Enerji ve Çevre Dünyası 30. Sayı (Kasım-Aralık 2004)

26 SÖYLEŞİ/ INTERVIEW Önümüzdeki dönemde arz güvenliğini sağlamak için hangi politikaları oluşturuyorsunuz? Kalkınmamız için enerjinin arz güvenliği ve kaynak çeşitliliği çok önemli. Bu bakımdan bununla ilgili Bakanlık olarak geçmiş dönemde yapılan hesapları ve rakamları tekrar gözden geçirdik. Buna göre de yeni bir arz-talep çalışması yaptık. Bunu da sadece Bakanlık olarak yapmadık. İlgili kurumların görüşleri alınarak oldu. Bunların içinde özel sektör de var. Sektörün tüm aktörlerinin katıldığı toplantılarda bu konu tartış ı ldı. Tabii burada bu rakamları gözden geçirdiğimiz zaman bizim eski yılda yapılan çalışmaların düzeltilmesi gerekliliğini görmüş olduk. Çünkü bizden önceki hükümetlerin, daha evvelden işte enerji krizine giriyoruz şeklinde ifade ettiğini biliyoruz. Burada 2006-2007 yılında yapılan hesaplar onu gösteriyordu. Halbuki bizim yaptığımız çalışmalara göre (buna kriz demiyoruz; felaket tellallığı şeklinde nitelendirmiyoruz, ancak bunu yeni yatırım ihtiyacının doğacağı yıl olarak ifade ediyoruz. Zaten bununla ilgili çalışmalarımız sürüyor), enerji ihtiyacı 2009- 2010 yılı olarak ortaya çıkıyor. Dolayısıyla bununla ilgili yatırımlarımız sürüyor. Yani biz kriz beklentisi içinde değiliz. Ancak yatırımların da düzenli bir şekilde yapılmasını arzu ediyoruz. Yaptığımız hesaplara göre de yenilenebilir enerji burada önemli bir yer tutuyor. Rüzgar, jeotermal, güneş, biomass ve küçük hidroelektrik santraller bunlarla ilgili yasa şuanda Meclis genel kurulunda. Komisyonlardaki görüşmeler tamamlandı. İkinci olarak da mevcut yatırımların rehabilitasyonu; bir de yeni yatırımlara ihtiyaç var. Tabii burada en önemli nokta Elektrik Enerji Strateji Belgesinde üretimin de özelleştirileceğini söylediğimiz için yeni yatırımların özel sektör tarafından yapılmasını arzu ediyoruz. Bunu da programımıza koyduk. Çünkü dağıtım ve üretim özelleşecek. Böyle olunca tabii ki üretimin de özel sektör tarafından yapılması çok doğal. Ancak Bakanlık olarak ana politikaları ve stratejiyi hazırlayacağ ız. Bununla ilgili arz-talep dengesi ile ilgili yaptığımız çalışmalar o görevimizin bir parçasıydı. Şimdi bu programı ortaya koyduk. Nereden hangi kaynaklardan ne üreti leceğini, Türkiye'nin kömür kaynakların ı , su kaynaklarını yeninde gözden geçiriyoruz. Bu arada büyük kampanyalar başlattık. Yani kömür arama faaliyetleri, mevcut rezervin dışında yeni kaynaklar, mevcut su kaynaklarımızın dışında yeni kaynakları arıyoruz. Jeotermal enerji kaynaklarımızı araştırıyoruz. Ayrıca da rüzgar haritaları, bölgeleri ve detayları ile noktasal olarak ve arazinin hangi kısımları kamuya ait, hangisi değildir onları da yatırımcıya hazırladık. Bundan sonraki artık özel sektörün veya yatırımcın ı n bu noktadaki tercihine kalmıştır. Biz çalışmalarım ızı çok süratli olarak sürdürüyoruz. Özel sektör bir süredir enerji yatırımları yapıyor. Sanayi kesiminin kendi enerjisini ürettiği modeller hız kazandı. Bakanlığınızın hazırlamış olduğu Enerji Verimliliği Yasa Tasarısı'nda Birleşik ısı ve Güç sistemleri olarak anılan Kojenerasyon uygulamaları için bir teşvik öngörüyor musunuz? Kendi enerjisini üretmek isteyen sanayicilere nasıl bir kolaylık getirilecek? Bakanlık olarak kendi enerjisini üretenlere özellikle verimli bir şeki lde bunu yapanlara çok sıcak bakıyoruz. Bununla ilgili olarak da gönülden teşvik ediyoruz. Parasal teşvik olayında tabii kararı tek biz vermiyoruz. Neticede Hazine, Maliye Bakanlığı, DPT başta olmak üzere diğer bakanlıkları da ilgilendiren bir konu. Bunların görüşlerinin de alınması lazım. Ancak enerji verimliliği konusu bizim çok önem verdiğimiz bir yasa tasarısı şeklinde çıkacak. Burada hem tasarrufa, hem de verimlil iğe önem veriyoruz. Dolayısıyla yeni malzemelerin gelişmesi, yeni üretim şekillerinin ortaya çıkması yanında, bahsettiğiniz konu da bizim olumlu baktığımız yatırım fonlarından bir tanesi. Ama şuanda bunun teşvikiyle ilgili şuanda hazırlık safhasında olduğu için daha fazla bilgi vermem mümkün değil. Ama sıcak bakıyoruz. Yatırımları özel sektör yapacak. Ancak herhangi bir enerji açığı söz konusu olduğunda, yasa Devlete yatırım yapma yetkisi veriyor. Böyle bir durum söz konusu olursa, Bakanlığın bir yatırım modeli var mı? Bir B Planı var mı? Arz-talep çalışması nda tabii ki ortaya çıkan arz, talebi karşılayamıyorsa ve bunu da özel sektör yapmıyorsa bu ülkenin enerjisiz kalacak diye bir durumu olamaz. Mutlaka bunun karşılanması lazım. Bu da bizim görevimiz olarak ortaya çıkıyor. Yasa da buna müsaade ediyor. Dolayısıyla biz burada ülkenin kalkınmasını ve aynı zamanda çağdaşlaşma noktasındaki iddiasını geçerli kılmak açısından enerjiye çok önem veriyoruz. Yatırımlar da sizin de bi ldiğiniz gibi bir anda olmuyor. Mutlaka bunun bir hazırlık safhası var. Bunun plan lamasını ve yönlendirmesini Bakanlık olarak yapacağız. 1 ENERJİ & KOJENERASYON DÜNYASI ♦ "Kojenerasyon: Yüksek Verim, Temiz Çevre, Enerjide Yeniden Yapılanma"

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=