Enerji ve Çevre Dünyası 52. Sayı (Haziran 2007)

L � - ENERGY RESOURCES / Sectoral Forum - göre bazı çalışmalar yapıyor. Her kurum, kendi kabullerini dikkate alıp bazı çözümler de öneriyor. Bütün bu farkındalık ve çabalar, bir yandan dinamik ve yaratıcı Türkiye gibi iyi bir resim çizerken, diğer yandan da Türkiye'de enerji planlamasında etkin bir otoritenin henüz oluşmadığı, siyasi etkiler ve grup tercihleri ve görüşler ile hareket edildiği izlenimini veriyor. Bu satırların sahibi, yaklaşık 20 yıllık elektrik mühendisi ve enerji yöneticisi olarak, enerjinin üretilmesi iletilmesi ve dağıtımından tüketimine kadar her aşamada çeşitli ölçülerde aktif olarak yer almış bulunuyor. Enerji konusunda ulusal ve global birçok konferans, sempozyum, forum, seminer, çalıştayve kongreye katıldım. Bütün bu ortamlarda çok çeşitli tartışmalara ve değerlendirmelere tanık oldum. Ama özellikle son birkaç yıldır bu piyasadaki söylemler ve tezler o kadar dağıldı ve çelişmeye başciddiyetinden uzaklaştığını hissediyor. Hattaaynı konuşmacı, sunumunda farklı yerlerde farklı ve çelişkili değerlendirmeler yapabiliyor, aynı sunum içinde kendisi ile çelişebiliyor. Bu durum, bilimsel ve teknik yaklaşım ile değil; sığ politik ve slogancı yaklaşım ile açıklanabilir. ladı ki; neredeyse bütün bildiklerimi Kişisel olarak halkımız için hep şu tespiti unutmak gerektiğine inanmaya başladım. Bu kadar kişi, bu kadarfarklı bilgiler ile yanılmıyor, ben yanılıyor olmalıyım! Özellikle internetin yaygınlaşmasından sonra herkesin kolayca her bilgiye ulaşıyor olması aslında iyi bir şey gibi görünürken, tüm meslekgrupları için geçerli olmak üzere, çok büyük ve ciddi boyutta bir bilgi kirliliği de oluşuyor. Teknik ve uzman elemanların tartışması, değerlendirmesi gereken konular, gerçekdışı ya da eksik olan bu bilgilerle adeta bir magazin konusu haline getirilip tartışılmaya başlanıyor. Halkın bu tarzda tartışması belki de önemli değil ama, asıl ürkütücü olan teknik kuruluşların daaynı düzeyde tartışıyor olmasıdır. Katıldığım onlarca sempozyum, konferans ve forumda izlediğim sunumlarda aynı konuda o kadar farklı değer ve parametreler kullanılıyor ki; insan işin artık ifade ederim: "Biz, bir kavramaveya konuya önce inanıyoruz, sonra da bu inancımızı kendimize ve çevremizdekilere ispatlamak için altını dolduruyoruz. Okuduklarımızı, gördüklerimizi bu inancımızın doğrulanması yönünde yorumluyoruz." Oysa teknik ve bilimsel konular için; önce konunun tüm detayları masaya konulur, avantaj ve dezavantajları net biçimde sıralanır. Sonra da ülkenin durumu ve imkanları da dikkate alınarak karar verilir. Bu karar, ilgili tüm taraflarla tartışılır, ortak noktaya varıldıktan sonra strateji belirlenip planlar yapılır ve uygulanır. Uygulama sıkı takip edilir ve zaman zaman da değişen durumlara göre uygulamalarda revizyonlar yapılır. Enerji Verimliliği Tüm forum ve sempozyumlarda söylenen; ülkemizde ciddi bir enerji savurganlıgının var olduğudur. Evet, doğrudur. Bu durum; enerjiyi verimsiz kullanmak, bilinçli olmamakve doğru yatırımları doğru zamanda yapmamış olmanın doğal sonucudur. Sürekli olarak %30 seviyelerine varan bir enerji tasarruf potansiyelinden bahsediliyor. Bunun için de dünya çapında enerji yoğunluğu kriterleri ile karşılaştırma yapılıyor. Birim enerji tüketimi ile elde edilen $ cinsinden GSMH değeri karşılaştırılarak enerji yoğunluğu (TEP/$) hesaplanmaktadır. Türkiye'de bu değer 0.38 iken OECD ortalaması 0.19 civarındadır. Yani OECD ortalamasına göre bir birim katma değer üretmek için iki kat daha fazla enerji harcıyoruz. Sadece bu değerden yola çıkıp sanayide %50 enerji tasarruf imkanı olduğunu söylemek anlamsızdır. Mevcut teknolojinin eskiliği, prosesimizin uygunsuzluğu, enerji yoğun üretimlerin varlığı da bu durumu etkilemektedir. Öte yandan bir refah göstergesi olarak kişi başına tüketilen enerji miktarında da bu ülkelerden oldukça gerideyiz. Yani biraz daha refaha erişince daha çok enerji tüketeceğiz. Evet, enerji savurganlığı vardır. Ancak enerjinin büyük kısmını tüketen büyük ölçekli sanayi kuruluşları zaten gerekli tedbirleri almaya çalışmaktadır. Bu koENERJi DÜNYASI HAZiRAN 2007 53

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=