MAKALE / ARTICLE artması sonucu enerji ve buna bağlı olarak elektrik enerjisi, sosyal hayatın kaçınılmaz bir unsuru haline gelmiştir. Ayrıca dünya geneline yayılan enterconnect sistemin sağladığı güveni lirlik ve süreklilik yanında en küçük yerleşim birimine kadar uzanan dağıtım şebekesinin tüketiciye sağladığı kullanım kolaylığı, elektrik enerjisi tüketiminin toplam enerji tüketimi içindeki payının hızlı bir şekilde artmasına neden olmaktadır. Elektrik enerjisi tüketimi ekonomik gelişmenin ve sosyal refahın en önemli göstergelerinden birisidir. Bir ülkede kişi başına düşen elektrik enerjisi üretimi ve/veya tüketimi o ülkedeki hayat standardını yansıtması bakımından büyük önem arz etmektedir. Bu bağlamda, Dünya genelinde düzensiz bir akıma sahip bulu nan nehirlerin sularının depolanarak düzenli ve sürekli bir akım elde etmek ve düşüyü arttırmak ve su gücünden daha fazla yararlanarak elektrik üretimini artırmak üzere büyük barajlar inşa edilmesi kaçınılmaz olmuştur. Bu nedenle, Dünyada büyük barajların önemli bir kısmı enerji üretimi için tesis edilmişlerdir. Barajların enerji amaçlı olarak inşa edilmesine 1890'1ı yıllarda başlanmış ve 2000 yılına kadar dünyada binlerce baraj hizmete girmiştir. Dünya Barajlar Komisyonu (WCD) Raporuna göre, 150 ülkedeki toplam enerji üretiminin %19'u, hidroelektrik enerji sayesinde karşılanmaktadır. Bu ülkeler arasında 24 ülkede ulusal enerji üretiminin %90'dan fazlası ve 63 ülkede ise ulusal enerji üretiminin %50'den fazlası hidroelektrik enerjisi ile karşılanmaktadır. Yaklaşık olarak dünyadaki ülkelerin üçte biri enerji ihtiyaçlarının %50'den fazlasını hidroelektrik enerjiden karşılamaktadır. Dün yadaki hidroelektrik enerji üretiminin yarısından fazlası Kanada, ABD, Brezilya, Çin ve Rusya tarafından gerçekleştirilmektedir. Barajlar, temiz bir enerji kaynağı olan hidroelektrik enerjiyi üreterek hava kirliliğini n azalmasında önemli bir katkı sağlamakta ve buna bağlı olarak hidroelektrik enerji dünyadaki en zengin ve en verimli yenilenebilir enerji kaynağı olarak yerini almış bulunmaktadır. USCOLD tarafından Amerika'da yapılan bir çalışma sonucunda, hidroelektrik santral tesislerinin veriminin %90'dan fazla olduğu ve bu değerin termal tesislerin verimlerinin 2 katından daha bü yük olduğunu ortaya koymuştur. Hidroelektrik enerjinin sosyo-ekonomik ve çevresel yönlerden alternatif enerji kaynaklarına göre bazı üstünlükleri şöyle verilmiştir; "Dünya Barajlar Komisyonu (WCD) Raporuna göre, 150 ülkedeki toplam enerji üretiminin %19'u, hidroelektrik enerji sayesinde karşılanmaktadır. Bu ülkeler arasında 24 ülkede ulusal enerji üretiminin %90'dan fazlası ve 63 ülkede ise ulusal enerji üretiminin %50'den fazlası hidroelektrik enerjisi ile karşılanmaktadır. Yaklaşık olarak dünyadaki ülkelerin üçte biri enerji ihtiyaçlarının %50'den fazlasını hidroelektrik enerjiden karşılamaktadır." O Hidroelektrik Santral (HES) projeleri günlük yük taleplerine kolaylıkla uyum göstererek sisteme güvenilir ve sürekli elektrik enerjisi temin ederler. O HES projeleri, % 90'ın üzerinde verime sahip olmaları dolayısıyla enerji üretimindeki kayıpların minimum düzeyde tutarak işletmede büyük bir ekonomi sağlamaktadırlar. O Yakıt gideri olmadığından Dünya genelinde zaman zaman meydana gelen ekonomik ve diğer krizlerden etkilenmezler ve böylece istikrarlı bir enerji fiyatı oluşturulmasında sigorta görevi üstlenerek ülkelerin sosyo-ekonomik kalkınmasında güvenilirlik ve süreklilik sağlarlar. o Barajlı HES projeleri, büyük depolama rezervuarları sayesin de menbadan gelen kirlilik yükünün konsantrasyonu düşürerek mansapta kirliliğin etkisini önemli ölçüde azaltırlar. o Ekonomik ömürleri ortalama 200 yıl olan HES projeleri, 10 yıl gibi kısa bir sürede yatırımını geri ödedikten sonra 0,20 cent/kWh olan çok küçük bir işletme bakım gideri karşı landığında ekonomiye yüzlerce yıl çok ucuz elektrik enerjisi sağlarlar. o Dünya atmosferindeki CO 2 emisyonunun çok kritik olması yüzünden yenilenebilir ve CO 2 üretmeyen en önemli tabii bir enerji kaynağı olan su gücünden enerji üreten HES'ler bu yönü ile çevreye en uyumlu enerji üreten tesislerdir. O Barajlı HES'ler, rezervuarlarındaki depolama imkanı dolayı sıyla taşkınları önleyerek mansapta taşkın riskini önemli ölçüde azaltırlar. o Baraj rezervuarları, balıkçılık yapılabilmesine ve diğer su ürünleri yetiştirilmesine imkan sağlamaları yanında çeşitli su sporlarının yapılmasına imkan sağlaması ve rekreasyon maksadıyla kullanılabilmesi yörenin sosyo-kültürel kalkınmasına dolaylı olarak önemli katkıda bulunur. o Baraj rezervuarları yörenin coğrafik yapısı ile bir bütünlük arze derek suyun minimum seviyelere indiği yaz dönemlerinde sulak alan özelliği taşıyan tabii bir çevre oluştururlar. f ENERJi & KOJENERASYON OÜNYASI • MAYIS-HAZIRAN 2006 & -70-+_:__:___:___:_:..::.:..:.:=�:....:..:.:=.::.:_.::.:_:.::...:.::.=.::�.:..:..::..- = ====--- .. "AB'ye Giriş Sürecinde Türkiye'de Kojenerasyon-Yeni Gelişmeler"
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=