darlığını yani nakit akışını çözmeye yetmiyor. Para darlığı, Merkez Bankası ve T.C. I-Iazinesi'nin piyasaya akıtacağı para ile yani reel sektöre vereceği kredi ve teşviklerle giderilebilir. Nitekim Amerika ve diğer devletler kendi ülkelerinde kriz derinliğinin artmasını, hayata geçirdikleri paketlerle önlediler. Başlangıçta bizdeki kriz hafife alındığı için, önceleri böylesine bir müdahaleye gerek görülmedi. Şimdilerde de hala "öyle mi olsun şöyle mi olsun" diye zaman kaybediliyor. Zaman kaybı kan kaybını arttırıyor. Bu genel cleğerlendirrneclen sonra, 2008 yılında Enerji Dünyamızda olanlara daha yakından bakarsak: ■ 2008 yıL başında, kriz alevi daha bacamızı sarmadan Hükümetimizin 2003 yılından beri değiştirmediği elektrik fiyatını 9,0 cent/kwh'tan 1 1,0 cent/k,vh'a çıkarması elektrik üreticilerinin yüzünü güldürmüş ve onları PMUi\I fiyatları ile yetinme tutsaklığından geçici biı- süre kurtarnuştır. Geçici bir süre eliyorum, zira yılbaşında yapılan bu zamdan sonra doğal gaza ela peş peşe yapılan yeni zamlarla gaz fiyatı 38 cem/m3'clen 52 cem/rn3'e çıkııuş. Bu da doğal gaz faturalarını %37, elektrik üretim faturalarını ela %24 arttırmıştır. Ayrıca yıl için doların 1,22 TL'den yıl sonunda 1,60 TL'ye yükselmiş olımısı, elektrik üretim maliyetleriniıı Pi\fUM satış fiyatlarının üzerine çıkarmuş ve bazı tesisler, sadece puant saatle çalışma mocluna geçmişlerdir. 2009 yıL başında doğal gaz sanayi tüketicisi ve elektrik üretim doğal gaz transferinin 52 cent/m3'clen 13,0 cent/m3'e indirilmesi ile elektrik üreticileri derin bir nefes alnuşlardır. Ancak bu defa da elektrik tüketim artışııun yavaşlaması ve geçen yılın ilk çeyreğinde de tamamen durması, PMUi'ıI'da elektrik fiyatlarında aşağıya doğru bir hareket başlatmıştır. Bu duruma bakılırsa, reel sektörde talep daralması devam ettiği müddetçe, elektrik fiyatları elektrik üreticilerini tatmin etme seviyelerinin altında seyredecektir. Enerji yatırımları yönünden 2008'i nasıl değerlendiriyorsu nuz? Enerji yatırımcıları, özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı elektrik santral yatırımlarına 2008 yılında büyük bir moralle başladılar. Nasıl heyecanlanmasınlar ki, 5 yıldan beri sabit kalmış elektrik fiyatına %22 zam yapılmıştı. Bu zammın yarattığı motivasyonla, başta rüzgar santrallari olmak üzere akarsu, biomass, biogaz ve jeotermal santral yatırımlarında çok büyük heyecan vardı. Geçen yıl (2007)de, lisans almış fosil yakıt ve yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı yatırımlarda toplam ilerleme oranı %4,5 iken, 2008 yılı 3. çeyreği sonuna kadar bu ilerleme %16'ya yükselmiştir. Enerji yatırımcıları biran önce inşaat ve montajlarını bitirerek, elektrikte arz sıkışıklığının yarattığı yüksek PMUM fiyatlarından daha büyük pay kapma yarışına girdiler. Bu şekilde 2007'cle sadece 130 i\IW olan rüzgar santrali kapasitesi , 2008 sonuna kadar 400 i\I\Va yükseldi. Toplam kapasitesi 700 MW olan 20 tesiste, inşaat ilerleme oranı %60'ın üzerine çıktı. Finans kuruluşları, yatırım kreclisi verebilmek için birbirleriyle yarışıyorlardı. 2008'in ikinci yarısında önce Amerika'yı sonra ela Avrupa'yı saran ekonomik kriz yatırımlarda saadet dönemine son veriyordu. Eski yatırım kredileri yavaşladı. Yeni yatırını finansmanı ise tamamen durdu. Piyasada yüzlerce lisans alımş enerji projesi var. Bu projeleri y i .iri.itecek heyecan da var. Hatta projeler camamlandığında yüksek fiyatlı Pazar ela var. ama yatırım desteği finans yok. Bankalardan yatırım kredisi almak büsbüti.in zorlaşmıştı. Yatırımları teşvik edecek yasa tasarısı TBMM'ne kadar gelmiş ancak bir türlü yasalaşamamıştı. Yani enerji yatırımlarında "stagflasyon" modeli uygulaması başlıyordu. Bankalardan 10 milyon $'!ık yatırım kredisi alıuak için aylarca bekleniyordu. Bu büyük bir frendi ve Hüki.imetin, yatırım piyasasını canlandıracak önlemleri hayata geçirmesi gerekmekteydi. Geçen sene sadece 640 MW'lık yeni santral işlemıeye açılımş. Halbuki elektrikte yıllık ortalama talep artışı %5 olmuş. Bu ise, en az 2000 i\I\X/'lık yeni santral kapasitesinin işletmeye açılması ile mümkün. Enerji yatırımlarında bu defa ela finans gi.içlüğünün yarattığı durgunluk gelecek yıllarda arz gi.ivenliğini daha çok sıkıntıya sokacak. Bu durgunluğu aşmanın çaresi TETAŞ'ın satınalma garantili ihaleleri hızlandırması ve yaygınlaştırması. İhaleleri kazananlar, imzaladıkları satış sözleşmelerini, finans kuruluşlarına göstererek kredi bulabilirler. Zira bu, bir ölçüde ele, Hazine garantili kredi anlamına geliyor. 2008'de doğal gaz cephesinde neler oldu? 2009'da neler olabi lir? 2008'cle doğal gazın m3 fiyatı 0,79 TL'ye çıktı (52 cent). El yakan bu fiyatlar konutlarda yeniden kömür veya linyite clöni.işi.i teşvik etti. Sanayide doğal gaz yerine kömür alternatifi ön plana çıktı. Bazı OSB'lercle kömi.ir yakan santral projeleri uygulamaya konuldu. Doğal gaz, bütün bunlara rağmen, arzettiği cazibesi ile cfuencli. Tüketim artışı, yavaş ta olsa, sürdü ve yıllık tüketim 40 BCM'e dayandı. Doğal gaz arz kaynaklarından birinde oluşan sıkıntılar (Transbalkan ve İran hatlarında olduğu gibi) ülke genelinde kritik durumlar yarattı. Transbalkan hattında oluşan Ukrayna krizinin boşluğunu, bu defa Enerji Yönetimi çok iyi idare etti. Birkaç kamu santralini durdurarak ya da bazı santrallarda ikinci yakı□ kullandırarak , doğal gaz darlığını özel sektöre hissettirmeden kriz aşılmış oldu. Ancak bu kriz, doğal gazda ilave (yeni) kaynaklara ilıtiyacınıız olduğunu bir defa daha ortaya koydu. Yeni kaynak olarak ümidimiz ENERJİ DÜNYASI OCAK- ŞUBAT2009 47
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=