Enerji ve Çevre Dünyası 81. Sayı (Ekim 2010)

2 Sunuş ■ ÖzkanAĞIŞ Türkiye Kojenerasyon ve Temiz Enerji Teknolojileri Derneği(TURKOTED) Yönetim Kurulu Başkanı ozkan.agis@enerko.com. tr Yenilenebilir Enerji Kaynakları Kanunu Mecliste Mayıs 2005 yıbnda Türkiye Büyük ıvlillet Meclisi'nden (TBMM) çıkan "5446 sayıb" Yenilenebilir Enerji Kaynaklan Kanunu, yatırımların önünün açılmasında yetersiz kaldı. Yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji üretimine verilecek satış tarifesi (feed-in-tariff) 5 euro cent/kWh yetersizdi. Yüksek yatırım maliyetlerini karşılamaya yetmiyordu. Ayrıca uygulamada frenler vardı. Özellikle Karadeniz Bölgesi, akarsu santrallerinin kurulmasına cephe almıştı. Herkes ümidini TBMM'den çıkacak yasaya bağlamıştı. Nasıl bağlamasın ki geçen yıl Haziran ayında, TBMM Enerji ve Teknoloji Komisyomı'ndan geçerek Genel Kurula gelen ve günlerce tartışılarak olgunlaşan, yenilenebilir enerji kaynaklı elektrik üretim teşvikleri, hükümetten gelen bir son dakika müdahalesiyle durdurulmuştu. Bu yıl aynı kanun tasarısı geçtiğimiz günlerde Meclis'te bir defa daha görüşmeye açıldı. 4-5 Kasım tarihlerinde Meclisimizde çok sert tartışmalar oldu. İktidarı, muhalefeti ile herkes teşviklerin çıkmasını istediği halde tartışmalar büyüyordu. Önümüzdeki günlerde tasarının görüşülmesine devam edilecek. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın bu sefer taktik değiştirdiğini ve sonuca, bir başkasının müdahale edemeyeceği bir şekilde, yani önergelerle gideceği anlaşıbyor. Bütün bu tartışmaların ve ümit veren konuşmaların sonunda inşallah dağ fare doğurmaz ve inşallah bir son dakika oyun bozanı çıkmaz da yatırımcılarımız rahat bir nefes alır. Doğal Gaz Fiyatının Düşmesinden Rahatsız Olanlar Var Enerji sektörü dergilerinden birinde köşe yazarının "Geçen yılki doğal gaz indirim hatasından bu yıl büyük oranda dönülmüş gibi gözüküyor. Ama bu sefer de başka yanlışlar 1ENERJi DÜNYASI EKiM 2010 yapıbyor. OSB'lerin düşük fiyatla gaz almaya çalışmalarını eleştirmiyorum. Ama eğer OSB'ler gaz ithal edip, bundan kendi tüzel kişilikleri, birlikleri ve dernekleri adına marj yaratmaya çalışırlarsa, hakemin düdüğü çalıp oyunu durdurması ve ne oluyor diye sorması lazım." Köşe yazarı arkadaşımızın, kerameti kendinden menkul bir şeyh üslubu ile kaleme aldığı bu yazı, sayılan topu topu 5'i geçmeyen BOTAŞ'tan 4 milyar m3'lük doğal gaz ithalat yetkisini devralan firmaları savunayım derken, doğal gaz piyasasını da, OSB'lerin senelerce uğraş vererek hak ettikleri ayrıcalığı da hiçe sayan bir mantığı anlamakta zorluk çekiyoruz. Doğal gaz ithal anlaşmalarının bir kısmını ihale ile devralan firmalarımız gazlarını, serbest piyasadaki serbest tüketicilere satmayacak mıydı? Bütün dünyada gazın bir piyasası vardır. Bugün çıkar yarın iner. Bu anlaşmaları yaptılar diye, Türkiye'de gaz fiyatının hep yükselen trendde olınasına bastırmanın bir mantığı var mı? Asıl gaz fiyatı düştükten sonra, elektı·ik üreticileri de, OSB'ler de hatta halkımızda rahat bir nefes aldı. Hangi hakem hangi ceza için düdük çalacak? Unutmayınız ki ekonominiz gaz ve petrol fiyatları yükseldiği zaman değil, düştüğü zaman rahat nefes alır. İhracatımız dış pazarlarda rekabet üstünlüğü kazanır. Ayrıca, Enerji&Çevre Dünyası Dergimizin 80. sayısındaki köşe yazımı lütfen okuyun ve dünyada gaz fiyatlarının son bir yıl içinde ne kadar düştüğünü görün, düşüş Avrupa'da % 50 olınuş. Avrupa'da bu düşüş olurken Türkiye kendisini bu dünyadan soyutlasın mı? Sektörü savunmak sevgili meslektaşımızın misyonu olabilir. Ama bazı firmaların BOTAŞ ile anlaşma yaparken ileride nasıl olsa bunu

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=