Sektörel Form ■ Kopenhag'dan Ne Umduk! Ne Bulduk? 7- 18 Aralık 2009 Tarihleri arasında Kopenhag'da düzenlenen, COP 15 /CMPS Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Taraflar Konferansı'na katılan Türkiye heyetinde yer alan Dr. Oğuz Can,izlenimlerini ve sürece ilişkin değerlendirmelerini Enerji Dünyası Dergisi için kaleme aldı. Dr. Oğuz CAN İSTAÇ AŞ. Sistem Geliştirme Md. 7- 18 Aralık 2009 Tarihleri arasında Kopenhag'da düzenlenen, COP 15 /CMP5 Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği TaraAar Konferansı 2012 ve sonrası İklim Değişikliği Rejimine yön verme potansiyeli bakımından; giriş ve gelişme itibariyle önemli bir kilometre taşı, sonuç itibariyle de tartışmalı bir süreç olarak tarihte yerini aldı. Uluslararası iklim değişikliği ile mücadele ve sürdürülebilir kalkınma faaliyetlerine yön vermesi amacıyla, rekabet avantajı oluşturma veya bu avantajı koruma kaygılarından ar111dırılınış, adil, şeffaf, ortak, fakat fark.Waşınış sorumlulukların yer aldığı uzlaşılmış bir anlaşma metni umuduyla 194 ülkenin bir araya geldiği Kopenhag'da (ilk günlerde lanse edildiği şekliyle "Hope" and "Hagen" de); beklenenler belirgin ve net idi. Fakat ne elde edildi sorusunun cevabı, bu yıl sonunda Meksika'da yapılacak 16. TaraAar toplantısına kadar şekillendirilmeye çalışılacak. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği 15. Taraflar Konferansı Danimarka/Kopenhag'da 194 ülkeden 40.000'in üzerinde ülke delegasCOP15 COPENHAGEN yonları, sivil toplum kuruluşları basın ve 130 dünya liderinin katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantı 130 dünya liderini, başkan ve başbakanını cezbedecek kadar önemliydi. Çünkü "Düşük Karbon Ekonomilerine geçiş'le ifade edilen ve aslında Sanayi Devrimi gibi yeni bir çağ111 eşik kapısı olabilecek gelişmelerin yaşandığı bir zamanda yer alan ve çıktıları itibariyle de orta ve uzun vadeON CW,4AT( CH4'lG( C0t,F(A[..C( 1008 72 ENERJi DÜNYASI OCAK- ŞUBAT 2010 Dr. Oğuz Can İSTAÇ AŞ. Sistem Geliştirme Md. de 2020 ve 2050'li yılları şekillendirmesi beklenen önemli toplantıya katılım sağlanıyordu. İklim Değişikliği ve Etkileri Karbondioksit ve benzeri sera etkisine neden olan Sera gazlarının yoğunluğunun atmosferde arttığı sürece iklim değişikliği etkilerinin daha şiddetli olarak kendini göstereceği bilimsel verilerle desteklenmiş ve genel kabul görmüş bir durumdur. Bu durum insan kaynaklı enerji, sanayi, ulaşım, atık yönetimi, tarım, arazi kullanımı, ormancılık gibi sektörlerde oluşan sera gazı emisyonlarının azaltılmasını gerektirmektedir. 1988 yılında Birleşmiş Milletler Çevre Programı (United Nations Environmental Program - UNEP) ve Dünya Meteoroloji Örgütü
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=