Makale ■ Güneş Elektriği Sistemlerinde Türkiye için Öncelikler Deniz Selkan POLATKAN Motif Proje / Fotoelektron Özet Sınırsız enerji ve hayat kaynağımız güneş, geleceğimizi kurtarmak için yine işbaşında. Temiz, sessiz, sürdürülebilir, çağcıl ve tek-nolojik özelliği ile artık, güneş ışığını, elektrik enerjisine çevirmek ve kullanmak mümkün. Bu büyük potansiyel Türkiyemiz için bambaşka fırsatlar ve tehditler oluşturmakta. Ülkemizde henüz başlamamış olan bu sektörü, doğru tanımlamak ve doğru biçimde, doğru yerden başlatmak temel hedefimiz ve önceliğimizdir. Güneş enerjisi dışındaki tüm enerji kaynakları coğrafya'ya ve fiziksel mekan'a bağımlıdır. Hayatın ve varoluşun temel kaynağı niteliğindeki güneş ışığı ise, stratejik ve jeopolitik olarak bağımsız, temiz ve sürdürülebilir olan tek tür enerji kaynağıdır. Bu açıdan ülkemizin enerji bağımlı mevcut yapısı düşünüldüğünde, üzerinde hassasiyetle durulması gereken, umut kaynaklarının başında gelmektedir. 1. İçinde Bulunduğumuz Düzen ve Değişimin Sinyalleri Günümüzde ihtiyaç duyulan enerjinin büyük bir çoğunluğu fosil ve nükleer yakıtlardan elde edilmektedir. Bu yakıtların gerek çevreye verdikleri zararlar ve gerekse birikimlerinin sınırlı oluşu, alternatif enerji kaynakları arayışına sebep olmuştur. Çevrenin korunması, gelecekte insan yaşamı ve çevre dengeleri üzerinde oluşabilecek tehditlerin önlenmesi, ulusal kaynaklardan en üst düzeyde yararlanılarak ülkelerin enerji kaynakları arz güvenliğinin sağlanması, alternatif enerji kaynaklarının geliştirilmesini ve kullanılmasını gerekli hale getirmektedir. Böylece, enerjinin karşılanma ihtiyacına bağlı olarakgüneş, rüzgar, jeotermal, biokütle, hidrojen gibi alternatif enerji kaynakları üzerine araştırma geliştirme çalışmaları yoğunlaşmıştır. Bu gerçeğin paralelinde günümüzde ortaya 'yeni enerji düzeni' adı altında bir söylem atılmıştır. Yeni enerji düzeni nedir ? Türkiye enerjide bir transit yol olarak mı kalacaktır, böyle bir konum hangi bedel ve kazanımlara sebep olacaktır ? Bu bağlamda, 36 ENERJi OÜNYASI MART2011 yeni enerji düzeninde fosil yakıtların, yenilenebilir kaynakların ve nükleer enerjinin rolünü, küresel enerji siyasetinde Türkiye'nin nasıl bir konjonktür de yer aldığını, hangi aktörlerin bölgesel ve küresel düzeylerde yükselerek alternatif güçler haline geleceğine ele almak gerekecektir. Alternatif enerji kaynaklarından güneş enerjisi, sonsuz ve yaygın bir kaynak olması,doğrudan elektrik enerjisine dönüştürülebilmesi gibi avantajları sebebiyle hızla yaygınlaşmaktadır. Bu sebeple güneş elektriğinin, Türkiye'nin enerji çeşitliliği, tedariği ve bağımsızlığı yolundaki önemi, yeri üzerinde önemle durulmalıdır. Güneş enerji kaynağı, yerel yönetimlere, yerelleşme girişimlerine ve enerji bağımsızlığı çabalarına fırsatlar sunmaktadır. Bu fırsatların arka planında ise, sürdürülebilirlik, çevre koruma, enerjide arz güvenliği ve enerji bağımsızlığı gibi çok daba sağlam temeller üzerine orurmuştur. Güneş enerjisinden elektrik elde edilmesinde en yaygın teknoloji olan fotovoltaik teknolojisi, dünya ölçeğinde büyük bir hızla büyüyen bir pazar hacmine sahiptir. Farklı teknolojileri içeren fotovoltaikler, piyasada hakim fosil enerji teknolojileri ile rekabet edebilmeleri için devletler tarafından desteklenmektedirler. Bu destekler gelişmiş ülkelerde önce teknoloji geliştirme ve Arge destekleri şeklinde başlamış (1970'ler), küçük ölçekli sistemlere talebin uyarılması için çatı programları ile devam etmiş 1990'ların ortalarından itibaren AJınanya'dan başlayarak talep esaslı şebeke beslemeye teşvik düzenlemeleri gelmiştir. Türkiye'de öncelikli olarak atılması gereken 2 adım atılmadan 2009'lara gelinmiş ve AB adaylığının da baskısı ile yenilenebilir enerji kaynakları ile ilgili çeşitli destek düzenlemeleri gündeme gelmeye başlamıştır. 2. Başlangıç Noktamız Modernizmin beraberinde getirdiği sanayi devrimi insanoğluna bağımsızlık, özgürleşme ve refah yo-
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=