Enerji ve Çevre Dünyası 45. Sayı (Ekim 2006)

44 H�!: INTERVIEW Sistemin koordinasyonunu TEİAŞ Genel Müdürlüğü yapıyor. Onların söylediklerine göre 2007 başında "YükAl" ve "YükAt" teklifleri ile üretim programlarını saatlik verebileceğiz. Tabii onun için bir takım sayaç değerleri, sayaç ayarları vs. yapılıyor. DUY'daki ilk uygulama bana göre çok başarılı. İlk anda fiyatlarda daha fazla dalgalanma olabilirdi. Dünyanın her yerinde bu uygulamalar böyle olmuş. Ama bizde fiyat dalgalanmaları daha az oldu ve şu anda fiyat belli bir seviyeye oturdu. Mesela, Ekim ayındaki fiyatlar Eylül ayından daha düşük gerçekleşti. . O DUY'a geçişin başarılı olduğunu söylediniz Ancak uygulamaya ilişkin eleştiriler de söz konusu. Mesela sistemin ihtiyacının 26 bin MW düzeyinde olduğu ama 25 bin 400 MW düzeyinde elektrik arzı yapıldığı ileri sürülüyor. Gerçekten de 600 MW lık elektrik kısınhsı yapılıyor mu? Hayır. Bunlar doğru değil. Yazın, özellikle Temmuz ve Ağustos aylarında 26 bin 500 MW düzeyinde tüketim oldu. Yazın puantı Temmuz-Ağustos aylarına kaydı. Kışın daAralıkveOcakaylarında puant dönemi yaşanıyor. Eylül ayında tüketim 21 bin 500 MW düzeyine düştü. Kasım ayından sonra puanı yeniden artmaya başlar. Yani, şu anda kapasite açısından öyle elektrik yetmiyormuş, karşılanamıyormuş gibi bir durum söz konusu değil. Türkiye'nin toplam kurulu gücü 41 bin MW düzeyinde. Bizim elimizdeki kapasite şu anda yüzde 15 fazlasıyla yedekli kapasite. O Bir taraftan da 2009'da elektrikte arz sıkıntısı yaşanacağı ifade ediliyor. Bu görüşleri nasıl değerlendiriyorsunuz? Bizim TEİAŞ'la birlikte yürüttüğümüz çalışmalar var. Arz güvenliği açısından mevcut kapasitenin arttırılmasına yönelik rehabilitasyon yatırımları gündemde. Termik santralların verimlililiğini artırmak amacıyla yürüttüğümüz ve 2009 yılına kadar tamamlanacak olan 852 milyon dolarlık rehabilitasyon çalışmalarımız var. Bu rehabilitasyon yatırımlarının tamamlanması sonucunda 12 milyar kWh'lik üretim artışı sağlayacağız. Bunun yanında DSİ tarafından yürütülen çalışmalar var. Afşin-Elbistan C ve D kömür sahasını rödovans karşılığı vererek elektrik üretmek ve o üretimden pay almak gibi. Burada 5 milyar dolarlık elektrik santralı kurulması projesi gündemde. TKİ'nin kömür sahaları rödovans karşılığı özel sektöre verildi. Bu sahalardan 100, 130, 200 MW'lık olmak üzere toplam kurulu gücü yaklaşık 2 bin 500 MW'a ulaşacak olan bir kapasite elde edilmesi söz konusu olacak. Tunçbilek, Soma, Seyitömer gibi termik yatırımlar var. Ayrıca 2012-2015 yılları arasında 5 bin MW kurulu güce sahip nükleer santralların devreye alınması planlanıyor. Öngörülen sürede sıkıntı yaşanması bekleniyor ama endişeye kapılmayalım. Üretim artışına yönelik yapılan tüm bu çalışmalar ve özel sektör tara ın an evreye a ınan san ra ar ı aea dönemi atlatabileceğimizi düşünüyorum. O Üretim özelleştirmesi sürecine yönelik çalışmalarınız hakkında da bilgi verebilir misiniz? Strateji Belgesi kapsamında EÜAŞ'ın; hidroelektrik üretim tesislerini barındıran bir EÜAŞ ve rekabetçi bir piyasa yapısına ENERJi DONYASI EKiM 2006 "Eylül 2006'da EÜAŞ'ın anlaşmalar nedeniyle üretmek zorunda olduğu toplam enerji miktarı; 5 milyar 611 milyon 969 bin kWh, fiili üretimi ise 6 milyar 618 milyon 982 bin kWh olarak gerçekleşmiştir. Şirketimiz, 537 milyon kWh enerjiyi arz güvenliği ve sistem ihtiyacı gereği satmıştır." olanak tanıyacak sayıda üretim portföy şirketleri olarak yeniden yapılandırılması öngörülmüştür. Bu çerçevede EÜAŞ, 2005 yılında faaliyete geçen Muratlı, Borçka ve Şanlıurfa tüneli HES ile birlikte toplam kurulu gücü 7 bin 520 MW olan 20 hidroelektrik üretim tesisini bünyesinde barındıracaktır. Ülkemizin elektrik sisteminin frekans kontrolü, dengeleme hizmetleri ve kısa vadeli arz güvenliği açısından büyük önem taşıyan bu HES' leri, milli kaynağımız olan suyu en iyi şekilde değerlendirecek şekilde işletmek yeniden yapılanmakta olan Şirketimizin öncelikli konuları arasında yer almaktadır. 18 termik ve 27 hidroelektrik üretim tesisi olmak üzere toplam 45 üretim tesisinin (15 bin 446 MW efektif kurulu güç) 6 portföy grubu altında yapılandırılması uygun görülmüştür. "İşletme Şartları" açısından ise her portföy grubunda yer alan santralların farklı yakıt türlerine sahip olması, Üretim Portföy Grupları'nın kurulu güçlerinin birbirine yakın olması, Üretim Portföy Grupları'nın mali yapılarının birbirine yaklaşık eşdeğerde olması, Üretim Portföy Grubu'nda bulunan santralların aynı coğrafi bölgede bulunmasına dikkat edilmesi ve Üretim Portföy Grubu'nda bulunan hidroelektrik santralların mümkün olduğu ölçüde aynı havzada veya aynı akarsu üzerinde olması dikkate alınarak oluşturulmuştur. O Gündemde olan bir diğer yatırım da nükleer santral. Nükleer santral inşası sürecinde EÜAŞ ne şekilde yer alacak? Nükleer santral için kamu-özel sektör ortaklığı konusuna nasıl bakıyorsunuz? Nükleer santral yatırımında kamu-özel sektör ortaklığı konusunun hayata geçirilebileceğini düşünüyorum. Tarafların yükümlülüklerinin net bir şekilde konulması halinde bu model kolaylıkla işleyecektir. Burada yatırımı kurulacak olan bir şirket yapacak. Bu şirkette EÜAŞ da belli bir payla yer alacak. Birecik HES'deki gibi olabilir. EÜAŞ'ın Birecik HES'de yüzde 33 hissesi var. Aslında nükleer santral yatırımı içi n geç kaldık. Bu defa kararlılık söz konusu. Bakanlık bu konuda çok çalışıyor. 5 bin MW'lık bir nükleer santralın 2015 yılına kadar devreye alınması öngörülüyor. çözümüyle ilgili olarak; rehabilitasyon, üretim maliyetini düşürme ve verimliliği artırmaya yönelik ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz? Ülkemiz elektrik enerjisi arz-talep dengesine ilişkin yapılan çalışmalar; mevcut tesisler, inşa halindekiler ve lisans almışlar dışında yeni üretim kapasitesi oluşmaması durumunda

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=