Enerji ve Çevre Dünyası 74. Sayı (Kasım-Aralık 2009)

Söyleşi Türkiye'nin Kyoto Protokolü'nü Onaylaması ve Kopenhag Sürecine Dahil Olması Olumlu Gelişmekte olan bir ülke olara k Türkiye'nin ise sera gazı salımlarını 2020 yılında beklenenin %30 altına çekmeyi kabul etmesi gerekiyor. Filiz Karaosmanoğl u İTÜ Kimya Müh. Yalova Üni. Enerji Sis. Müh. Böl. İklim değişikliği-enerji konusu Kopenhag Zirvesi ile ön planda. Dergimiz baskıya girerken heni.iz zirve sürüyor. Enerji (D)evrimi Raporu yayınlandı. Greenpeace Enerji ve İklim Kampanyası Sorumlusu J-Wal Atıcı ile rapor ve zirveyi konuştuk. Greenpeace en çok tanınan sivil toplum örgütlerinden biri. Siz en kısa cümlelerle bize örgütünüzü nasıl anlatırsınız? Bağımsız, yani sadece bireylerden aldığı finansal güçle ayakta duran, barışçıl, yani eylemlerini şiddete asla başvurmadan gerçekleştiren; önemli çevre suçlarını gün ışığına çıkarmak için çaba gösteren ve uzun soluklu kampanyalar yürüterek değişim yaratmaya çalışan uluslar arası bir organizasyonuz. Sayın Atıcı, Enerji (D)evrimi Raporu hangi amaçla hazırlandı? Nükleer ve kömürlü termik santrallere yönelik yüri.itti.iğiimi.iz kampanyalarda devlet görevWerinin veya politikacıların bize verdiği cevap hep aynı oluyordu. Bunları yapmazsak karanlıkta kalırız diyorlarclı. Öte yandan, iklim değişikliği gibi hayati bir sorunumuz da var ve bunun en büyük sorumlusu enerji sektörü. Enerji (D)evrimi raporu bu iki sorunu çözmek için hazırlandı. Öncelikle enerji sektöründeki sera gazı salımlarını 2050 yılına kadar azaltan bir yol haritası sunuyoruz. Ve bunu enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji yollarıyla yaparsak bırakın karanlıkta kalmayı kar edeceğimizi ispatlıyoruz. En önemli rapor çıktıları nelerdir? İki senaryo hazırladık. Birinci senaryoya referans senaryo adını veriyoruz. i\Ievcut politikalar de68 ENERJi DÜNYASI KASIM-ARALIK2009 Hilal Atıcı Greenpeace Enerji ve İklim Kampanyası Sorumlusu vam ederse 2050 yılına kadar doğacak sonuçlara yönelik olarak Uluslar arası Enerji Ajansı'nın verilerine dayalı olarak hazırlandı. İkinci senaryo ise yenilenebilir enerji ve enerji verimWiğine dayalı si.irdi.iri.ilebilir senaryo, yani Enerji (D)evrimi senaryosu oldu. İki senaryoda da ekonomik bi.iyi.ime ve nüfus rakamları aynı olmasına rağmen enerji devrimi senaryosunda muazzam bir seragazı azalamı yapabiliyoruz. Enerjiden kaynaklanan kişi başına karbondioksit salımları referans senaryoda 6 tonun üzerine çıkarken, enerji devrimi senaryosunda 1 tona düşürülüyor. Üstelik maliyeti çok daha ucuz. 2050 yılında petrol, doğalgaz ve kömüre dayalı bir enerji sisteminin Türkiye'ye maliyeti 55 milyar Avro oluyor. Daha temiz, verimli enerji kullanan ve

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=