Enerji ve Çevre Dünyası 82. Sayı (Kasım-Aralık 2010)

hibe yok. Ama faizleri çok cazip. Libor -0,75'le aldığımız için normalde piyasada böyle bir kredi bulma şansınız yok. Ama AFD, misyonu olan bir kuruluş olduğu için onlar kaynakları çok düşük maliyetle veriyorlar. Aslında bir anlamda içinde belli bir ibreyi de barındırıyor. Çünkü firmanın piyasadan alamayacağı kredi türleri. Krediyi 8 yıl vade ile veriyoruz. Türkiye koşulları değerlendirildiğinde bu iyi bir vade oranı. Kredinin enteresan bir özelliği daha var. o da minimum vade olması. Krediyi 3 yılın altında vermiyoruz. Çünkü bir enerji verimliliği projesinin geri dönüş anlamında 3 yıldan önce kendini ispatlayamayacağını düşünüyoruz. 1 yıl ela geri ödeme almıyoruz. Kullandıracağınız kredi tutarının projenin tamamını kapsaması gerekiyor mu? Firmanın ne kadar ihtiyacı varsa o şekilde değerlendiriliyor. Kredinin şöyle bir özelliği daha var. Başlangıç tarihi 27.01.2009'clan itibaren olan bir yatırım ise biz burada refinansman ela yapıyoruz. Yani yeni kullanım olmasına da gerek yok. Firma böyle bir kredi almış x bankadan fakat bu şartlarda değil. Ama yaptığı iş aynı, enerji verimliliği. Biz bu krediyi de finanse ediyoruz. 2 yıl geriye dönük yatırımları da finanse etmeyi taahhüt ediyoruz. Krediyi verirken herhangi bir bölge gözetiyor musunuz? Kalkınmada öncelikli bölgelere ayrıcalık tanınıyor mu? Hayır yok. Nedenini ele şöyle açıklayayım; bu tip şeyler kağıt üzerinde kulağa çok hoş geliyor. Bunun dışında başka kredi anlaşmalarımız ela var. Ama bizim genelde kredi veren kuruluşlarla konuştuğumuz konu şu şekildedir; kalkınmada öncelikli bölgelere bu kredinin yüzde 50'sini kullandırabilirsiniz. Şöyle bir gerçek var; keşke oralardan talep gelse. PoTEB tansiyelin olduğu yerlerde talep oluşturabiliyoruz. Türkiye'de sanayi yatırımlarının hangi bölgelerde yapıldığı çok net. Türkiye genelinde 337 tane şubemiz var ve hepsi de bu krediyi biliyor. O bölgelerden de mutlaka talep gelecektir. Ama oransal olarak baktığımızda Türkiye'cleki bu anlamda yatırımların yapılabileceği coğrafya ile krediyi doğru bir şekilde örtüştürmek durumundasınız. "Kalkınmada öncelikli bölgelere kredileri verelim" cümlesi kulağa hoş geliyor, ama bir ele realite söz konusu. O bölgede ciddi ticaret yapıyoruz. Orada firma az ama banka sayısı aynı. Her yerden talep toplamaya çalışıyoruz. Bizim bankacılık hizmet scanclarclımız yada müşteri temsilcilerimizin eğitim seviyesi tüm Türkiye'cle aynı. Hiçbir farkı yok. Bu krediyi AFD ile imzaladınız ve aracı oldunuz. TEB bu anlaşma ile ne gibi kazanımlar elde edecek? Sonuçta maliyetin üzerine belli bir kar marjı koyup krediyi satıyorsunuz. Ama maliyet çok düşük olduğu için bir ele sosyal sorumluluk anlamında kar marjlarımızı bu kredi de yüksek tuttuğumuz için firmalara çok ucuza giden bir kredi oldu. Ama bizim hem maliyetlerimizi kurtarmak hem ele para kazanmak adına koyduğumuz bir kar marjımız var. AFD krediyi verirken bir ön koşul arıyor mu? Saydığımız kriterlerin bir çoğu AFD tarafından belirlenmiştir. Onların koyduğu kriterlere baktık çünkü bazen Avrupalılar tüm dünyayı kendileri gibi düşünüyorlar. Türkiye şartlarıyla onları uyarlayıp ne kadar gerçekçi olabilirse onların kurallarını ela göz önünde bulundurarak bir kural seti hazırladık. Bu çalışma AFD'nin tüm dünyada yaptığı bir uygulamadır. Kredi talebi nasıl oluştu? Bu teklif onlardan mı yoksa sizden mi geldi? Bizim AFD ile ilk ilişkimiz 40 milyon Euro'luk bir kredi ile başladı. Bu onun devamı niteliğindedir. Bizim KOBİ bankacılığı alanında yaptığımız çalışmaları fark ettiler. Türkiye'cle yapılan çalışmalar onlar tarafından ilgi ile karşılandı. Birlikte bir iş yapma fikri doğdu. Onlar "bizde para var" eledi sonrasında bunu ne şekilde vereceklerini ve karşılığında yapılacak işleri konuştuk. 2011'de de yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği alanında çalışmalarınız devam edecek mi? Başta bahsettiğim TEB'in o çevreci misyonu devam edecek. Çevre bankacılığı adı altında mutlaka yeni çalışmalarımız olacak. AFD ile sağlanan anlaşma 2011'in projesidir. Bu konuda hazırlıklarımızı yeni bitirdik. Bu krediyi çok kısa sürede vereceğimizi düşünüyorum. Talep hızlıca gelmeye başladı. İlk 6 ayda 50 milyon Euro'yu veririz diye düşünüyorum. Örneğin; Antalya'cla bir firma var. Klimalarını yenileme konusunda kredi kullanmak istiyor. Orada kullandırma aşamasına geliyoruz ama ön analizlere devam eden 3-4 firmamız daha var. Bu çok yeni bir oluşum. Başladığınızda önce siz anlıyorsunuz. Tecrübelerimiz bize bunu göstereli. Bunları anlamamız 6-7 ay devam eden bir süreç. Şimdi bunu sahadaki arkadaşlarımıza anlatıyoruz. Biz anladık, sahadaki arkadaşlar anladı, müşteri tarafına ela yeni çıktık. Bu, firmalara iyi bir şekilde anlatılırsa, çevre ve firma açısından karşılıklı bir avantaj oluşacak.■ ENERJİ DÜNYASI KASIM•ARALIK2010 79

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=