18 GÜNCEL/AGENDA finansmanından kaynaklanan giderlerinin elektrik fiyatları üzerinde bir artış oluşturmaması hedeflenmektedir. " TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu da konuşması na "Türkiye'nin enerji politikası, amaçlanan ekonomik büyümeyi gerçekleştirecek, sosyal kalkınma hamlelerini destekleyecek ve yönlendirecek şekilde planlamalıdır" sözleriyle başladı . Türkiye'de uzun yıllardı r enerji sektörünün sağlı kl ı bir şekilde yapı landı rı lması nı n sağlanamadı ğı nı ve yatı rı mları n istikrarlı bir şekilde gerçekleştirilemediğini belirten Hisarcı kl ıoğlu, Türkiye'de enerji talebi nin isabetli olarak öngörülemediğini ve üretim planlaması yapı lamadı ğını , bu nedenle de diğer gelişmiş ülkelerden daha yüksek fiyatlarla enerji tüketilmek durumunda kal ı ndığını söyledi. Üretim sistemindeki yetersizliklerin yanı nda dağıtı m sistemlerinde de önemli sorunlar bulunduğunu hatı rlatan Hisarcıkl ıoğlu, bu sorunları n dağıtı m ile ilgili özelleştirme çalı şmalarını olumsuz etkilediğini belirtti. Sanayicilerin elektrik enerjisini yüksek fiyattan satı n alması konusunda TOBB Başkanı 'nı n söyledikleri şöyleydi: "Ülkemiz sanayicisi dünya ülkeleri ile girdiği rekabette, öncelikle girdi maliyetlerinin yüksekliğinden şikayetçidir. Özellikle sanayinin önemli bir girdisi olan elektrik ve doğal gaz fiyatları, rekabet etmek zorunda olduğumuz firmaların ödediği fiyatlardan yüksektir. Bu uluslararası pazarlarda firmalarımızın ve do/ayısıyla ülkemizin alabileceği siparişlerin kaybedilmesine neden olmaktadır. Sanayide uygulanan doğal gaz fiyatları Türkiye 'de 172. 3 dolar, OECD ülkeleri ortalama 134. 8 dolardır. Elektrik fiyatları ise Türkiye'de 12 cent civarında, OECD ortalaması 6.3 centtir. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği olarak; kaliteli, sürekli, güvenilir ve ucuz enerji istiyoruz. Rakiplerimiz olan firmaların bulundukları ülkeler tarafından sanayicilerine sağlanan olanakların ülkemiz sanayicilerine de sağlanmasını istiyoruz. Sanayicilerimizin sahip olduğu serbest tüketici haklarını kullanabilmelerini sağlamak için elektrik piyasası kamu kuruluşlarının tekelinden çıkarılmalıdır. Aynı şekilde doğal gaz piyasasının devlet tekelinden kurtarılarak dünya standartlarında hizmet vermesi sağlanmalıdır. Özel sektör finansman kaynaklarının ve dinamizminin bu sektörde yer almasını sağlanması gerekmektedir. Bu amaçla, özelleştirmeler ve BOTAŞ'ın alım anlaşmalarının özel sektöre devirleri hızla gerçekleştirilerek tedarikçi sayısı arttırılmalıdır. " AB'nin yeni direktifine göre 2004'ten itibarin konut dışı tüm tüketicilerin serbest tüketici statüsüne hak kazanacağı nı hatı rlatan Hisarcıkl ı oğlu, aynı koşulları n Türkiye'de de uygulanmasını istedi. