Enerji ve Çevre Dünyası 43. Sayı (Temmuz-Ağustos 2006)

38 H�� INTERVIEW fazla bir adım atamadık. 2004 yılında "Yenilenebilir Enerji Kaynaklarının Elektrik Enerjisi Üretimi Amaçlı Kullanımına İlişkin Kanun Tasarısı"nın hazırlan masında da çok etkili olduk. Bu kanunun 4628 sayılı yasa ile çelişmemesi, piyasayı esas alması için mücadele ettik. Tasarı geçen yıl 5346 sayı ile kanunlaştı, ama kanuna somut enerji alış fiyatı konulmadığı için proje geliştirip satmak için çabalayan kişiler tarafından eleştirildi. Biz bunlara proje tacirleri diyoruz. Rüzgar enerjisinin önü, küçük yatırımcılar ve proje tacirleri ile değil, bu sektöre büyük-güçlü yatırımcı şirketlerin girmesiyle açılacaktır. O şirketler de RESSİAD'ın çatısı altında toplanmaktadırlar. Ve Türkiye 2006 yılına kadar olan süreçte iki tanesi küçük otoprodüktör, bir tanesi de YİD statüsünde olmak üzere rüzgar enerjisinde yaklaşık 21 MW'lık bir güç ortaya koymuştu. Yani bugün 100 MW'lık kurulu gücümüz bile yok. Öyle ki bazen ya bancılarla konuşurken binlerle, yüzlerle ifade edilen rüzgar ener jisi gücü yanında utanç duyuyorum. Bu yıl üyemiz Bilgin Enerji tarafından Balıkesir'de yapılan 30 MW'lık bir rüzgar santrali muh temelen Temmuz ayının sonunda resmi bir törenle açılacak, ama santral şu an üretime başlamış durumda. Bu santral Türkiye'nin rüzgar kurulu gücünü birden bire yüzde 150 artırdı. Bu bizim için sevinilecek, övünülecek bir durum. Bilgin Enerji'nin Balıkesir BARES santrali, RESSİAD'ın savunduğu piyasa ilkeleri doğrultusunda, devlet subvansiyon ve desteğine bel bağlan maksızın kurulmuştur. 19 Ekim 2004'te yapılan son genel kurulda kısa adımızı değiş tirmeksizin, adımızın açılımında değişiklik yaptık. O tarihe kadar RESSİAD'ın adı Rüzgar Enerji Santralları Sanayi İşadamları Derneği idi. Fakat yatırımcılarımızın çoğu hidrolik enerji yatırımları da yapıyor. Bundan dolayı hidrolik enerji konusunu da derneği mizin çalışma konusu içerisine aktarmak istedik. Hidrolik enerji konusunda geçmişte kurulmuş başka bir dernek var, ama o der nek daha çok YİD (yap-işlet-devret) yatırımcılarını topladığından, biz serbest piyasa için üretim yapmayı amaç edinen hidrolikçileri içine almak üzere RESSİAD'ın açılımını 'Rüzgar Enerjisi ve Su Santralları İşadamları Derneği'ne dönüştürdük. Devletten yar dım almaksızın serbest piyasa için üretim yapan, serbest piya sada rekabeti kabul eden bir dernek olarak ortaya çıktık. Politika mız bu ve tüzüğümüzde de yer alıyor. 2006 yılında Yeşil Elektrik Sertifikası'nın (Green Certificate) Türkiye'de uygulanması için uluslararası düzeyde bir çalıştay yaptık. Bu arada RECS lnternational (RECS-I) gibi bazı ulus lararası kuruluşlara da üyeyiz. Şu anda RESSİAD yurtiçinde olduğu kadar yurtdışında da tanınıyor. Dünya Bankası bizi mu hatap kabul ediyor. Avrupa'dan, özellikle Almanya ve ispanya'dan çeşitli işadamları veya ilgili şirketler sık sık RESSİAD'ı arıyorlar. Bundan kıvanç duyuyorum. O Türkiye'deki rüzgar enerjisinin mevcut durumu hakkında kısaca bilgi verir misiniz? Hem rüzgar hem de hidrolik enerjinin durumu hakkında genel bilgi vermek istiyorum. Türkiye'nin Temmuz 2006 itibariyle toplam ENERJİ DÜNYASI TEMMUZ-AGUSTOS 2006 "Türkiye'nin rüzgar gücünü 2007'de 1 .400 MW'tan başlayıp 201 0'da 2.900 MW'a, 2013'te de 5.000 MW'a, 2020'de de 10.000 MW'a çıkarmak mümkün. 1 O bin MW'lık rüzgar gücüyle 25-30 milyar kWh elektrik üretilebilir. Bu gücü 70-80 bin MW olarak söyleyen kişiler de var, bu doğru değil. Onlar ayakları yere basmadan ortada dolaşıyorlar." kurulu gücü 39.070 MW. Bu 39.070 MW'lık toplam gücün içinde 10.966 MW barajlı HES, 1.01O MW akarsu HES ve 50 MW da rüzgar enerjisi var. Toplam 11 bin MW'lık barajlı HES'lerin 10 bin MW'ıise şu anda EÜAŞ'ın elinde. Diğerleri YİD ve otoprodüktör, üretim şirketi statüsünde olmak üzere özel sektörün elinde bulunuyor. DSİ yaptığı santralleri geçmişte TEK'e, TEAŞ'a ve EÜAŞ'a devretmişti. DSİ, 1954 yılında kuruldu. Yani, 52 yılda 10 bin MW kurulu güç ortaya koyabilmiş. Ama, serbest piyasada yatırım yapmak isteyen yatırımcıların şimdiye kadar geliştirdikleri projeler 15 bin MW'a ulaşmış durumda. Eğer imkan tanınırsa, bu projelerin önümüzdeki 5 yıl içerisinde gerçekleşmesi müm kündür. Burada, devletin 50 yılda yaptığı yatırımı, onda biri sürede ve 1.5 kat daha fazla MW güçte olmak üzere özel sektörün yapma sı imkanından söz ediyorum. Bu çok önemli bir şey. Ancak, bu yatırımlar işin olabilmesine yönelik politikaların uygulanmasıyla, yani yatırım ortamının iyileştirilmesi ile mümkün olabilir. Rüzgar konusunda toplam 50 MW'lık bir kurulu gücümüz var. Bununla birlikte önümüzde lisans almış, yatırıma geçebilecek 1.387 MW'lık proje bulunuyor. 822 MW'lık yeni başvuru var. 3 -4 bin MW'lık portföyden söz ediliyor. Lisanslı projelerin ço ğunun kredisi, vs. yok. Bu projeler yeni olanaklar bekliyor. Çünkü

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=