Enerji ve Çevre Dünyası 89. Sayı (Ekim 2011)

Güncel ■ TÜYAK 2011, Yangın ve Güvenlik Sektörünü Bir Araya Getirdi TÜYAK tarafından ikincisi düzenlenen ve Sektöre! Fuarcılık organizasyonunda gerçekleşen TÜYAK 2011 - Yangın ve Güvenlik Sempozyumu ve Sergisi, bin 500 kişinin katılımıyla başarıyla sona erdi. TÜYAK 2011'de 65 akademisyen, bilim adamı ve yangın uzmanları 10 oturum, panel ve konferansta yangın güvenliğini tartıştı. İstanbul Wow Convention Center'da 13-14 Ekim 2011 tarihleri arasında gerçekleştirilen TüYAK 2011 - Yangın ve Güvenlik Sempozyumu ve Sergisi'nin açılışını, TüYAK 2011 Sempozyum Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç, TüYAK-Yangından Korunma ve Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Turanlı, İsr-.ınbuJ Teknik Üniversitesi Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Celal Şengör gerçekleştirdi. TüYAK 2011'de iki gün boyunca düzenlenen panel, konferans ve 10 oturumda buluşan 65 akademisyen, bilim adamı ve yangın uzmanı, yangın güvenliğini taruşu. TüYAK 2011'i iki gün boyunca yaklaşık bin 500 kişi ziyaret ederek sergi alanında ulusal ve uluslararası firmaların st.-ındlarıru görme imkanı buldu. Yangın güvenliği alanında en son teknolojilerden oluşan yangın güvenliği çözümlerini sergileyen firmalar yeni iş fırsatları yaratma şansını elde ettiler. Türkiye Yangından Korunma Vakfı ile Yangından Korunma Derneği Onursal Başkanı -TÜYAK 2011 Sempozyum Yürütme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç yapoğı açılış konuşmasında, Türkiye'de yılda ortalama 105 bin civarında yangın meydana geldiğini, yaklaşık 600 kişinin hayauru yangın nedeniyle kaybettiğini, çok daha fazla sayıda yaralanmalar ol34 ENERJi DÜNYASI EKIM2011 duğunu söyledi. Abdurrahman Kılıç şöyle devam etti: "Kişiler evsiz kalmakta, sadece maddi yönden değil sosyal yönden de büyük etkisi olmaktadır. Orman, gemi, endüstri tesisi, yüksek bina, ahşap bina, doğalgaz yangını gibi her biri farklı söndürme sistemi isteyen yangınlar var. Yılda yaklaşık 20 bin hektar ormanımız da yok olmakta. İstanbul'da deprem beklentisi bulunmaktadır. Kuşk-.usuz deprem güvenliği için öncelikle yapının taşıyıcılarının sağlam olması gerekir. Taşıyıcı sistemi sağlam olan yapılarda meydana gelen hasarların tamamına yakını tesisatlardaki kınlma, çatlama, kopma ve yangın nedeniyle meydana gelmektedir ve bu konuda da yangın güvenliği sistemleri büyük önem taşımaktadır. Ti.im bu riskler göz önüne alındığında, amacımız söndürmeden önce önlem olmalıdır. Her zaman söylediğim gibi yangın tasarımla söndürülmelidir." TÜYAK Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Turanlı ise 1ÜYAK'ın kurulduğu 1992 yılından bu yana vakıf ve dernek çausı alunda temel amaçlarının sahip oldukları birikimi kamuoyuyla paylaşmak ve ülkenin her yanında kullanılabilir hale getirebilmek için gerekli çalışmayı yapmak olduğunu, bu amaçla sempozyumlar, seminerler düzenlediklerini anlatu. İstanbul Teknik Üniversitesi Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Celal Şengör, ''İstanbul Deprem Riski ve Tehlikesi" isimli bir sunum gerçekleştirdi. Celal Şengör konuşmasında meydana gelebilecek olası bir depremde olabilecek en büyük sarsınuyı beklemediğini ama en kötüsünü beklediklerini, İstanbul'un başına gelebilecek en büyük felaketin ise yangın olacağını söyledi. İstanbul'u tehdit eden en büyük fay haturun Kuzey Anadolu Fay hatunın kuzey kolu olduğuna dikkat çeken Şengör konuşmasına şöyle devam etti: ''Yapılan araşurmalarda gördüği.iınüz kadarıyla İstanbul'da 250 yılda bir tekrar eden büyük deprem meydana geliyor. Bu süre doldu, her an bir deprem bekliyoruz. İstanbul'u tehdit eden Kuzey Anadolu fay haturun Marmara Denizi'nde ikiye ayrılan bölümünün k-.uzey kısmı en aktif olan bölüm. Bir başka önemli konu ise Marmara'da heyelan tehlikesi. Bu heyelan olduğu zaman büyüklüğü Marmara Denizi'ndeki bütün adaların toplamından fazla olur ve beklediğimiz şiddette deprem olup heyelan gerçekleştiği zaman İstanbul'u vuracak dalganın boyu 15 metre olabilir." ■

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=