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun enerjiyle ilgili talepleri ise şöyleydi: "Ülkemizde enerji fiyatlarının üretim maliyetlerine ve firmalarımızın rekabet gücüne yaptığı olumsuz etki azaltılmalıdır. Bu nedenle enerji yatırımları sağlıklı bir şekilde planlamalı, yapılandırılmalı ve yatırımlar istikrarlı bir şekilde sürdürülmelidir. Elektrik ve doğal gaz dağıtımının özelleştirilmesi zaman geçirilmeden sağlanmalıdır. Türkiye, AB ülkeleri ve diğer gelişmiş ülkelere göre önemli miktarda elektrik enerjisi kayıp ve kaçakları ile karşı karşıyadır. Bunun önlenmesi gereklidir. Elektrikte kayıp ve kaçaklar ancak özelleştirme ile ENERJİ & KOJENERASYON OÜNYASI önlenebilecektir. Bu faaliyetlerin kamu dağıtım şirketleri vasıtasıyla yürütülmesi halinde, kayıp ve kaçaklardan ortaya çıkacak mali yük bütçeden karşılanacak, bu da kamu açıklarını artıracaktır. Türkiye'de enerji üretiminde yerli ve yenilenebilir kaynakların kullanılmasına imkan verecek düzenlemeler ilgili tarafların da görüşleri alınarak yapılmalı, enerji verimliliğini arttıracak önlemler alınmalıdır. Tüm enerji kaynaklarında mümkün olduğu oranlarda talebin bölgesel üretim imkanları ile karşılanması için gerekli önlemler alınmalı, teşvik sistemleri geliştirilmelidir. Enerji verimliliği, enerji tasarrufu, enerji arz yönetimi ve arz güvenliği ile ilgili önlemler alınmalıdır. " Konuşması na: "Son yıllarda yaşanan gelişmeler sonucunda elektrik enerjisi, alınıp satılabilen ticari bir mal olarak görülürken, serbestleştirilen piyasa faaliyetleri, imtiyaz kapsamından çıkmış, kamu ağırlığı piyasalardan çekilerek düzenleyici ve denetleyici bir rol üstlenmiştir" diyerek başlayan TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Dr. Soner Aksoy, Türkiye'deki serbest piyasa geçiş çal ı şmaları nda düzenleyici kurulun gerek elektrik, gerek doğal gaz piyasalarında lisans vermeye başladığını ve piyasaları n rekabet kuralları na göre işlemesine yönelik önemli bir engel bulunmadığını kaydetti. Tüm konuşmacılar gibi Soner Aksoy da, özelleştirme gerçekleşmeden serbest piyasadan söz edilemeyeceği ne değinde ve "Biz TBMM Komisyonu olarak, enerji sektöründe başarılı bir özelleştirmeye imkan tanıyacak her desteği vermeye hazırız. Bu kapsamda özelleştirme kanununda yapılması gereken değişiklikler varsa, bunları da ivedilikle gündemimize almaya kararlıyız" dedi. Dağıtı mda gerçek maliyetlerin belirlenmemesi durumunda, özelleştirme içi n teklif vermenin olanaksız hale geleceğine dikkat çeken Dr. Aksoy, sağl ı klı bir özelleştirme ve elektrik piyasası ndaki reformun devaml ı lığı ve başarı sı içi n fiyat maliyetlerine dayal ı tarifelerin uygulanması konusunda cesur adı mlar atı lmanı n zorunlu olduğunu vurguladı. Aksoy konuşması nı şöyle sürdürdü: "Hali hazırda uygulanmakta olan tarifelerde, ulusal tarife anlayışından yola çıkılarak ülkenin her bölgesinde aynı abone grubuna dahil tüketicilere, bulundukları coğrafyadaki kayıp-kaçaklar ve sisteme getirdikleri maliyet dikkate alınmaksızın eşit fiyat uygulanmaktadır. Çapraz sübvansiyon sayesinde ayakta duran bu tarife sisteminde tüketiciler gerçek maliyetlerini bilmemekte, işletmelerin verimsizliği kamuoyuna yansıtılmamakta, sanayi grubu aboneleri, mesken grubu abonelerini bazı bölgelerde diğer bölgeleri istekleri dışında desteklemektedir. Maliyetleri yansıtan bazda fiyatlandırma uygulaması, tüketicileri mağdur edecek bir uygulama değildir. Bu
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=