Enerji ve Çevre Dünyası 84. Sayı (Mart 2011)

milyon ton seviyesinde idi. Ancak petrol ara ürünleri ve nihai ürünleri de ithal edildiği için ham petrol ithalat tek başına bir gösterge olmaktan uzaktır. Türkiye 1970'li yıllardaki petrole bağımlılığını azalttığı gibi, tedarikçi ülkelerde de çeşitlendirmeye gitmiştir. O tarihlerde sadece Ortadoğu ve bir miktar Kuzey Afrika ülkelerinden ithalat yapılırken, artık Rusya, Kazakistan ve diğer ülkelerde devreye girmiştir. ■ Rusya ■ İ ran ■ Suudi Arabistan I K ra a k z akistan ■ Diğerleri Türkiye'nin Ham Petrol ithalatı 2009 (14,2 Mil.t üretim:2,4 Mil.t) Doğalgaz 1987 yılında başlayan doğalgaz ithalatı hızla artarak 2008 yılında 37,8 milyar metreküp seviyesinde gerçekleşmiş, 2009 yılında ise küresel krizin etkisi ile 35 milyar metreküp seviyelerine inmiştir. 2008 yılında ilk defa 1 milyar metreküp seviyesine yaklaşan yerli üretim, 2009 yılında 0,7 milyar metreküp seviyesine inmiştir. 19871994 arasında sadece Sovyetler Birliği ve Rusya Federasyonu'ndan ithal edilen doğalgazda da başarılı bir tedarikçi çeşitlendirilmesi uygulanarak, Cezayir, Nijerya, Katar, İran ve Azerbaycan ithalat yapılan ülkeler arasına girmiştir. Önümüzdeki yıllarda Mısır ve Irak'tan gaz ithalatının gerçekleşmesiyle Türkiye avantajlı bir konuma geçecektir. Türkiye'nin Enerji Dış Politikası - Tarihçe 1960' lı yıllarda Türkiye artan petrol ihtiyacını karşılamak ve arz güvenliğini sağlamak için İran'la ilişkilerini güçlendirmey�çalışmış ve İran'ın petrol yataklarından, Türkiye'nin • Yeralo depolama, • Tedarikçi çeşitlendirilmesi, • Serbestleşme ve sübvansiyonlar ■ Rusya ■ iran ■ Azerbaycan Cezayir Nijerya Türkiye'nin Doğalgaz İthalatı 2009 (35,8 milyar m3 Üretim:0,7 milyar m3 ) Akdeniz kıyısına uzanacak bir ham petrol boru yapımı için yoğun diplomatik çaba sarf etmiştir. Aynı batılı ittifak (CENTO ve daha sonra RCD) içinde yer almamıza rağmen İran şahı Türkiye'yi kendisine rakip görerek bu projenin gerçekleşmesine mani olmuştur. 1970'li yıllarda Türkiye Irak'la ilişkileri gerçekleştirmeyi başarmış ve 1973 yılında imzalanan anlaşma çerçevesinde inşa edilen 35 milyon t/yıl kapasiteli Kerkük-Ceyhan arasındaki ham petrol boru hattı 1976 yılında doldurulmaya başlanmış ve Mayıs 1977 gemi yüklemeye başlamıştır. 1983-1984 yılları arasında tevsii çalışmaları yürütülen hattın kapasitesi 46,5 milyon t/yıl'a çıkarılmıştır. 1985-1987 yılları arasında inşa edilen paralel boru hattı ile taşıma kapasitesi 71 milyon t/yıl a yükselmiştir. Irak- Türkiye ham petrol boru hattı hem Irak'ın güvenli bir yoldan dünya pazarlarına petrol satmasını sağlamış hem de Türkiye'nin enerji güvenliğine önemli katkılarda bulunmuştur. Türkiye'nin 1980'li yıllardaki enerji tedarikini çeşitlendirme çabaları Katar ve Rusya üzerinde yoğunlaşmıştır. 1980-1983 yılları arasında Türkiye'deki askeri hükümet döneminde canlandırılan Katar-Türkiye ilişkileri, Başbakan Turgut Özal tarafından da geliştirilmiş ve Katar'dan Türkiye'ye ve devam111da Avrupa ülkelerine uzanacak bir doğalgaz boru hattı yapılması için girişimlerde bulunulmuştur. Türkiye'nin o tarihteki doğalgaz talep tahminlerinin çok düşük olması ve Avrupa ülkelerinin de konuya sıcak bakmamaları nedeni ile bu proje rafa kaldırılmıştır. Sovyetler Birliği ile ilişkiler ise daha başarılı sonuçlar verdi. 1984 yılında imzalanan doğalgaz anlaşması ve takiben inşa edilen boru hattı ile ilk gaz 1987 yılında Trakya üzerinden Istanbul ve Ankara'ya ulaştı. 1990'lı ve 2000'li yıllarda Türkiye'nin Enerji Dış politikası çok geniş bir coğrafyayı hedef alarak; Rusya, İran, Hazar Bölgesi üzerine yoğunlaştı. Türkiye'nin Enerji Dış Politikası - İran 90'lı yılların başından itibaren Türkmen gazının Türkiye'ye taşınması için transit ülkesi olarak görülen İran'la ikili ilişkiler iki ülke arasında bir doğalgaz bağlantı hattı yapımı ile neticelendi. 1997-2001 yılları arasında inşaatı devam eden 14 milyar metreküp kapasiteli hat, 2001 yılı sonlarından itibaren Türkiye'ye gaz sevkıyatına başladı. Ancak İran'ın güneyindeki doğalgaz sahalarını bir türlü geliştirememesi ve ithal ettiği Türkmen gazı ile iç tüketimini karşılamaya çalışması nedeniyle çok sık kesintilere maruz kaldı. Türkiye'nin Enerji Dış Politikası - Hazar Bölgesi 90'lı yılların başından itibaren Türkiye Hazar Bögesi ve Türk Cumhuriyetleri ile yoğun olarak ilgilenmeye başladı. Türkiye'nin ilgisi bazı Avrupa'lı uzmanların iddia ettiği gibi. bölge ülkelerine baskı uygulayarak üzerinden geçecek boru hatlarından büyük paralar kazanmak değildi. Türkiye; Hazar bölgesinde yeni kurulan devletlerin bağımsızlık ve ekonomik gelişmelerine destek olmak, pazar ekonomisi ve demokratik gelişmeleri teşvik etmek, ülkeler arasındaki ek�nomik ilişkileri artırarak bölgeyi ENERJi DÜNYASI MART2011 67

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=