Enerji ve Çevre Dünyası 41. Sayı (Nisan 2006) / Energy & Cogeneration World - Enerji & Kojenerasyon Dünyası

ARAŞTIRMA / RESEARCH nebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesisinde üretilen elektrik enerjisini satın almakla yükümlü kılınmıştır. □ Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesisleri, Denge leme ve Uzlaştırma Yönetmeliği uyarınca yük alma ve yük atma tekliflerini Piyasa Mali Uzlaştırma Merkezi'ne vermekten ve Milli Yük Tevzi Merkezitarafından verilecekyük alma ve yük atma talimatlarına uygun hareket etmekten muaf tutulmuşlardır. Kojenarasyon özellikli üretim tesisleri de bu kapsamdadır. □ Elektrik Piyasasında Mali Uzlaştırma Yapılmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Tebliğ uyarınca; ürettikleri elektrik ener jisini toptan satış ve perakende satış lisansı sahibi tüzel kişilere satan rüzgar enerjisine dayalı üretim tesisleri ile kanal tipi hidroelektrik üretim tesislerine, Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliği yürürlülüğe girene kadar söz konusu Tebliğ hükümleri uygulanmayacak ve mali uzlaştırmaya tabi tutulmayacaklardır. □ Yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim tesislerinde üretim yapan üretim, otoprodüktör ve otoprodüktör grubu li sansı sahibi tüzel kişiler, bir takvim yılında lisanslarında yer alan/öngörülen ortalama yıllık üretim miktarını geçmemek kaydıyla özel şirketlerinden elektrik enerjisi satın alabilirler. Ülkemizin 24 Mayıs 2004 tarihinde taraf olduğu İklim Değişikl iği Çerçeve Sözleşmesi, atmosferde tehl ikeli boyuta varan insan kaynaklı sera gazı emisyonlarının iklim sistemi üzerindeki olumsuz etkisini önlemek ve belli bir seviyede durdurmayı amaçlamaktadır. Bu amaç doğrultusunda Sözleşme, Ek-I Ülkelerinin 2000 yılında sera gazı emisyon düzeylerini 1990 yılı seviyesine indirmelerini sağlamak üzere iklim değişikliği bağlantılı yeni politikalar benimsemeleri ve gerekli önlemleri almalarını istemektedir. Türkiye'de 1913 yılından itibaren sanayinin teşviki adı altında bir çok parasal ve vergisel araçlarla sanayi ve yatırımlar teşvik edilmiştir. Türk teşvik sisteminde uygulanan belli başlı teşvik mekanizmaları tesis bazında emisyon indirim karşılığında uygulanması önem arz etmektedir. Ayrıca kısa vadede gerekli alt yapısı oluşturularak "Emisyon Borsası" kurulup, tesisler arasın da emisyon alım ve satımına imkan sağlanması, sera gazı indiriminde önemli bir faktör olacaktır. Uygulanacak teşvik sistemi ile yenilenebilir enerji kaynakları başta olmak üzere tesiste yapı lacak enerji tasarrufu, teknolojik gelişim ve modernizasyon faaliyetleriyle elde edilen emisyon azaltım miktarı aşağıda verilen eko nomik araçlar vasıtasıyla müteşebbise nakdi veya ayni yardım şeklinde geri dönmesi sağlanmalıdır. Bunlar: Gümrük Vergisi ve Fon Muafiyeti, Yatırım İndirimi, Kaynak Kullanımını Destekleme Primi, Uygun Koşullu Krediler, Vergi, Resim ve Harç İstisnası, Yatırım Finansman Fonundan Yararlanma, Bina İnşaat Harcı İstisnası, KDV Ertelemesi, Makine Teçhizat Alımında KDV Desteği, Enerji Desteği, Arsa Te mini, Dış Kredi Teminat Mektupları Masraflarına Katkı, Kalite ve Standart Sağlama ile Taşınma Desteği şeklinde olabilir. Beş Yıllık Kalkınma Planlarında yer alan temel ilke ve prensipler doğrultusunda yatırımlara yönelik devlet yardımlarının esasları şu şekilde belirlenmiştir. □ AB'ye tam üyelik konusu da dikkate alınarak, teşvik edilecek yatırım projelerinin uzun dönemde rekabet şansına sahip tek nolojik yapıda kurulması, mevcut tesislerin ise modernize ve tevsi edilmesi, □ Kalkınmada öncelikli yörelere ilişkin olarak yatırım ve işlet melerin modernize ve tevsi edilmesi hususlarının göz önünde bulundurulması, O Teşvik politikası çerçevesinde araştırma-geliştirme, yüksek teknoloji, çevre kirliliğini önleme, enerji tasarrufu, doğal kay nakları harekete geçirme gibi konular üzerinde önemle durulması , □ Kalkınmada öncelikli yörelere ilişkin olarak, yatırım ve işletme dönemlerine ait daha etkili tedbirler uygulanması, Avrupa Birliği'nin Yeşil Enerji'yi (Hidroelektrik, Jeotermal, Rüzgar, Güneş, Biyokütle) destekleme politikaları belirlenmiş ve ilgili taraflara bildirilmiş bulunmaktadır. Bu politikaların başlıcaları şunlardır: o CO2 emisyonu oluşturan yakıtlara ek vergiler getirilmekte, yenilenebilir kaynaklardan üretilen enerji (Yeşil enerji) için KDV indirimi öngörülmekte, yenilenebilir kaynaklardan üre tilen enerji (Yeşil Enerji) için Ekolojik Vergi geri ödemesi (sübvansiyonu) önerilmektedir. □ Yukarıda özetlenen bu kriterlerin, ülkemizde de en kısa za manda hayata geçirilmesi halinde, bugünkü kriterlere göre 126 milyar kWh olan ekonomik hidroelektrik enerji potansiyelimizin önemli bir sıçrama yapacağı ve halihazırda ekonomik olarak yapılabilir görülmeyen pek çok HES pro jesinin süratle yapımına başlanması mümkün olabilecektir. □ Emisyon indirimi karşılığında teşvik sisteminden yarar lanabilecek bazı uygulamalara baktığımızda; müteşebbisin yatırımın % 20'sini enerji tasarrufuna yönlendirmesi durumunda bu miktar kardan amortisman dönemi üzerine dağı tılarak düşülmesine imkan sağlanmalıdır. □ Kalkınmada öncelikli yörelerde yapılacak yatırımların yeni tek nolojiler getirmesine, tevsi ve modernizasyon yatırımları bu lunmalarına veya verimliliği ve organizasyon etkinliğini artırma özelliğine göre verilecek teşvikler emisyon indirimi karşılığında sağlanmalıdır. □ Özellikle küçük ve orta ölçekli sanayi kuruluşlarına kuruluş esnasında, verimliliği yükselten tevsi ve modernizasyon ya tırımlarında faaliyete geçtiği zaman azaltacağı emisyon oranında kredi verilmelidir. Kaynak Çevre ve Orman Bakanlığı, Eneıji Sektöründe Sera Gazı Azaltımı Çalışma Grubu Raporu t ENERJi & KOJENERASYON DÜN'ı'ASl �ISAN 2006 � 5-4 -ı-::.:.:.::..:..:.:::.:....::..::.:::: :.:::=::.:..:'.'.:...'.'..'.'.'.::..'.:'.:.:: �'.:'..:'.'.'. :...:.:'.:'.:'._--==== ====-- ,."AB'ye Giriş _Sürecinde Türkiye'de Kojenerasyon-Yeni Gelişmeler"

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=