Enerji ve Çevre Dünyası 90. Sayı (Kasım-Aralık 2011)

Söyleşi ■ Sektör Değerlendirmeleri ■ 2005 ıslında ''Yenilenebilir Enerji Kaynaklarından Elektrik Üretilmesi" ile ilgili kanunla, en süratli büyüyen sektör, rüzgar enerjisi (wind power) olmuştur. Kanun çıkmadan önce sadece Bozcaada ve Alaçatı'da toplam 38 lv!W'lık rüzgar santralı kurulu gücü, bugün 1640 lv!W'a ulaşmıştır. Son aylarda rüzgar santralarının işletmeye alınan kapasitelerinde bir yavaşlama var. Görüştüğüm yatırımcılardan baztları bu yavaşlamayı, giderek artan finans sıkıntılarına (bankalar yatırım kredilerini eskisi kadar rahat vermiyor), bazılarını da, TL'sının döviz karşısında %30'lara varan değer kaybına bağlıyorlar. Kanaatimce asıl neden, 29.12.2010 ıolındaki kanunla çıkartılan yeni teşviklerdeki 7.3 dolar cent/kWh'lık tarifenin, (feed-in tariff'in) yeterli olmaması. Bu teşvikin çok zayıf kaldığı, elektrik üreticilerinin büyük bir kısmının bu teşvik yerine, daha yüksek fiyatlarla serbest tüketicilere satmasından anlaşılabilir. Demek ki teşvik yeterli değildir. Halen EPDK'dan lisans aldığı halde henüz yatırıma başlamayan yaklaşık 3500 lv!W'lık rüzgar santralı kapasitesi, feed-in tarif'deki bu yetersizliğin telafi. edilmesini beklemektedir. ■ Güneş enerjisindeki gelişmeler, geçen yıla göre daha bir umut verici. Bunun nedeni, PV teknolojisinde dünya pazarında kaydedilen ucuzlama. Bugün Amerikan ve gelişmiş batı teknolojisi fi.yatı 1600 avro/kW'in ve Çin teknolojisi ise 1200 avro/kW'in altına inmiştir. Neredeyse rüzgar santralı kuruluş masraflarını yakalamak üzeredir. Bu durumu dikkatle takip eden EPDK ve TEİAŞ işbirliği, 600 lv!W'lık toplam kapasite'ye kadar ve her biri 50 1vIW'ı aşmayacak güneş enerjisi (PV) santrallarının bağlanabileceği, Elektrik Dağırım Merkezlerini 66 ENERJi DÜNYASI KASIM-ARALIK2011 belirlemiş ve yayınlaınışrır. Kapasiteleri, diğer tip enerji yatırımları yanında küçük olınakla beraber, 2012 yılında oransal olarak en büyük gelişmenin güneş enerji santrallarında olacağını göreceğiz. ■ Doğalgaz fiyatlarının 2011 ıslında %14,5 zamlanması, %10'luk elektrik zammını karşılamaktadır. Doğal gazla elektrik üreten kombine çevrim santralları ile Kojenerasyon tesisleri için durum değişmemiştir. Bu tesisler geçen (2010) yılda, her iki zammın yapılmasından önceki fizibiliterini aynen koruyorlar. Ayrıca temel yük santralı olarak ytlda 7500-8000 saat çalışabilmenin ayrıcalığını da her geçen gün daha çok korumuş oluyor ki, şu anda EPDK'ya yapılmış 2200011,,!W'lık doğal gaz yakan elektrik üretim tesisi lisans başvurusu var. ■ Kömür santrallarına karşı çevrecilerin tepkileri de giderek büyüyor. Özellikle gelişmiş bölgelerde, çevresel duyarlılığın daha yüksek olduğu dikkati çekiyor. Silopi'de Asfaltit yakan tesisin kurulmasına bir tepki yok ama, Gerze'deki kömür santralına geçit yok. Aynı ülkenin insanlarını bu kadar çifte standarda iten neler varsa bunlar, iyice incelenmeli ve yeni kural ve yaptırımlar bu tesislerin barış ve uzlaşma içinde yaptlmasını sağlamalıdır. ■ Jeotermal enerjinin ısıtma maksatlı kullanılmasında, bu yıl içinde büyük gelişmeler olmuştur. Özellikle Aydın, Denizli, İzmir ve Afyon da, jeotermal haritasına göre çok "feasible" olan bölgelerin ruhsatları alınmış ve yatırım çalışmalarına başlanmıştır. Bunların çok azı elektrik üretim maksatlıdır ve Türkiye'nin elektrik arz/talep dengesinde bir değişiklik yapacak kadar büyük değildir. Nükleer enerji değerlendirmeınizi, bize ayrılan sayfalara sığdırmamız mümkün olamayacağı için gelecek sayılarımızda bu konuyu, genişlemesine ve derinlemesine, bütün yönleriyle, tartışacağız. Enerji kaynakları açısından yaptığımız 2011 yılı değerlendirmemizi genel enerji perspektifi. içinde lasaca özetlersek: ■ Özel sektörün, elektrik üretimi içindeki payı giderek artarak %56'ya yükselmiştir. Asıl önemli ve sevindirici gelişme, son 2 ytl içinde işletmeye açılan özel elektrik üretim kapasitesi Türkiye'nin elektrik talep arrışını (ortalama %8,5) karşılama performansını göstermesidir. Bir başka ifade ile 2011 yılında çıkarrılan 4628 sayılı elektrik piyasası kanunu ile dikilen fi.dan artık meyvelerini vermeye başlamıştır. ■ Doğal gazın konutlarda kullanımında %11 arrış kaydedihniştir. Elektrik üretiminde de, son aylarda kaydedilen rekor seviyede elektrik üretimine rağmen, toplam elektrik üretimindeki payını %46,5'ten %48'e çıkarmıştır. Yani doğal gaz toplumumuzda sevilen ve ayrıcalıklı yakıt olma karakterini korumuştur. ■ Yeni elektrik üretim tesisi kurmak için EPDK'ya yaklaşık 22.000 !v!W'lık yeni doğal gaz santralı lisans başvurusu olmuştur. EPDK'ya lisans başvurularının toplam kapasitesi 125.000 :rvrw olmuştur. Bunların hepsi lisans alabilirse, Cumhuriyetimizin 100. yıldönümüne kadar, başka başvuru yapılmasa bile, ülkemizin elektrik ihtiyacı karşılanmış olacaktır. ■ Elektrik arz talep dengesinin arz lehinde geliştiği 2011 yılı içinde, elektrik fi.yatına resmen o/o1O zam yapılmış olmasına rağmen, Türk lirasının yıl

RkJQdWJsaXNoZXIy MTcyMTY=