Enerji ve Çevre Dünyası 90. Sayı (Kasım-Aralık 2011)

Güncel ■ "Suriye Yeterince Enerji Kaynağına Sahip Olmadığından Hassasiyetle İzlenmiyor" "Suriye enerji kaynakları noktasında yeterince zengin bir ülke olmadığı için dünya kamuoyunda yeterince dikkat ve hassasiyetle izlenmiyor'' diyen Erdoğan, "Llbya'da ölenler ne kadar insansa ne kadar cansa Suriye'de öldürülenler de o kadar insandır, candır. Llbya için iştahlarını kabartanların Suriye'deki katliamlar için sessiz ve tepkisiz kalması insanlık vicdanında tamiri zor yaralar açmaktadır" ifadelerini kullandı. Erdoğan bölgede yaşanan trajediyi görmek, çığlıkları işitmek ve akan kanın durması için acilen tedbirler alınması gerektiğini vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü: "Suriye konusunda insani boyut dışında hiçbir kaygı taşımıyoruz. Bizim 910 kın sınırımız var, akrabalık ilişkilerimiz var. İleri derecede dostluklar, arkadaşlıklar geliştirmiş bir başbakanım. Ama insan söz konusu olduğu anda biz her şeyi bir kenara koyarız ve koyduk. Çünkü yaklaşımlarımız karşılığını bulmadı, Suriye'nin refah ve huzur yolculuğunu Türkiye'nin refah ve huzuru ile eş değer olarak görüyor bu amaçla acilen huzur ve istikrarın tesis edilmesi için gayret gösteriyoruz. Son 9 yıllık sürede Esad yönetimine reformları gerçekleştirmeleri için çağrıda bulunduk. Bize şunu sordular 'Siz Türkiye'de ne yaptınız da böyle bir noktaya geldiniz?' Biz de onlara demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti yapısını saatlerce oturduk anlattık. Hatta 'Gönderin partinizin mensuplarını, onlara bizler nasıl bir parti çalışması yapıyoruz bunu da anlatırız' dedik. Hatta kısmen de olsa bunu yaptılar ama devamlılık arz etmedi. Reformların sağlıklı ve hızlı şekilde yapılması için geçmişte Suriye yönetimiyle bu samimi işbirliğimiz maalesef karşılık bulmadı. Reformlar geciktirildiği gibi verilen sözler de tutulmadı. Şu anda da sadece Türkiye'nin değil birçok ülkenin 46 ENERJi OÜNYASI KASIMA- RALIK 2011 ve Arap Ligi başta olmak üzere birçok kuruluşun uyarılarına rağmen Suriye'de maalesef kan akmaya devam ediyor. Biz Türkiye olarak barışçı ve çözüm üretici uyarılarımıza devam ediyoruz". "Enerji Arz Güvenliği Konusunda Önemli Bir Nokta da Terör" Bölgedeki istikrar ve enerji arz güvenliği noktasında önemli bir başka konunun da Irak'tan Türkiye'ye yönelen terörist saldırılar olduğunun altını çizen Erdoğan, "Türkiye'de ekonomik büyüme, istikrarlı şekilde seyrederken, demokratikleşme noktasında ciddi ve tarihi nitelikte adımlar atılırken, eş zamanlı olarak terörist saldırılar da yoğunlaştı. Ne yazık ki terörle mücadele konusunda Türkiye dünyadan yeterli desteği alamadı. Terörün gerçek yüzü noktasında diplomatik çabalarımızdan sonuç alsak da bazı Avrupa ve bölge ülkelerinin bu hassasiyetleri paylaşmadıklarını görüyoruz'' şeklinde konuştu. "Boru Hatlarına Önem Vermeliyiz" Boğazlardan geçen petrol tankerlerinin çevre için büyük tehdit oluşturduğuna değinen Erdoğan, konuyla ilgili şunları kaydetti: "Türk boğazlarında giderek artan gemi trafiği, büyük tehdit oluşturmaya devam ediyor. Kanalistanbul'u planlamış olsak da zaman alacağı yadsınamaz bir gerçektir. Bu sebeple by-pass boru hatlarına ağırlık vermek zorundayız. İstanbul halkını, kültürel varlıklarını ve ekolojik dengeyi korumak Türkiye'nin tabi hakkıdır. Ayrıca doğalgazda Avrupa'ya 4. arter oluşturmak hedefimiz. Güney Gaz Koridoru AB'nin arz güvenliği açısından da büyük önem taşıyor. Enerji artık rekabet unsurundan çok, işbirliği unsuru olmalıdır." "Avrupa'nın Enerji Arz Güvenliğine Katkıda Bulunduk" Erdoğan: "Şahdeniz Faz 2 kapsamında elde edilecek doğalgazın 6 milyar metreküplük bölümünün Türkiye'ye satışı, 10 milyar metreküplük bölümünün Türkiye üzerinden Avrupa'ya transit taşınmasına ilişkin olarak tüm taraflar arasında mutabakata varıldı. Bu konuda bir hükümetlerarası anlaşma ile detaylı teknik sözleşmeler 25 Ekim 2011 tarihinde İzmir'de imzalandı. Türkiye bu anlaşmalar ile Şahdeniz Faz 2 yatırım kararının alınmasına büyük bir katla.da bulundu. Böylelikle bir yandan Hazar havzasındaki ekonomik gelişmeye diğer yandan da kendimiz ve Avrupa'nın enerji arz güvenliğine önemli bir katkı sağlamış olduk. Nabucco'nun yanı sıra Türkiye-Yunanistan-İtalya boru hattı da Güney Gaz Koridoru'nun kayda değer halkalarından birini teşkil ediyor. Türkiye-Yunanistan bağlantısı 2007 yılında tamamlanan hattın, İtalya bağlantısının da öngörülen takvim içerisinde tamamlanmasını umuyoruz'' dedi. "Nükleer Kaçınılmaz" 2023 yılında 2 trilyon dolar milli gelirle dünyanın 1 O büyük ekonomisi arasına girmeyi hedefleyen bir ülke olarak Türkiye'nin enerji talebinin yüzde 6-7 oranında artacağını söyleyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Yenilenebilir kaynakların payını 2023 yılında yüzde 20'den yüzde 24 seviyesine çıkarmayı hedefliyoruz. Türkiye nükleer enerjiye de iklimi olumsuz etkilememesi dolayısıyla yöneldi. Nükleer enerji ithal kaynaklara olan bağımlılığı azaltacak ve olumlu etkiler yaratacaktır. Kimsenin şüphesi olmasın. Nükleerde en önemli konuyu güvenlik teşkil edecektir. En ileri nükleer güvenlik standartlarını u y ­ gulayacak kurumlarla, en yakın şekilde işbirliğini sürdüreceğiz". "Ülkeler Enerji Politikalarını Gözden Geçiriyor" 3. Karadeniz Enerji ve Ekonomik Forumu'nun açılışında konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ise enerji piyasalarını değerlen-

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=