24 SÖYLEŞİ/INTERVIEW "Öncelikle İstanbul olsun dedik. Daha sonra uluslararası kelimesini eklemeyi uygun gördük. Çünkü Avrupa'da uluslararası birçok konferansa katılmıştım. Türkiye'de ise uluslararası enerji konferansı yoktu. Dolayısıyla Türkiye gibi Ortadoğu, Balkanlar ve Avrupa'da ağırlığı olan bir ülkenin kültür, endüstri ve tarih başşehri olan İstanbul'da düzenlenen konferansın uluslararası olması gerektiğini söyledim ayrıca yeni teknolojilere ancak uluslararası katılımlarla ulaşabilirdik böylece lnternational kelimesini ekledik. Akabinde Kojenerasyon ve Konferans kelimelerini de ekleyerek ICCI oluştu. Bana göre 10 yıl içinde ICCI, geçirdiği evrimle Türkiye'nin en iyi enerji konferansı durumuna geldi." "Kojenerasyon, kaymaklı ekmek kadayıfıdır" Öte yandan konferansın ilk yıllarında Kojenerasyonu baz aldıklarını, daha sonra ise kojenerasyon teknolojisinin doğal bir sonucu olan çevre temizliğini dahil ederek 'Kojenerasyon ve Çevre' konferansı adı altında çalışmalara devam ettiklerini anımsatan Ağış, konuyla ilgili şunları söyledi: "Avrupa Kojenerasyon Birliği (Cogen Europe)'nin Konferanslarına katıldığımda, orada Kojenerasyon ile birlikte çevreyi işlediklerini hatta 1996 yılında Avrupa'da çıkan Elektrik Direktifi ile kojenerasyonu, çevre ile birlikte ele aldıklarını gördüm. Böylece Kojenerasyon çevre ile anılır oldu. 1994 yılında ilk konferans düzenlendiğinde Türkiye'de toplam kapasiteleri 21 MW olan dört tane kojenerasyon tesisi varken, konferanslarla birlikte bu kapasite 4 bin 500 MW'a yükseldi. Çünkü ICCI bir eğitim platformu gibi." Ayrıca ikinci, üçüncü ve dördüncü konferanslarda kojenerasyonun ne olduğunu ve yatırımcının bununla ilgili neler kazanacağını anlattıklarını belirten Ağış, "Hatta hatırlıyorum da bir konferansın yarısını Kojenerasyon tesisinin fizibilitesine ayırmıştık. Yani 'bu kadar süre içinde parayı geri kazanırsınız, bu işin bu kadar karlılığı var' diye anlatıyorduk. Çünkü o günlerde yatırımcılar tereddüt içindeydi. Mesela 1985 yılında Kojenerasyon tesislerinin kurulması ile ilgili Otoprodüktörlük Kararnamesi yayınlandı. Fakat kararname iyi anlaşılamadığı için 1992 yılına kadar hiçbir tesis kurulmadı. Çünkü bu konuları işleyen, çalışan, yayan aydınlatan. bir sivil toplum örgütü yoktu. Dolayısıyla biz, ICCI Konferansı ile kojenerasyonu herkesin anlayacağı dilde anlattık. Kojenerasyon kaymaklı ekmek kadayıfıdır. Bunun elektrik kısmı kadayıfı, ısısı ise kaymağıdır. Düşünün bir yatırım yapıyorsunuz ikisini birden "1985 yılında Kojenerasyon tesislerinin kurulması ile ilgili Otoprodüktörlük Kararnamesi yayınlandı. Fakat kararname iyi anlaşılamadığı için 1992 yılına kadar hiçbir tesis kurulmadı. Çünkü bu konuları işleyen, çalışan, yayan aydınlatan bir sivil toplum örgütü yoktu. Dolayısıyla biz, ICCI Konferansı ile kojenerasyonu herkesin anlayacağı dilde anlattık. Kojenerasyon kaymaklı ekmek kadayıfıdır. Bunun elektrik kısmı kadayıfı, ısısı ise kaymağıdır. Düşünün bir yatırım yapıyorsunuz ikisini birden üretiyorsunuz. Bunu böylesine açık bir şekilde ifade ettik. Kısaca ICCI, kojenerasyon için bir okul oldu." üretiyorsunuz. Bunu böylesine açık bir şekilde ifade ettik. Kısaca ICCI, kojenerasyon için bir okul oldu. Buradan öğrenenler, uygulamaya gittiler. Kendimizi yeni yatırımların yapılmasına, yeni teknolojilerin kullanılmasına o kadar adadık ki sadece bunun teknolojisini tanıtmıyorduk. İki veya üç konferans öncesine kadar kojenerasyon tesisinin finansını sağlayacak finans kuruluşlarını ve bankacıları çağırıp konferansta konuşturuyorduk" bilgisini verdi. "Konferans ticaret kokmamalı" Komite olarak programın içeriğinin hazırlanmasında dikkat ettikleri noktalara da değinen Ağış, konferansın, ya kojenerasyon ya da kombine çevrim konulu olması gerektiğini dile getirdi. Kombine çevrimi de, kojenerasyonun akrabası gibi gördüklerini söyleyerek "Çünkü kombine çevrim yüksek verimli enerji üretim teknolojisidir" diyen Ağış, ayrıca konferansın ticaret kokmamasına da önem verdiklerini vurguladı. Bunun yanı sıra Organizasyon Komitesi'nde akademik kuruluşlardan üyelerin olmasına rağmen konferansa, akademik bildiri koymayı tercih etmediklerinin altını çizen Ağış, dikkat ettikleri diğer noktalar hakkında şunları söyledi: "Daha ziyade pratik, uygulamaya yönelik, didaktik çeviri koyuyoruz. Özellikle konferansın oturum konularını tespit ederken önem verdiğimiz en önemli husus bildiriler. Bildiriler, bir yıldan öbür yıla tekrarlanmasın. Her sene yeni bildiri olsun ve sunulan özellikle yabancı ekipman üreticilerinin getirdiği teknolojiler, en yeni teknoloji olsun, diye düşündük. Boş laf yerine, rakamlı açık olarak teknolojik üstünlüklerini ifade eden bildirilere ağırlık veriyoruz. Mesela, servis üniteleri anlatılırken, konferansa gelen insanlara gerek mühendis gerek finansçı gerekse yatırımcı işadamı olsun, hepsinin üzerinde duracağı netlikte rakamlar, avantajlar ortaya konmalıdır. Ve bunu ortaya koyarken onları savunuyormuşuz gibi değil, aksine onları savunmuyoruz ama onların kendilerini anlatmasına uygun platform hazırlıyoruz görüşü ile hareket ediyoruz. Ayrıca ICCI, Türkiye'de, devlet otoritelerinin özel sektör ve sivil toplum örgütleriyle el ele, işbirliği içinde düzenlediği tek konferanstır. I ENERJİ & KOJENERASYON DÜNYASI ♦ "Kojenerasyon: YüksekVerim, Temiz Çevre, Enerjide Yeniden Yapılanma"
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=