E-Dergi Oku 
KARYER GROUP

GES Kurulumuyla Karbon Ayak İzinin Azaltılması

GES Kurulumuyla Karbon Ayak İzinin Azaltılması

4 Mart 2022 | TEKNİK MAKALE
172. Sayı (Mart 2022)
4.840 kez okundu

İDV Özel Bilkent Lisesi Çevrenin Genç Sözcüleri Projesi

GİRİŞ

Günümüzde karbon ayak izinin yeryüzüne bıraktığı etkiler gün geçtikçe ağırlaşmakta ve beraberinde yenilenebilir enerji kaynaklarının önemi artmaktadır. Ülkemiz, dört mevsimin görüldüğü, coğrafi konum bakımından sürdürülebilir enerjinin kullanımı için uygun koşullara sahip bir noktadadır. “Türkiye, coğrafi konum olarak, 36 ve 42 kuzey enlemleri arasında, güneşli bir kuşakta yer aldığından, güneş enerjisi uygulamaları için yeterli güneş radyasyonu yoğunluklarına ve sürelerine sahiptir. Yıllık ortalama güneş radyasyonu, 3,6 kWh/m^2 gün ve toplam yıllık radyasyon süresi 2610 saattir” (Sözen 1). Bu avantajlara rağmen, Türkiye’de güneş enerjisi başta olmak üzere, yenilenebilir enerjinin yaygın kullanılamamasının nedeni, mevzuat ve teşvik eksiklikleridir (TEİAŞ). Güneş Enerji Santrelleri (GES)’ lerin kurulum ve izin işlemlerinin yoğun ve uzun olması, yenilenebilir enerji kullanımının yaygınlaşmasına engel olmaktadır. Türkiye’de kurulu GES gücü, 2021 yılının Ekim ayı sonunda 7658,6 MW olarak ölçülmüştür. Yenilenebilir enerji kullanımı uzun vadede ekonomik açıdan da avantajlı olmakla beraber, geleceğimize katkıları pozitif yöndedir. Bu nedenle son yıllarda, yeni teşvik mekanizmalarının ilan edildiği de görülmektedir.

ARAŞTIRMALARIMIZ

Yenilenebilir enerji kullanımı konusunda yapılan araştırmalar sonucunda, 2030 yılında dünya üzerinde gerekli olan enerji ihtiyacının güneş panelleri ile karşılanabilmesi için sadece 496,805 km2 ’lik bir alanın yeterli olduğu görülmektedir. Sanılanın aksine yenilenebilir enerji kaynaklarından olan güneş enerjisinin üretilebilmesi için çok az yüzey alanı yeterli olabilmektedir. Şekil 2’de işaretlenen bölgeler, dünya haritası üzerinde güneş ışığını en verimli alan noktaları göstermektedir. 

Bu noktaların güneş panelleri ile donatılması sonucu fosil yakıtların kullanımını sıfırlamak mümkündür, ama depolama teknolojisinin yetersiz olması, grafiğin hayata geçirilmesine engel olmaktadır. Hava koşullarının değişkenliği sebebiyle, güneşli günlerde üretilen enerjinin depolanması ve havanın kapalı olduğu günlerde kullanılmasını sağlayacak teknolojiler, yüksek maliyetler nedeniyle henüz yaygın olarak kullanılamamaktadır.

Yazının devamı için tıklayın



 

R E K L A M

İlginizi çekebilir...

Enerji Depolama Sistemlerinde Yangın Tehlikeleri

2023 yılı Haziran ayı sonu itibariyle, devrede olan santrallerin %54,8'ini yenilenebilir kaynaklardan elektrik üreten santraller oluşturdu....
18 Kasım 2024

Biyogaz Üretiminde Kullanılan Atıkların Özellikleri

Verimli biyogaz üretimi için hammaddelerdeki C/N oranının 20''30:1 arasında tutulması gerekir. Çünkü anaerobik mikrobiyal popülasyonlar karbon...
17 Temmuz 2024

Buhar Saflığı Kontrol ve Koruma: Örnek Koruma Sistemi Algoritma Oluşturma, Lojik Tasarım ve Uygulama Çalışması İncelemesi

İnsanoğlu zaman içerisinde kendi ihtiyacına yönelik olarak bilim ile birlikte birçok yeni buluş ve keşif ortaya çıkarmıştır....
15 Mayıs 2024

 
Anladım
Web sitemizde kullanıcı deneyiminizi artırmak için çerez (cookie) kullanılır. Daha fazla bilgi için lütfen tıklayınız...

  • Boat Builder Türkiye
  • Çatı ve Cephe Sistemleri Dergisi
  • Doğalgaz Dergisi
  • Su ve Çevre Teknolojileri Dergisi
  • Tersane Dergisi
  • Tesisat Dergisi
  • Yalıtım Dergisi
  • Yangın ve Güvenlik
  • YeşilBina Dergisi
  • İklimlendirme Sektörü Kataloğu
  • Yangın ve Güvenlik Sektörü Kataloğu
  • Yalıtım Sektörü Kataloğu
  • Su ve Çevre Sektörü Kataloğu

©2024 B2B Medya - Teknik Sektör Yayıncılığı A.Ş. | Sektörel Yayıncılar Derneği üyesidir. | Çerez Bilgisi ve Gizlilik Politikamız için lütfen tıklayınız.