Enerji ve Çevre Dünyası 67. Sayı (Ocak-Şubat 2009)

TÜBİTAK'tan Hem Isıtacak Hem de Elektrik İhtiyacını Karşılayacak Doğalgazlı Sistem TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Enerji Enstitüsü'nde geliştirilen yeni bir sistem ile, evsel uygulamalar için altyapısı mevcut doğalgaz sistemlerinden ısının yaıunda elektriğin de üretilmesi amaçlaıuyor. TÜBİTJV( (MAM) Enerji Enstitüsü Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Fehmi Akgün, üç yıl önce başlatılan ve yürütücü oldukları "MikroKojen" projelerinde İstanbul Teknik Üniversitesi, Kocaeli Üniversitesi ve Türk Demirdöküm Fabrikaları i\.Ş.'nin de bulunduğunu belirtti. Akgün, projede Enerji Bakanlığı Elektrik İşleri Eti.it İdaresi'nin "müşteri kurum" olarak yer aldığını kaydetti. Termik santrallerde elektriğin yüzde 35 verimlerle üretildiğini, yüzde 65 oranında atık ısının dışarı atıldığını belirten Akgün, pek çok ülkede üzerinde çalışıl.an "yakıt pilli mikrokojenerasyon sistemi"ncle ise yüzde 40 eleku·ik, yüzde 45 ısıl olmak üzere toplamda en az yüzde 85 verim elde edildiğini söyledi. Sistemin, doğalgazdan hidrojen üretimi, yakıt pili sistemi ve son olarak da katalitik yakıcı sistem olmak üzere üç ana bölümden oluşmğı.ımı belirten Akgün, şöyle devam etti: "Sistemde bulunan katalitik yakıcı, güç şartlandırma, kontrol gibi alt sistemler ele entegre bir sistemi oluşturacak teknolojiler içeriyor. Sistemde cloğalgazclan hidrojen, hidrojen yakıtından eleku·ik elde ediyoruz. Sistemdeki mevcut atık ıstlarla ela evin ısı ihtiyacı karşılanıyor. Buradaki ısı yetmezse ana cloğalgaz şebekesinden takviye yapılabiliyor. Sistem, şebekeden ayrı ve şebekeye bağlı olarak da çalışabiliyor." Türkiye'de kayıp ve kaçak enerjinin önemli bir sorun olduğunu ve termik santrallerden evlere gelene kadar yüzde 12'ye kadar elektriğin kayıp ve kaçak olduğunu vurgulayan Akgün, "Bu proje hayata geçerse, kayıp ve kaçaklar tamamen ortadan kalkacak" diye konuşm. Akgün, sistemin binaların bir bölümüne kurulabileceğini ve üretilen elektrikle bir binaıun aydınlatma ihtiyacının da karştlanabileceğini ifade etti. Fehmi Akgün, dünyada bu sistem üzerine çalışan üU,elercle henüz ticarileşmiş bir ürün bulunmadığına, bu nedenle prototiplerin yüksek maliyetlerine dikkati çekti. 1 kilovatlıl< elektrik enerjisi üretebilen bir sistem için 5 bin avroluk yatırım gerektircliği.ni bildiren Akgün, şunları kaydetti: ''Bu teknolojinin maliyeti, bilinen teknolojilerden daha yüksek. ABD, . Japonya ve Avrupa ülkeleri bu teknolojinin yaygınlaştırılması için teşvikler uyguluyor. Ancak şu an sistemin fiyatı düşürülemediği için yaygın kuUanılamıyor. Bir bina için toplam 25-50 bin avro gerekebiliyor. Dolayısıyla mevcut halde uygulanan teknolojiler ile kıyaslandığmda pahalı. Üretim sayısına göre maliyet değişeceğinden, ticari fiyatları farklı olacaktır.'' Akgün, projede geldikleri aşamayla ilgili, hidrojen ve 5 kilovatlık yakıt p.ili üretimlerini gerçekleştirdiklerini, bundan sonra entegrasyon modelleri yapacaklarını kaydetti. Projede ah sistemler üzerindeki çalışmalarını tamamladıklarııu, nihai ürünün test çalışmalarına başlayacaklarını aktaran Akgün, projenin taınamııun 2010 Nisan'da bitirileceğini söyledi. EcoSecurities'den İki Hidroelektrik Santrali İçin Gold Standart Anlaşması EcoSecurities, Filyos Enerji ve Yeşilbaş Elektrik ile iki hidroelektrik santrali projesini "Gold Standart" altında geliştirmek ü:r.ere Onaylanmış Emisyon Azaltunı Satınalma Anlaşması imzaladığını açıkladı. Projelerden ilki olan Yalımca Hidroelektrik Santrali, Filyos Enerji ile birlikte geliştirilmekte olup işletmeye geçtiğinde toplam 15 MW kurulu gücü olacak. Yeşilbaş Elektrik ile birlikte geliştirilmekte olan Yeşil f-lidroelektirk Santrali ise ·ı 4 MW kurulu güce salup olacak. 1-ler iki, proje içinde EcoSecurities , goicl standart emisyon azaltımına ilişkin bütün süreçleri yürütecek. İki proje toplamda yıllık 68.000'.in üzerinde Onaylanmış Emisyon Azlatıını üretme potansiyeline sahip. 1 2 ENERJi DÜNYASI OCAK - ŞUBAT 2009

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=