Enerji ve Çevre Dünyası 21. Sayı (Ekim 2003) / Energy & Cogeneration World - Enerji & Kojenerasyon Dünyası

54 GÜNCEL/AGENDA Hükümetin enerji sektörünün özelleştirilmesine önem verdiğini ve Özelleştirme İdaresi'nin bir program oluşturduğunu söyleyen Kılıç "enerji sektörünün özelleştirilmesi, özel sektör için yeni alanlar oluşturacak. Türkiye'nin geçmişte yaptığı yanlışları tekrarlamaması gerekiyor" dedi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu İkinci Başkanı Ali Türkoğlu, yapmış olduğu sunumda, dünya ülkelerinin çoğunda olduğu gibi Türkiye'de de enerji sektörünün kapsamlı bir yeniden yapılanma süreci yaşadığını söyledi. "Her ne kadar, 1980'/i yılların başından itibaren özel sektör katılım modelleri geliştirilmeye çalışılmışsa da, bu uygulamaların hukuki zeminini enerjinin kamusal ·bi� hizmet olması mantığı oluşturduğundan, öngörülen amaçlar gerçekleştirilememiştir" diyen Türkoğlu, yürütülen bu çalışmalar sonucunda enerji sektörüne ilişkin yeni bir yasal çerçeve oluşturulduğunu ifade etti ve bu kanunların temel prensiplerini; özel sektör katılımın sağlanması ve rekabetin tesis edilmesi; şeffaf, adil ve taraflar arasında fark gözetmeyen bir piyasa oluşturulması; tüm piyasa katılımcılarının etkin olarak piyasa gelişiminde söz sahibi olabilmeleri ve arz güvenliğinin sağlanması olarak özetledi. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nun, kurulduğu günden bu güne faaliyetleri hakkında bilgi veren Türkoğlu, 3 Mart 2003 tarihinde başlayan Serbest Tüketici Günü'nün bir sonraki adımının "Dengeleme ve Uzlaştırma Günü" olacağını söyledi. Dengeleme ve uzlaştırma mekanizmasının şu anda sanal olarak deneme ve eğitim amaçlı çalıştırılmakta olup, bu yılın sonunda uygulamaya geçileceğini belirten Türkoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: "Son aşama ise, özelleştirme sürecinde kaydedilen ilerlemeye paralel olarak dengeleme ve uzlaştırma mekanizmasının işlevsel/iğini tamamen kazanacağı 'Piyasa Günü'dür. Diğer bir deyişle, Piyasa Günü, yeni piyasa modelinin tam anlamıyla uygulamaya konulduğu gün anlamına gelmektedir. Önümüzdeki dönemde özelleştirmenin hayata geçirilmesi paralelinde piyasadaki kamu ağırlığı azalırken özel sektörün payı büyüyecektir. Bu kapsamda, dağıtım ve üretim varlıklarının özelleştirilmesi için Özelleştirme İdaresi Başkanlığındaki ENERJi & KOJENERASYON DÜNYASI çalışmalara aktif desteğimiz sürmekte olup, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı ile Kurumumuz arasında kısa süre sonra imzalanması hedeflenen protokol çerçevesinde 'hedef ve strateji belirleme, önceliklendirme ve planlama' çalışması yürütülecek ve daha sonra bu çalışmanın neticeleri doğrultusunda satışa yönelik hazırlıklara geçilecektir. Bu itibarla piyasa yapısının özel sektörümüz tarafından tüm unsurlarıyla anlaşılması, özümsenmesi ve benimsenmesi de ayrı bir önem taşımaktadır. Sürdürülen lisanslama çalışmalarının yanısıra Kurumumuzun düzenlemesine tabi teşekküllerin tarifelerinin onaylanması süreci de yürütülmektedir. Bu kapsamda, ülkemizde bir ilk olarak Türkiye. Elektrik İletim A.Ş.'nin, Türkiye Elektrik -: Dağıtım A. Ş . • ile Bağlı Oıtaklıklarının, Türkiye Elektrik Ticaret ve Taahhüt A.Ş'nin tarifeleri onaylanmıştır. Ayrıca, TETAŞ'ın poıtföyünde bulunan üretim kapasitesinin özel sektör toptan satış şirketlerine kiralanmak suretiyle serbest piyasada değerlendirilebilmesi için başlatılan ve sonuçlanma aşamasına gelmiş bulunan kapasite tahsis çalışmaları yanı sıra, mali uzlaştırma işlemlerinin gerçekleştirilmesine cevaz veren TETAŞ yük alma ve yük atma fiyatları da Kurumumuzdan tarafından onay/anmaktadır. TEİAŞ'ın iletim tarifesi onaylanırken, etkin ve verimli bir işletmecilik yapmasının teşvik edilmesi ve sistem kaynaklarının optimum kullanılması hedefleri doğrultusunda iletim tarifesi uygulaması 22 bölge bazında başlatılmış ve böylelikle gerek üretim santralı kuracak şirketlere gerekse sanayicilere yer seçimi yaparken fiyat sinyalleri verilmesi sağ/anmıştır. Elektrik Piyasası Kanununun temel felsefesi gerçek maliyetlerin yansıtıldığı şeffaf bir piyasanın kurulmasıdır. Bu temel felsefenin doğal bir uzantısı olan maliyetleri yansıtan bazda fiyatlandırma uygulaması ya da kamuoyunda bilinen adıyla bölgesel tarife uygulaması da, tüketicilerin haksızlığa uğramama/arını öngören tüketici/er lehine bir uygulamadır. Ancak, fiyat yükselmesine maruz kalabilecek tüketicilerin bir geçiş dönemi boyunca desteklenmesi için gerekli tedbirler alınmadan söz konusu uygulamaya geçilmesi de Kanun gereği olası görülmemektedir. Bununla beraber, serbest tüketici kavramının uygulanabilmesinin ve piyasanın özel sektör tarafından oluşturulmasının ve de özelleştirmede başarılı olunabilmesinin, sadece düzenleyici risklerin asgariye indirildiği bir oıtamın teşkiline yani gerçek maliyetlere dayalı bir fiyatlandırmanın yapılmasına bağlı olduğunu görmek ve kabul etmek zorundayız. " Konuşmasında petrol piyasasındaki düzenlemelere de değinen Türkoğlu, bu piyasa serbestleştirilemediği taktirde, enerji sektörünün elektrik ve doğal gaz alanlarında başlatılan atılımlardan arzu edilen sonuçların alınamayacağını bildirdi. Türkoğlu, petrol piyasasının serbestleştirilmesi için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=