GÜNCEL/AGENDA Küresel Boyutta Deniz Seviyesi Değişimleri .JPL 20 .._._---1--,-+--.... l-+-<-+-++-+-++->-+-+-t-t---•l-+--ı-+-I-+- I ·20 +----ı-l---<-1--.-+-----ıı---t-+-+-+--f--+-+-+-{->-.......+ 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 kullanımının 1998 yılına göre dünya ekonomisine verdiği zararın 4.3 Trilyon dolar olduğunu ve küresel ısınma, ozon tabakasının delinmesi, asit yağmurları, ekosistemdeki değişikl ikler ve kaynakların azalması gibi geri dönüşümü olmayan zararların da olduğunu ekledi. üç gün süren iklim Değişikliği konferansının ilk gününde açılış konuşmalarının ardından düzenlenen "İklim Değişikliği ve Küresel Çabalar" başlıklı, Çevre ve Orman Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Hasan z. Sarıkaya başkanlığında gerçekleşen birinci oturumda UNFCCC Sekreteryası Temsilcisi Mukul Sanwal "İklim Değişikliği ile ilgili Geçmişte, Bugünkü ve Gelecekteki Küresel Çabalar" konusunda görüşlerini sunarken en önemli konunun Türkiye'nin daha önce yapılmış çalışmaları gözönüne alarak bir an önce uygulamaya geçilmesi gerektiğini belirterek, Türkiye'nin kendi ulusal çıkarlarına ve yapısına uygun politikalar üzerinde durması gerektiğini söyledi. Sanwal, enerji veri mliliği konusunda çalışmaların Türkiye için önemli olduğunu ve şu anda %15'Iik bir orana sahip olan yenilenebilir enerji kaynakları kullanımının 2050 yıl ında %50'ye ulaşması gerektiğini açıkladı. Sanwal, konuyla ilgili yatırımların 2000 - 2030 yılları arasında 550 Milyar dolara ulaşacağını ekleyerek bu durumun özel sektörün gelişmesi için fırsatlar yarattığını söyledi. "İklim Değişikliği Etkinliklerinde Finansman Olanakları ve Uygulamaları" konusunda bildiri sunan UNDP/GEF İklim Değişikliği Orta ve Doğu Avrupa Bölgesel Koordinatörü Vladimir Litvak, GEF (Küresel Çevre Fonu), projelere teknik destek ve projelerin yönetilmesi konusunda çalışmaları yürüten UNDP (Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı) ve küresel, bölgesel ve s ı nı rötesi projelere konusunda stratejik destek sağlayan UNEP (Birleşmiş Millletler Çevre Programı) hakkında bilgi vererek, iklim değişikliği ile ilgili çalışmalarda uygulamaya konmuş projeler örneklerini açıkladı; GEF'in yatırım 40 ve yürütme mekanizmaları hakkında bilgi verdi. Avrupa Komisyonu Çevre Genel Direktörlüğü İklim, Ozon ve Çevre Birimi Yönetim Kurulu Başkanı Jürgen Salay "Avrupa Birliği İklim Değişikliği Programı" konusunda görüşlerini sundu. Salay, iklim değişikliğinin bütün yaşamı etkileyen sonuçları karşısında herkese önemli sorumluluklar yüklendiğini vurguladı. Çevre ve Orman Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Prof.Dr. Mustafa Öztürk başkanlığında düzenlenen ikinci oturumda WBGU (Alman Küresel Değişim Danışma Konseyi) Başkanı Prof:Dr. Hartmut Grassl "İklim Değişikliği Konusunda Küresel işbirliği" iklim değişikl iğinin ekosistem üzerinde yarattığı değişiklikler I ENERJi & KOJENERASYON O(fflAS, üzerinde durdu. Grassl, 2050 yılına kadar sera gazı emisyonlarının en azından %30 seviyesinde azalması gerektiğini bu şekilde dünya sıcaklığının 20C'yi aşmayacağını belirtti. Kurulacak ekonomik ve sosyal ortaklı kların , dinamik ve yenilenebilir enerji kaynaklarının teknolojik gelişimlerinin önemini vurguladı. Yenilenebilir enerji kullanı mının dünyada 2020'ye kadar %20, 2050'ye kadar %50 ve 2100 yıl ına kadar %85 düzeyine ulaşması gerektiğini ekledi. Türkiye için tarımsal alanların kullanımında ve orman laştırmada geç kalınmış olduğunu söyleyen Grassl, konuyla ilgili gecikmenin sürdürülebilir kalkınmanın zararına olacağını belirtti. JICA (Japon Uluslararası Ortaklık Ajansı) Türkiye Temsilcisi Ali Bekin, "JICA'nin İklim Değişikliği Politikası ve Bazı Projelerden Örnekler" başlıklı sunumunda, Türkiye'de 2001 yılında başlayan ve 2005 tarihinde sona erecek "Türkiye Enerji Tasarrufu Projesi" hakkında bilgiler verdi. Bekin, Japonya ile birlikte yürütülen proje kapsamında enerji verimliliği, ısı yalıtımı ve konutsal uygulamalarda enerji tasarrufunun sağlanması , daha az CO 2 salınımı sağlayan teknolojilerin geliştirilmesi, konuyla ilgili olarak kamunun bilinçlendirilmesi ve özel sektöre finansman kaynaklarının yaratılması hakkında adımlar atıldığını belirtti. KfW (Karbon Fonu) Türkiye Temsilcisi Burkhard Hinz "KfW Karbon Fonu" başlangıcı 1945 yılına dayanan Karbon Fonu yatırımları hakkında bilgiler verdi. Sera Gazları Emisyon Ticareti Yasasının uygulamaya konmasından sonra Karbon Piyasasının hareketlilik kazand ığ ı n ı ve bu konudaki çalışmaların hızlandığını söyleyen Hinz, Japonya, Hollanda, ABD ve Kanada'nın emisyon ticaretine i l işkin potansiyel al ıcılar olarak pazarı oluşturmaya başladıklarını belirtti. Çevre ve Orman Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müd~r Yardımcısı Sedat Kadıoğlu başkanlığında düzenlenen "iklim Değişikliğinde Uluslararası İşbirliği Örnekleri" başlıklı üçüncü oturumda ise Merkezi ve Doğu Avrupa için Bölgesel Çevre Merkezi (REC) temsilcisi Marta Szigetti Bonifert, "Yenilenebilir Enerji ve Enerji Verimliliği Ortaklığı (REEEP) ve Akdeniz Yenilenebilir Enerji Girişimi (MEDREP)"; Argonne Ulusal Laboratuvarı Proje Yöneticisi Guenter Conzelmann, "Türkiye'nin Sera Gazı Emisyonlarının Analizi"; EcoSecurities Temsilcisi David Antonioli "İklim Değişikliği Sürecinde İş Dünyası için Yeni Açılımlar" ve Elektrik İşleri Etüd İdaresi Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Çağlar "Enerji Verimliliği ve İklim Değişikliği" konularında bildirilerini sundular. Dünyada bu konuda yapılan çalışmalar üzerinde duruldu. Türkiye'de temiz kömür kullanımı , kojenerasyon gibi sera gazı azaltımını sağlayan teknolojilerin teşvik edilmesi ve yenilenebilir enerji kaynakları kullanımının yaygınlaştırılması gerektiği vurgulandı. Kamu ve özel sektör tarafından konuyla ilgili olarak geliştirilecek ve uygulamaya konulacak projelerin devlet destekli olması gerektiği; finansal , stratejik ve teknolojik desteğin Dünya Bankas ı , UNDP ve UDEP tarafından verilebileceği belirtildi. Mehmet Çağlar, daha önce yapılan çalışmalar çerçevesinde "Türkiye Enerji Verimliliği Yasası" ve "Yenilenebilir Enerji Kanunu" ile ilgili çalışmala rın tamamlandığını , söz konusu yasaların 2004 yılında yürürlüğe girmesinin planlandığını açıkladı.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=