Enerji ve Çevre Dünyası 48. Sayı (Şubat 2007)

1993 yılında, kendi Grubu'na ait sanayi kuruluşlarının elektrik ve buhar ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan Zorlu Enerji, bugün enerji sektörünün tüm alanında faaliyet gösteriyor. Enerji sektörünün genel durumu, sorunları ve şirketin sektördeki çalışmaları, yatırımları konusunda Zorlu Enerji Grup Başkanı Murat Sungur Bursa'dan bilgi aldık. "Enerji Sektörünün Hemen Hemen Her • Alanında Bel l i Büyükl üklere Ulaşmış Durumundayız" * Türkiye , deki enerji sektörünün genel bir değerlendirmesini yapar mısınız? E nerji, artık ulusların kalkınma ve iktisat politikalarının alt unsuru olmanın ötesinde çok önemli ölçüde uluslararası siyasi ilişkileri etkileyen, kaderini değiştiren önemli bir stratejik ilişki parametresi haline geldi. Dünyanın hangi zirvesi, hangi uluslararası toplantısı var ki, enerji ile ilgili hususlar görüşülmesin; ülkelerin karşılıklı bağımlılık ilişkilerini gözden geçirilirken enerji arzgüvenliğini gündeme getirmesinler. Türkiye doğalgaz hamlesini 80'1i yıllarda başlattı. O dönemde Türkiye'nin çok akut bazı sorunları için mucize reçete olarak geldi. Doğalgaz özellikle büyük kentlerdeki artık dayanılmaz hale gelen hava kirliliği ile ilgili bir mucize çözüm idi. Tabi bu şekilde başlayan ama zaman içerisinde doğalgaz altyapısının geliştirilmesi, bu arada kaynak ülkelerde doğalgaz rezervlerinin hızla yenilerinin keşfedilerek bunların tüketici coğrafyalarının nakliyle ilgili altyapılarının tamamlanmasıyla birlikte, doğalgaz sadece kentlerde hava kirliliğinin önlenmesi ve yaşamın kolaylaştırılmasının ötesinde bir çok gerekçeyle başta sanayide ve birçok alanlarda kullanılmasıyla birlikte tüketimimiz her sene ciddi oranlarda artmaya başladı. Benzer gelişmeyi bütün Avrupa ülkelerinde de görüyoruz. Ye şu anda Avrupa-Orta Doğu haritasını aldığımızda ve üzerine dogalgaz hatlarını işlediğimizde müthiş bir bağlantıve bağımlılık görüyoruz. Bütün bu ülkeler borularla birbirine bağlanmış vaziyette. Aynı zamanda bu borularla birlikte bütün bu ülkelerin uzun vadede yaşamlarındaki önemli işlemlerin büyük çoğunluğu birbirine bağımlı hale geliyor. Şimdi batı dünyası bu karşılıklı bağımlılığı dengeli hale getirecek ve bunun uzun vadede bir siyasi askeri şantaj malzemesi veya silahı olarak kullanılmaması için tedbirler almaya çalışıyor. Ülkemiz, doğalgaz dağıtımı konusunda kaynak ülke olma avantajını Murat Sungur Bursa yaşamıyor ama bir geçit coğrafyasına sahip olması avantajını yaşıyor. Çünkü bütün kaynak ülkelerden tüketici coğrafyaya doğru tüm boru hatlarının önemli kısmı Türkiye ile bağlantılı gidiyor. Bu da Türkiye'ye kaynak ülke olmama dezavantajına karşı önemli bir koz veriyor. Çünkü üretici ülkelere karşı sadece bir tüketici ülke olma kartı ötesinde, o üretici ülkeye çok önemli pazarlara ulaşmasını temin eden ona imkan sağlayan bir ülke kartı sahibi oluyor. Ben memnuniyetle görüyorum ki bu kart doğru biçimde kullanılıyorve 1 ENERJi DÜNYASI ŞUBAT 2007 ♦ -22-+���======"=======-=========== "Enerjide Sürdürülebilirlikve Küreselleşme: Verimlilik, Emisyonlar, Yeni Piyasa Oluşumlan"

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=