Enerji Verimliliği ve Ekojenerasyon -Bir Doğu-Batı Perspektifi " . . .ekojenerasyonun ve do/ayısıyla bölgesel ısı üretimi ile binalara, sanayii işletmelerine dağıtımındaki verimliliğin artırılması için alınacak önlemlerin desteklenerek tanıtılması;" PEEREA, Madde 8. Avrupa Enerji imtiyaz Anlaşması 1991 yılı Aralık ayında Hague'da Bakanlar Konferansı'nda imzalanmıştı. Anlaşma, imza koyanların enerji alanında karşılıklı yatırım, ticaret ve yardımlaşma giri � imlerini destekleyeceklerini açıklayan bir metin niteliğini taşıyordu. Uç yıl sonra, yani 1994 yılında Lizbon kentinde, Enerji Verimliliği ve ilgili Çevresel Sorunları, Enerji imtiyaz Anlaşması ve Protokolü imzalanarak yasal açıdan zorunluluklar getirildi. 1998 yılı Nisan ayında iki anlaşma da yeterli sayıda onay alarak işlerlik kazandı. _ Bu anlaşmaların gerçekten işlemeye başladığı noktada, Enerji imtiyaz Anlaşması şemsiyesi altında dört hükümetler arası Çalışma Grubu kurularak Yatırım, Ticaret, Transit ve Enerji Verimliliği konularında çalışmalara başlandı. Tüm birimler Enerji imtiyaz Anlaşması Konferansı'nda raporlarını sunacaklar. Söz konusu İmtiyaz Anlaşması, yapılacak yatırımlar için yasal bir çalışma çerçevesi çizerek anlaşmayı imzalamış olan ülke firmaları arasından hangi firmaların yatırım yapabileceğini, şirketin bu alanda nasıl çalışacağını ve enerji sektöründe ticareti nasıl yürüteceğini saptamaktadır. Siyasi risk azaltılarak sektörün ileriyi görebilmesi için tahmin yürütmeye olanak tanınması, böylece yatırımcıların güvenini kazanmak asıl hedef olmuştur. Yatırımları çekebilmek için gerekli olan tedbirler de unutulmamıştır. Yatırım yapmak için ortamın ne kadar istikrarsız olduğu düşünülürse, Hükümetler de yatırım için gerekli koşulları oluşturacak bir anlaşmada taraf olmaktan o kadar çok fayda sağlayacaklardır. Enerji verimliliği kavramı günümüzde en önemli konulardan biri haline gelmiştir. Enerji verimliliğini artırmak için geliştirilen araçlar, daha temiz bir çevrenin elde edilmesi, ekonomilerin yeniden yapılanması ve daha iyi ve yüksek bir yaşam seviyesi gibi amaçlara ulaşmaya yönelik girişimlerle ilgilenen ve bu girişimleri destekleyen araçlar olmuştur. Söz konusu bu hedefler, enerji verimliliğini geliştirmeyi amaçlayan belirli ve özel mekanizmaların geliştirilerek uygulanabilmesi için uygun bir ortamı yaratmayı da başarmıştır. Bu tür mekanizmalar piyasa odaklı fiyatlar ve girişim ruhu başta olmak üzere verimlilik konusunda reformlar sonucu elde edilen gelişmeleri de bu sürece eklemişlerdir. Enerji verimlilik mekanizmaları arasından seçim yapılarak bu mekanizmalar yeniden yapılanma sürecinin bir parçası haline gelecek ve bu süreci destekler nitelik taşıyacaktır. Uygulamaya konulacak tüm mekanizmalar da belirli ulusal veya bölgesel gereksinimleri, kalkınmaya yönelik genel eğilimi ve bu süreç ilişkin aşamaları da göz önünde bulundurmak zorundadır. Enerji İmtiyaz Anlaşması (ECT, Madde 19) ve Enerji Verimliliği ve İlgili Çevresel Sorunlar Protokolü kapsamındaki enerji verimliliği koşulları aktarmaya çalıştığımız gibi bir içeriğe sahip olarak imzalanmıştır. Protokol, enerji verimliliği politikalarıyla birlikte uygulanması gereken ve sonuç olarak sürekli kalkınmayla çelişir nitelik taşımayacak olan Tüm Maliyet ve Maliyet Etkinliği prensiplerini desteklemektedir. Protokol temel politika prensipleri, stratejiler, uluslararası işbirliği ve yasal düzenlemeler olmak üzere beş bölümden oluşacak şekilde yapılandırılmıştır. 5 61 ECOGENERATION WORLD . . . support and promotion of cogeneration and of measures ta increase the efficiency of district heat production and distribution systems ta buildings and industry; PEEREA, Art 8. 1) Energy Charter process - the background The Energy Charter process began with a suggestion by the Prime Minister of the Netherlands at a European Council meeting of the heads of government of the twelve EC countries in 1990. He put forward the idea !hat the besi way to help the Soviet Union (as it !hen was) would be to establish a cycle of real economic activity in1the East, rather than trying to deal with the economic problems of the former Soviet Bloc countries through international aid. He suggested that the right place to start would be the energy sector, due to the complementarity between the very large energy resources and energy systems of the East, and the financial and technological resources available in the West. The EC heads of government welcomed the idea and called together an lnternational Conference in June 1991. The European Energy Charter was signed at a Ministerial Conference in The Hague in December 1991. The Charter is a political declaration by the signatories on the promotion of mutual investments, irade and co-operation in the energy fıeld. Three years later, in 1994, the legally binding Energy Charter Treaty and the Protocol on Energy Efficiency and Related Environmental Aspects were signed in Lisbon. in April 1998, both had reached the necessary number of ratifications and entered into force.
RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=