Enerji ve Çevre Dünyası 32. Sayı (Mart 2005) / Energy & Cogeneration World - Enerji & Kojenerasyon Dünyası

konuda CDM'in çevre ile ilgili bağımsız laboratuarlarına bu hizmet yaptırılmalıdır. Kazanılan değer emisyon değeri olarak kullanılabilmeli. Sanayi tesisleri yanında inşaat sektöründe şehir planlayıcıları çok ciddi eğitilmeli ve plansız kentleşmeye dur denilmesi gerekir. Şehirlerde merkezden uzaklaşılması ve uydu kentlerle, kent merkez yoğunluğunun dışarı aktarılması için projeler yapılması ve bu projelere CDM destekli yapılıp şehirden dışarı taşıdığınız emisyon azalması kazanım olarak değerlendirilmesi gerekir. Mevcut büyük şehirlerin çöp sahalarının değerlendirilmesi ve durum tespiti yapılması mevcut emisyon değerinin saptanması, günlük, aylık ve yıllık çöp miktarının tespiti halen atmosfere atılan emisyonların hesaplanmasına yardımcı olabilir. Mevcut çöp sahalarının potansiyeli hesaplanıp değerlendirilmesi, yapılacak tesislerle elde edilecek emisyon düşümü değerlerini CDM'in aktif olarak yönlendirmesi ve elde edilecek gazın enerjiye dönüşmesi ile kazanılan emisyonun azalımı CDM'in değerlendirmesi açısından önem taşımaktadır. Bilhassa Enerji santralarında kullanılan düşük kalitede kömür ve kalitesiz fuel oil ile üretilen enerjide elektrik maliyetlerine çevresel etkiler hesaba katılmamıştır. Bu nedenle çevreye vermiş olduğumuz olumsuz etkenler öneme alınmamıştır. Mevcut Kömür santralarının emisyon değerleri hesaplanmalı ve kazan değişikliği yapılıp akışkan yatak kazanlarda alçı taşı kullanılarak kömürlerin yakılması ve bu şekilde emisyon değerleri makul seviyelere düşürülmeli ve CDM'in değerlendirmesi ile kazanılan değerlere değer katacağını ümit etmekteyim. Fuel Oil yakıtı kullanan enerji santralarının bu yöntemle değişiklik yapması mümkün olmamaktadır. Bu tesisler baca gazlarının yapısına göre baca filtrasyonuna gidilip bu değerlerin makul seviyelere indirilmesi yine CDM kontrolünde hazırlanacak projelerle oluşacaktır. Doğal Gaz santralarından atmosfere atılan emisyonlar kömürlü santralar kadar görsel olmasa da onların da emisyon değerleri CDM tarafından tespit edilip makul seviyelerine çekilebilmesinin CDM onayı ile projelendirilip carbon, azot ve kükürt değerlerini indirecek baca filtrasyonu konulması ile oluşacak emisyon eksilimi değerlendirilmesi gerekmektedir. Fuel oil santralarında ise ağır yakıt yakan santraların emisyon değerleri düşmesi mümkün olmayabilir. Bu durumlarda kazan tadili ve sistem tadili gerekir böylelikle CDM içinde gelişecek emisyon düşümü değerlenebilir. Bunların ötesinde yenilebilir enerji santraları bu tür emisyon değerleri yüksek santralar için vazgeçilmeyecek birer alternatiftir. Bilhassa rüzgar, güneş, jeotermal enerji, akıntı, rezervsiz hidroelektrik santralar, biyokütle gibi yenilenebilir enerji santraları, rehabilite edilemeycek enerji santralari için vazgeçilmeyecek birer değerdir. Yenilenebilir enerji santralarının emisyon faktörü ihmal edilemeyecek kadar yüksektir." "Kojenerasyon: Yüksek Verim, Temiz Çevre, Enerjide Yeniden Yapılanma" ♦ DOSYA / FiLE Böylece Türkiye, 189. Taraf ülke olarak 24 Mayıs 2004 tarihinde UNFCCC'ye katı lmıştır. Ancak Türkiye Kyoto Protokolü'ne taraf değildir. Türkiye, 1997 yılında Kyoto Protokolü imzalandığında UNFCCC Tarafı olmadığı için, Kyoto Protokol ü Ek-B Listesi kapsamı nda Türkiye adına henüz herhangi bir sayısallaştırılmış emisyon sınırlandırma veya azaltma yükümlül üğü bulunmamaktadır. ENERJİ & KOJENERASYON DÜNYASI I 29

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=