bu projeyi yapmak isteyen ülkeler çok. Türkiye, hidrojen enerjisiyle ilgili olarak, ne yapabilir? Öneriler ne yapabilir? Kömür çıkan yerlerde, hidrojen üretim tesisleri kurulmalı. Gayet ucuza hidrojen üretip, boru hatlarıyla hidrojeni kullanım merkezine göndeririz. İstenirse, elektrik üretilebilir, kömürden üretilen elektrikten daha fazla randıman alınabiliyor. Yüzde 60 randımanlı linyit madeni yanında hidrojen üretebiliriz. Hidrojen kullanılırsa hem yüksek randımanlı, hem çevreye zarar vermeyecek, hem nakliyeden tasarruf edecek şekilde elektrik üretilebilir. Doğal gaz boru ratları hidrojen taşıyacak nitelikte yapılmalı. Temiz enerji yatırımları özendirilmeli. Doğal gazdan gaz türbinli santral kurmamalıyız. Yakıt pilleri alıp, yüzde 70 randımanla elektrik üretebiliriz. Dolayısıyla doğal gaz ithalatımız yarıya düşer. Gerekli ar-ge çalışmalarına başlanmalı. Karadeniz'in alt sularında hidrojen madeni yatıyor. 60 metreden aşağıdaki sularda bol miktarda hidrojensülfit var. Hidrojensülfitten ucuz hidrojen elde etmek mümkün. Sudan elde edilen hidrojenden yüzde 70 daha ucuza hidrojen üretilebilir. Birçok yöntemler var, elektroliz, kendi bilim adamlarını gönderecek. 4 yıl önce Viyana'da bir toplantı yapıldı. Bu toplantıda merkezin İstanbul'da kurulması oylamaya sunuldu ve oybirliği ile kabul edildi. UNIDO ile ülkemiz arasında iki çalışma tasarısı hazırlandı. Birisi idari, diğeri mali anlaşma. Mali anlaşmaya göre Türkiye, 5 yıl içinde merkezin arsası, binası, laboratuvarları için 40 milyon dolar harcayacak. Bizim yaptığımız hesaplara göre merkez tam çalışmaya başlayınca, 5 inci yıldan itibaren, Bizim yaptığımız model çalışmalara göre, eğer özendirici tedbirler getirmezsek, şimdiki kanunlarımızı değiştirmezsek, hidrojene geçiş 3 çeyrek yüzyıl daha sürecek, 2075'e doğru hidrojene geçiş tamamlanmış olacak. elektrokimyasal yöntemler var. Bu hidrojensülfiti bol olan suları doğrudan doğruya yakıt pillerinde kullanıp elektrik üretimi de mümkün. Bu tür çalışmalar var. Türkiye'de ve Karadeniz'e sahili olan ülkelere özgü bir durum. Rusya'da, Gürcistan'da, Bulgaristan'da, Türkiye'de de Karadeniz Teknik Üniversitesi'nde çalışmalar var. Fakat bu çalışmalar desteklenmeli, ENERJİ & KOJENERASYON DÜNYASI Bu da doğal gazın ve petrolün tükenmesine denk geliyor. Fakat, özendirici tedbirler alınırsa, daha kısa zamanda olabilir süratlendirilmeli. Karadeniz'in sularından da çok ucuza hidrojen üretilebilir.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=