ÖzkanAĞIŞ . . . •• TÜRKİYE.KOJENERASYON VE OTOPRODÜKTÖR_LÜK DERNEĞİ BAŞKAN! muhakkak Kojenerasyon tesisi kurması zorunluluğu yoktur. ister fosil yakıtlara dayalı kojenerasyon tesisi olsun, ister hidrolik ve rüzgar santralı olsun Otoprodüktör tesislerinin bir müşterek karakteri var ; o da çevre dostu teknolojileri kullanmaları. Az CO 2 üretirler veya hiç üretmezler. Buna bir de Kojenerasyon teknolojisinin ülke ekonomisine ve Otoprodüktöre sağladığı, ucuz tesis maliyeti, düşük üretim maliyeti (kwh ısı veya elektrik enerjisi başına) ve kısa tesis süresini eklediğimizde kojenerasyon sistemleri bütün ülkelerde tercih ve teşvik edilen enerji üretim sistemi olma ayrıcalığını taşımaktadır. 3 Mart 2001 tarihine kadar 1985 yılında çıkartılan 9799 sayılı kararnameye göre kurulup işletilen Kojenerasyon tesislerinin Türkiye'deki gelişme trendine baktığımızda, kararnamenin libe-ral karakteri sayesinde, bürokrasinin getirdiği frenlemelere rağmen, 8 yıl içinde yaklaşık 3000 MW kurulu güce ve üretimde 16 milyar kwh'la ülkemiz toplam üretiminin % 14'üne ulaşmış olmasını, Kojenerasyon sisteminin bir başarısı olarak görmek lazım. Bugün bu sistemlerin yasal sahipleri olan Otoprodüktörler sadece ülke üretimine % 14 katkıda bulunmakla kalmamış, en güçlü özel enerji sektörü (IPP) olduğunu da kanıtlamışlardır. Kuruluşu için kredi garantisi, elektrik için satış garantisi, faturalar için Hazine Garantisi istemeyen, kendi mütevazi ortamında fabrikaların yıllardır hasretini çektiği kesintisiz ve kaliteli enerji üretmek ve zaman zaman artan fazlasını satmaktan başka gayesi olmayan Otoprodüktörlük, Avrupa Birliği'nin de teşvik kapsamına aldığı ve teşvik edilmesi için fonlar ihdasını zorunlu tuttuğu enerji üretim sistemlerinin başında gelmektedir. Diğer ismi Distributed Power yani enerjinin tüketildigi yerde üretilmesi prensibi ülkemizde % 23'Iere varan kaçak/kayıp oranlarını sıfıra indirdiği gibi ülkemiz ve sanayicile-rimizin çıkarlarına en uygun Soldan sağa Y;d.Doç.Dr. Ali Ulusoy, ôzkan Ağış, Budak Dilli, Mahir Barutçu, Arnold Hornfeld üretim modunda çalışma imkanı veren bu sistemlerin yaygınlaştırılması ve yaşatılması için başta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olmak üzere, Enerji Düzenleme Kurulunda, EÜAŞ, EİAŞ ve TETAŞ'la TEDAŞ'ın (33) Dağıtım Bölgesinde, layık olduğu anlayış ve önceliği görebilmesi lazım. Bugüne kadarki uygulamaların liberal yasal bazını hazırlayan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın bugünkü ve önceki yetkililerine şükranlarımızı sunarken bundan böyle alınmasını ülkemiz menfaatleri 301 ECOGENERATION WORLD yönünden gerekli gördüğümüz hususları kısaca bilgi ve takdirlerinize sunmak istiyorum. Türkiye Kojenerasyon ve Otoprodüktörlük Derneği olarak, 4628 sayılı Elektrik Piyasası Yasası üzerindeki görüş ve önerilerimizi iki bölümde toplamak istiyoruz. 1- Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından Beklediklerimiz. 2- Enerji Düzenleme Kurumundan Beklediklerimiz ENERji VE TAbii KAyNAklAR BAkANlıĞıNdAN BEklEdiklERiMİZ O Bu yasanın yürürlüğe girdiği 03/03/2001'den itibaren 18 aylık hazırlık döneminde, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nun görevini etkin, verimli ve eksiksiz olarak yerine getirebilecek seviyeye en kısa zamanda erişebilmesi için, bu yasa ile düzenlenmesi gereken yönetmeliklerin çıkartılması sorumluluğu Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na verilmiştir. Yasanın yürürlüğe girmesinden bu yana tam 8 ay geçmiştir, geriye sadece 1 O ay kalmıştır. Yani hazırlık döneminin yarısı geçtiği halde bugüne kadar, yasanın işletilmesi için çıkartılması gereken uyum yönetmeliklerinin uygulama el kitabı hariç hiçbirisi çıkartılamamıştır. O Bu yılın başında Beyaz Enerji Operasyonlarını Enerji Dünyamızın maruz kaldığı bir deprem olarak değerlendiriyoruz. Bu operasyonlar, esasen ağır işleyen Devlet bürokrasisini daha da ağırlaştırılmıştır. Her yıl Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nda bir yıl içinde onay alan Otoprodüktörlerin sayısı 70'e ulaşırken, bu yıl geçtiğimiz 11 ay içinde onay alabilen Otoprodüktör sayısı sadece 20'de kalmıştır. Halbuki Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nda onay bekleyen Otoprodüktör başvuruları sayısı 200'ü geçmiş ve toplam kapasite itibariyle de 16 000 MW'a ulaşmıştır. Otoprodüktörler için ne IMF'nin karşı görüşü ne de Dünya Bankası freni de bahis konusu değildi. Ayrıca Otoprodüktörler TEAŞ'tan satın alma garantisi ve Hazine'den ödeme garantisi de istememektedir. Tek fren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığında Otoprodüktör başvurularını inceleyecek kadroların yetersizliğidir. Buna bir de, yapılan kovuşturmaların yarattığı müfettiş korkusunu eklerseniz işte böyle büyük bir bürokratik fren ortaya çıkmaktadır. Devlet, gelecek yılların elektrik sıkıntılarını düşünerek bu freni ortadan kaldırmanın yollarını aramalı ve güçlü Devlet olduğunu göstermelidir. İçinde yaşadığımız ekonomik krizin etkisi ile, başvuruları değerlendirmek için eleman takviyesi yapılamıyor veya yeni kadrolar alınamıyorsa, Devlet Yeminli Muhasebeciler sisteminde olduğu gibi, Yeminli Danışmanlık Firmalarına yetki verecek yasal düzenlemelere gitmelidir. Otoprodüktör başvurularını, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın yetkili (eligible) bulduğu Yeminli Mühendislik ve/veya Danışmanlık Firmaları bu dosyaları inceleyerek raporunu Bakanlığın onayına sunmalıdır. Bu Yeminli Danışmanlık Firmalarına ödenecek ücretler başvuru sahibinden önceden alınarak sistemin Otofinansman imkanı da sağlanabilir. O Enerji Santralları'nın I.H.D. sözleşmelerinin (bir santral dışında) bugüne kadar tamamlanamamış olması, sözleşmeleri
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=